7 Şubat 2006

Şenliklerimiz “Geleneksel”miş! Bekir AKKAYA

“Beni anlamıyor!” sitemi kelime ve kavramları kullanmamaktan değil, kullanılan kavram ve kelimelerin ne anlama geldiğinin bilinmemesindendir. Aynı dili konuşsak da, aynı kelime ve kavramlardan farklı anlamlar çıkarabiliyoruz. Cahilde olsak, çok bilmiş havalarına da girsek bu tür ukalalığı “bana göre” sözünü kaynak diye etrafımızdakilere dayatmaya çalışıyoruz. Oysa, bir konudan söz ederken, ilgili konunun olmazsa olmazlarını ortaya koyup, işin uzmanlarınca bilinen kelime ve kavramların orijinaline bağlı kalınması, olmazsa olmaz bir yöntem olmalıdır. Desteksiz “bana göre, sana göre” çekişmesi “sapla samanın birbirine karışması”na neden olur ki, buna bağlı olarak arzu edilen bir sonuçta hiçbir zaman ortaya çıkmaz. Bu yüzden de tartışmalar ya kavga ile ya da dargınlıkla sona erer.

Geçen haftaki “Şenliğe Hayır” yazım üzerine olumlu ve olumsuz enteresan tepkiler aldım. Bana gelenlerden bir tanesi epey ilgimi çekti. Gelen mesaj kısaca aynen şöyle ” Gelenekleşmiş bir şenliğin ortadan kaldırılmasını nasıl olumlu buluyorsunuz?”
Ben bu yazımda şenlik falan yazacak değilim. Gelen mesajlarda benim dikkatimi çeken “gelenek” kelimesi. Zaman zaman çok bilmişlerce “Birinci Geleneksel bilmem ne proğramına davetlisiniz.” Türünden kartlar elimize ulaşır. Çok bilmişliğin bu kadarı ya bizim ilçeye mahsustur ya da bu bir ülke insanı manzarasıdır. Prof ve Dr. Unvanlı hem de bir dekanın
“evlenecem” hesabı ile 135.000YTL dolandırılmasını gazetelerde okuyunca “Birinci geleneksel davetiye” türünden etkinliklerin kocaman afişlere yazılmasını işin doğrusu pek yadırgamasam da, çokta doğru bulmuyorum.
Kumru şenliklerini “geleneksel” olarak algılayan ve bu yüzden “Gelenekçi Bilmişler”e faydalı olması açısından kaynağından “Gelenek” kelimesine orijinalinden bakmakta yarar var. Meydan Larousse, 7. Cilt, Sayfa: 457 de Gelenek ne anlama geliyor bir göz atalım. Gelenek : Uzun bir zaman süresi boyunca, efsane, olay, doktrin, görüş, töre v.b. sözlü ve fiili aktarımı. Nesilden nesle aktarımla bilinen veya yapılan her şey. Gelenek yoluyla aktarılan adetlere bağlılık. Hayat Büyük Türk Sözlüğü, Sayfa 418’de ise Gelenek : Alışıla gelmiş şeyler. Ananelerin cemiyet hayatında temelli vazifelerinin bulunduğuna inanan doktrin.
“Nesilden nesle aktarımla bilinen veya yapılan her şey” cümlesinden ya da “temelli vazifelerinin bulunduğuna inanan doktrin.”cümlelerine zorlama ya da “demagoji” ile de olsa yaptıkları her etkinliğe “geleneksel” ifadesi kullananlar bundan sonra böyle bir ifade kullanmazlar sanırım.
“Gelenekçi bey” asıl içinden geçenleri söylemek istemediğinden sokakta duyduğu “gelenek” sözüne yine sokak duyumları ile yorum getirmeye çalışsa da asıl kaynaklar kendisini yalanlamaktadır. Bir şeyin gelenekleşmesi için “nesilden nesile aktarımı” olması gerekir ki, bizim yayla şenliklerinin böyle bir tarihi geçmişi bulunmamaktadır. Birkaç yıl için yapılan her hangi bir şeye “geleneksel” ifadesi kullanma, emin olun çet yaparken dolandırılan Prof’u bile güldürür.
Kumru ve köyleri olarak düğünlerimizde, davetlerimizde ve cenazelerimizde olmazsa olmaz geleneklerimiz vardır. Dini yaşantılarımızda ya da ailevi hayatımızda ya da sosyal hayatımızda da bir çok geleneklerimiz mevcuttur. Ancak Kumru olarak gerek şenlik, ya da festival ya da folklor kültüründe bir geleneğimizin olduğunu kimse söyleyemez. İstisna olarak İki Fizme’nin Kurban ve Ramazan Bayramlarında yaptıkları bayramlara “geleneksel” denilebilir.
İnsanların yönlendirilmeleri ile yapılacak işe bin bir tantana ile çağrılması söz konusu ise bu bir araya geliş gelenekleşmiş olarak adlandırılamaz. Geleneğin yerleşmesi ve kökleşmesi uzun yıllara dayanır. Suni ya da geçici etkenler ortadan kaldırıldığında yapılan iş sürdürülmüyorsa bu nasıl gelenekleşmiş olur? On yılda bir darbe yapılması darbeyi gelenekleştirmeyeceği gibi numaradan şenlikte şenliği gelenekleştirmez.
Gelenekleri ise hiçbir etken ortadan kaldırmaz. Bir süre baskılarla yapılan geleneksel etkinliklere ara verilebilir ama, kökleşmiş geleneklerin gizli olarak yapılmasını da kimse önleyemez… Eğer Kumru’da bize geçmiş nesillerden miras bir geleneğimiz varsa yapılacak şenlikleri de buna bağlı olarak yapmak en doğru yoldur. İlla da şenlik yapılacaksa, olmayan bir “gelenek” kelimesine sığınarak söz söylemeye çalışmakta doğru bir durum değildir.
Buluşmak ümidiyle…
Bekir AKKAYA/KUMRU HABERCİ GAZETESİ

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Sayfamızda yazmak ve paylaşmak isteyeler
kumruhaber@gmail.com bildirebilir...