Kumru İlçesi Top Sahası ve Yarbaşı (Eski Bir Fotoğraf)

Kumru İlçesi Top Sahası ve Yarbaşı (Eski Bir Fotoğraf)
Kaynak : Facebook Kumru Hatıra Defteri

.................... © Bekir Akkaya Blogspot Copyright 1999 ©.............

Kumru İlçesi Top Sahası ve Yarbaşı (Eski Bir Fotoğraf)

Kumru İlçesi Top Sahası ve Yarbaşı (Eski Bir Fotoğraf)
Kaynak : Facebook Kumru Hatıra Defteri

.................... © Bekir Akkaya Blogspot Copyright 1999 ©.............

KOMÜNİST YAKUP ALYURT’A ŞİİRLİ CEVAP

Topaldan İmam Olmaz Yazıma Yakup Alyurt öyle döşenmiş öyle döşenmiş ki sormayın gitsin. Önce Yakup Alyurt’un yazısını okuyun, sonra da benim ona cevabımı…

Bundan da önce Komünist Yakup Ağabeyin içine oturan  “TOPALDAN İMAM OLMAZ” yazımı şu adresten https://bekirakkaya.blogspot.com/2008/05/topaldan-imam-olmazbekir-akkayakumru-tv.html

okuyun.

 Şimdi de Yakup ağabeyimi dinleyelim…

YAKUP ALYURT

Açıklı bir hikaye ama tuzaklı ,açımtırak, yalın anlatılmış. İmamlı bir tarz anlatım. Köklü bir dönüşümden satır başları .

Bu gibi dönüşümler çaktırmadan birileri tarafından finansa edilir, geçmiş anlatılmayanlarda mevcutdur. BU güne gelelim şimdi yardım kaynaklarınız daha iyi , başadamınız conilerde Yakup palazlandıkça palazlanır maşaallahhh, marşal yardımınız gelişdi maşallah. Nazar deymesin işallah kem gözlere şiş , yürüyün be kim tutar conilerin yardımıyla sizi .Aslanlar bedirin aslanları. Irak da müslümanlar ölüyormuş , filistin de zülüm arşi delmiş size ne . Hele gelsin dolarlar, bak memlekete müslümanlaştı dolarlar fazlalaştı müslümanlarda işgüç onlarda . Sermaye onlarda ya allah amerikaaaaa. He be hoça sende neler çekmişsin bu halkın çoçuklarından gayrı. ACIDIM . fakat aldanmadım. MANZARAYA BAK BAK.. çambaza bak çambaza. Bizde çambaz gözleyeçek göz mü var. KORK HAÇIDAN HOÇADAN , KÖRDEN TOPALDAN , BİRDE YERE .............. YAKIN OLANINDAN. Söz doğru. İsabeti eyledik. Hoşçakalın .

Yakup Ağabeyin yazısı burada bitti.

 

Şimdi Komünist Yakuba  cevabımı okuyun

 

Sevgili Yakup Ağabeyciğim,

Seni bu kadar etkileyeceğini bilseydim “tövbe” olsun yazmazdım. Ne bileyim ben hikayeden acı çekeceğini.

Demek “tuzaklı” he! Kaptırdın öyle mi. Bizim köyde “acımtırak”a “pıtırak derler ya da tarak. Ne bileyim ben daha önceden “pıtırağa” ya da tarağa oturduğunu.

“İmamlı bir tarz “ öyle mi? Yeme beni be abi. İmamlar senin nereni yedi abi. Nasıl keşfettin köklü dönüşümü. Bu cincilik ya da medyumluk siz de sülaleden mi?

Birilerinin nesiydi be Abi! Ya da birileri. Gerçekten finans mı edilir abi! Başka türlü edilmez mi? Çaktırmadan mı yaparlar abi! O birileri. Sizi nereler de finansa etmişler di abi. Şirketin alt bodrumunda mı? Anlatta dinleyelim be abi. Bu “acımtırak” yaşanmışlar anlatılmaz mı?

