Tam on üç yıl devletin yatılı okullarında okudum. Bugün yine
sıfırdan başlasam yine de devletin yatılı okullarında okumayı tercih ederim.
Yatılılığı çok çok istediğimden olsa gerek mesleğimin son
iki yılını da yine çok farklı bir yatılı okulda geçirmekteyim.
Evet Şimdi,
kiminin İBO, kiminin de YBO dediği Kumruluların
“tepedeki okul” dedikleri Kumru İMKB Yatılı Bölge Ortaokulunda görev
yapmaktayım. Yatılı okullarda okuyarak öğretmen olmuş bir kişi
olarak Allah nasip ederse öğretmenlik mesleğine de yine bir yatılı okulda noktayı koymak benim için çok anlamlı olacaktır.
olarak Allah nasip ederse öğretmenlik mesleğine de yine bir yatılı okulda noktayı koymak benim için çok anlamlı olacaktır.
Devlet
okullarında ve yatılı olarak okumayı tercih etmemin en büyük nedeni “Devletin
dışında” hiçbir kurum veya şahısa borçlu kalmama olarak görülmeli.
Bu ise benim
için büyük bir sermayedir.
Yeni
sistemden önce YİBO olarak bilinen ve şimdi “İ” harfi kaldırılarak YBO
kısaltması ile bilinen bu okullar Yatılı Bölge Okulu anlamına gelmektedir.
Ybo'lar
taşımalı eğitim sistemi'nin ana bileşenleri olup, birden çok kırsal yerleşim
birimine hizmet verme amacı ile kurulmuşlardır.
YBO’larda
ya da yatılı okullarda okumak öğrenciler açısından zor gibi gözükse de okul
bitiminden sonraki hayatta bu öğrencilerin bulundukları alanlarda çok başarılı
oldukları bir gerçektir. Daha da önemlisi “kişisel eğitim uzmanlarının” önerdikleri mutlu olma ve özellikle
“paylaştıkça mutlu olursunuz” ifadesi bu okullarda kendiliğinden oluşur.
Günlük
hayatta “zor gibi” gözüken ve “katlanılmaz” denilen tüm yaşanacakları devletin
himayesinde ve öğretmenlerin rehberliğinde çocuk yaşta karşılaşırsınız.
Disiplin, tertip düzen, zamanında bulunma, kurallara uyma zor olsa da
alıştırılırsınız. Gündüzlü arkadaşlarınız dışarıda top koştururken sizler “etüt
ya da mutala”da istemeseniz de kitap karıştırırsınız. Masa üzerlerinde uyur,
dışarıdakilere imrenirsiniz.
Yemeğe
saatinde gitmediğinizde aç kalınacağını düşünür, ona göre zamanında
hazırlanırsınız. Küçük dolaplara tüm eşyalarınızı düzenli bir şekilde koyar
başlangıçta zorlansanız da düzenli olmanın faydalarını aylar geçtikçe anlamaya
başlarsınız.
Yalnızlığı
yaşar, en sevmediğiniz arkadaşlarınızla
hiç bitmeyen dostluklar kurabilirsiniz.
Paylaşmayı,bir
elmayı on dilime ayırarak on arkadaşla yemenin tadına varırsınız.
Yatılı
öğrencilik pişirir adamı. Siz de piştikçe pişersiniz.
Okul
bitince olumsuz gibi görünen o yıllarda kazandığınız davranışlar size fazlası
ile geri döner.
Sabırlı
olmayı öğrendiğinizden herkesin sıkıntı çektiği olumsuzluklar sizin için basit
bir o kadar çözümü olan bir durumdur.
Kumrumuzdaki
YBO çok küçük yaşlarda çocuklarımızı geleceğe hazırlıyor. Sadece okuma-yazma
noktasında değil başarılı bir insanın temelini de atmış oluyor.
Okulumuzda
her köyden öğrencilerimiz bulunmaktadır. Diğer yatılı okullardan farklı olarak
çocuklarımız küçüktür.
Bizim
dönemimizden şimdiki çocuklar çok şanslı. Bize zeytin bile sayı ile verilirken
çocuklarımız şimdi pastalara da bakmıyorlar. Bize yılda bir kez pantolon –ceket
verilirken şimdi devlet çocuklarımızı baştan aşağı donatıyor.
-Öğretmenim
telefonunuzla annemi arayabilir miyim?
Hiçbir
YBO’lu öğretmen buna hayır demez.
Sevgilidir
bizim öğrencilerimiz.
Gözlerden
yaşlar damlar olduğu halde…
“Anne ben
seni çok özledim.
“Ne
pişiriyorsun.
“Anne benim
yanıma ne zaman gelecen”
“İlaçlarını
içtin mi anne.
Babam
yanıma ne zaman gelecek?
İki saat
önce anne babadan ayrıldığı halde iki saat sonra bu konuşmalar sürer gider.
YBO
öğretmenleri şefkatlidir.
Çocuklara
toz kondurmazlar. Yeni gelenler de bu düzene uyar. YBO’’da öğretmen olmak diğer
okullara da benzemez.
YBO’da
öğretmen hem anadır hem de baba.
Sınıflara
birlikte girilir, yemekler birlikte yenilir.
Oyunlar
eğlenceler. Ağlamalar da birlikte yapılır.
Günün yirmi
dört saati okul ve pansiyonlar cıvıl cıvıldır.
İşte
sizlere Kumru YBO’muzla ilgili küçük bir yazı.
Kumru YBO
bir köyün değil Kumru’nun tüm köylerinin bir okuludur.
Çocuğunuz
yoksa da ara sıra ziyaret edin. Kim bilir belki de bir çocuğa gülümsersiniz de
melekleri güldürürsünüz. Belki de hayatınızda hiç yaşamadığınız bir duyguyu
açığa çıkarır mutlu ve huzurlu olursunuz.
En küçük
sadaka hayat kurtarır.
Sadaka ise “kimsenin uzanmadığı yere uzanmak, kimsenin
okşamadığını okşamak, kimsenin sevmediğini sevmek, kimsenin önemsemediğini
önemsemek, kimsenin ziyaret etmediğini ziyaret etmek, kimsenin değer
vermediğine değer vermek” olarak görülmelidir.
Kumru Yatılı Bölge Ortaokulu bir anlamda sadakanın her
türünü içinde barındıran bir deryadır.
Bu deryanın sakinleri Kumru köylerinin çocuklarıdır.
Son olarak okul sitemizin adresini verelim. http://www.kumruimkbybo.k12.tr/
Sevgi ve sayılarımızla
Bekir AKKAYA/Kumru YBO
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Sayfamızda yazmak ve paylaşmak isteyeler
kumruhaber@gmail.com bildirebilir...