1) Ünvan kullanmamaya
pek itibar etmeyin. Özelikle 'eğitimci yazar', 'yazar / şair' ibarelerinden
titizlikle kaçınınız... Hele, 'Yedi Dağın Çiçeği', 'Torosların Gülü' gibi
tanımlamalar sizin mezar taşınız olmaktan öteye gitmez. Yani 'yaşarken ölü'
muamelesi görmeniz işten bile değil...
2) Yayınlanmış
kitaplarınız için, 'eser' tanımlamasından vebadan kaçar gibi uzaklaşın...
3) Kitap
biyografilerinizde; evli, ...çocuklu, askerliğini şurda yaptı, falan fişmekan
yerde müdürlük, başkanlık yaptı sıfatlarından arının; 'yayınladığı eserleri'
değil 'yayınlanan kitapları' cümlesini tercih ediniz...
4) Mümkünse,
fotoğrafınızı kitap kapaklarınızda kullanmayınız. Kitap kapağındaki adınızın
puntosu kitabınızın isminden büyük olmamanasına gayret ediniz...
5) 'Bilmem kimi
makamında ziyaret ettik' fotoğrafları paylaşamayınız. Çünkü hiçbir makam ve
mevki, gerçek yazar ve şairden kıymetli değildir... Onlar gelip geçici... Baki
olan edebiyat yapıtı ve onun hissettirdikleridir, unutmayın...
6) Bütün makam, mevki
ve rütbeler sizin karşınızda sıfırlanır. Bunu bilin ve kimseye biat etmeyin,
kimsenin takozu, yükselme rampası, piar çalışmasına konu mankeni olmayın...
7) Her davet
edildiğiniz yere gitmeyin. Öneri yapan kişinin ve kurumun ciddiyetini
sorgulayın. Davetli diğer kişilerin kimliğini ve kıratını analiz edin, sizin
seviyenizde değilse, koyverin rahvan gitsin...
8) Size verilen ya da
lütuf sayılan hiçbir ödülü peşinen kabul etmeyiniz. Gerekirse kibarca geri
çevirme cesaretiniz cebinizde olsun...
9) İLK dosyanız değilse
-aslında her dosya için- telif ücreti almadan ya da basım masrafı karşılığı
ürününüzü yayınlamayınız ve bu hususta dirençli olunuz. Dosyanız edebi değere
haiz ise merak etmeyin siz bu dünyaya veda etseniz de o dosya bir şekilde, şık
bir çalımla gün yüzüne çıkacaktır.
10) Kitap yayınlamak,
şair ve yazar sayılmaktan başka insani birikimleriniz yoksa, bir anlam ifade
etmez. İyi bir baba, onurlu bir eş olmayı şairliğe ve yazarlığa yeğleyiniz.
Kitabınızı, 'kazanç' kapısı gördüğünüz anda yazarlığınız ve şairliğiniz bir
anlamı kalmaz, bu nüsansı daima hatırda tutunuz...
11) Her yazdığız
dizeyi, dörtlüğü şiir sanmayın. Dosyalarınızı yayınlamada acele etmeyin. 10
tane sıradan kitabınız olacağına bir tane iyi çalışmanız olsun...
12) Edebiyatımızı
şekillendiren, kültür havzamızı oluşturan ustalarımız, bizden önce neler
yazmış, nasıl tavırlar geliştirmişler mutlaka etüt ediniz. Neyi yazacağınızı
değil nasıl yazacağınıza emek harcayınız.
13) Dil hassasiyetiniz,
sabrınız ve acemiliğiniz yoksa vazgeçmenin bir erden olduğunu da aklınızın bir
köşesine iliştiriniz.
14) Her yerde görünmeye
hep afişte olmaya tenezzül etmeyiniz. Behçet Necatigil'in 'az görünün çok
göründü derler' sözünü daima hatırlayınız.
15) Devletle,
hükümetle, siyasi oluşumlarla, hele belediyeler ile sıkıfıkı olmamaya özen
gösterin. Mümkünse 'ben almayayım, benden daha değerli yazarlarımız ve
şairlerimiz var' demekten imtina etmeyiniz. Kibarca bu türden tekliflere uzak
olduğunuzu muhataplarınıza ısrarla hissettiriniz.
16) Asgari dil bilgisi
ve imla kurallarına titizlikle uyunuz. Cemil Meriç'in 'Kamusum namusundur'
sözünü hep hatırlayınız.
17) Yazılarınızda,
öykülerinizde, şiirlerinizde; köyünüzün, kasabanızın, şehrinizin, ülkenizin;
dahası kültürünüzün, milletinizin, toplumunuzun değerlerine, renklerine,
coğrafi zenginliklerine (kuşuna, böceğine, bitki isimlerine, türkülerine,
adetlerine, alışkanlıklarına, bilmecelerine, şakalarına, folklorik birikimine)
mutlaka yer veriniz.
Not: Bu tavsiyeler günümüzde çok fazla “imza günüm var
cicim, kitabımı okudun mu cacum” söylemleri ile kitap okumadan kitap yazan bir
nevi pazarlamacılıkta değil resmen dilencilik yaparak kitap torbası boğazında dolaşanlara gelsin…Bana
gücenemezler. Çünkü onlar yazmaktan vakit ayırıp bu yazıyı nasılsa
okumayacaklardır. B.AKKAYA
-------------------------------------------------------------------------------------------------
©© Bekir Akkaya Blogspot Copyright 2000 ©©
Sitemizde yazı, resim ve haberlerin her hakkı saklıdır. Kaynak göstererek kullanmaya özen gösteriniz. Tüm metin, resim ve içeriğin hakları https://bekirakkaya.blogspot.com.tr/ye aittir. 5846 Sayılı Kanuna rağmen çalınan her türlü içeriğin hukuki ve cezai sorumluluğu çalanın kendilerine aittir. ©
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Sayfamızda yazmak ve paylaşmak isteyeler
kumruhaber@gmail.com bildirebilir...