Neyinizi yetirdiniz be abi! Sermayeden mi! Kuyruk acısı ya da başka şeyden mi?

Yakup abi bir şey diyeyim mi? Köydekiler şehre geldi. Bu yüzden de yardım kaynaklarınız tükendi. Efendi ağayı yendi. Yine gözyaşı dökme ama “sizin gibilerin nesli tükendi.” Hayaliniz de sermayeniz de tükendi.

Yalan yalan üzülme. Ama bir gerçek şu ki, bize yardım edenler bizdendi.

Yakup abi bugüne hiç gelme. Anlatta geçmişi anlat. Hani şu bizim oralarda ya da sizin oralarda şehir ve köy efendilerini anlat. Şu ırgatı, şu ameleyi, şu emekçiyi anlat. Sen hiç hayatında “çarık” giydin mi? Başkalarının giydiği yırtık elbiseleri verene dua ederek giydin mi? Sen hiç yamalı pantolun giydin mi?

Coniler sizin olsun. Palazlananlar da sizin. Bize sadakalar ve Allah için yapılan yardımlar yeter de artar bile. Ve hala bunlar yapılır ama kimseler bilmez! Siz mi? Mümkün değil.

Bu kadar paranoyak olma! Bak ruh dünyana mutlu değilsin. Kin ve garezle dolusun. Dün senin gördüklerini ve yaşadıklarını başkalarının yaşamalarından rahatsızlık duyuyorsun. Ve bunu da conilere bilmem nelere bağlıyorsun. Bilemediğin ve hiçbir zaman olmadığın hayata conilerin ordan bakıyorsun. Her iyiliğin arkasında bir menfaat olması gerektiğini düşünüyorsun. Bu hayata çok yabancısın. Karşılık beklemeden de verilebileceğine akıl erdiremiyorsun.

Ben şahsen sözünü ettiğin türden yardım alan hiç kimseyi görmedim. Başkalarını çekemiyorsun. Kinle dolusun. Büyük ihtimal geçmişte yaşadığın hayatı yaşayamamanın sıkıntısını çekiyorsun.

Ama bu böyle. Bu dönüşüm aslında Cumhuriyetin getirdiği bir dönüşümdür. Yollar ve okullar çoğaldıkça bazı şeyleri engellemek mümkün değildir. Eğitim yaygınlaştıkça, hukuk kuralları işledikçe devletin tüm kurumları en ücra yere gittikçe bu dönüşümü engellemek mümkün değildir.

Babam göz yaşı ile anlatırdı. Annem de şahittir. Kendi olan yerlerini bir başkaları gasp etmiş ama hiçbir şey yapamamışlar. Ya bugün?

Çok karıştırmışsın Yakup Abi çok! Saçmalığın bu kadarı ruh sağlığının yerinde olmadığının göstergesidir. Tez elden bir psikiyatriye mutlaka baş vurunuz. Kendiniz gidemiyorsanız bir yakınınıza bir miktar dolar vererek kendinizi götürtünüz. Çünkü sizin oralar da ücretsiz bir yudum su bile verilmez. Üstelik sizler almaya alışmış, verme sözcüğünü hiç kullanmayan derinlerden geliyorsunuz.

Gerçekten Yakup Abi sormaya unutuyordum az daha “sizin Donkişot’la akrabalığınız falan var mı?” Hep o makamdan öttürmüşsünüz de! Hani şu Irak ve Filistin Müslümanları filan. Gözleriniz mi Yakup dı? Çok mu acıdınız. Bana kızarlar ama ben yine kullanacam “demagoji” değilse bile “yalanı yutturma sanatı.” Ama pek beceremiyorsunuz. Aynen timsah gibisiniz. Hem seviyor gibi gösteriyorsunuz hem de ağlaya ağlaya beni uğarıyorsunuz. Doğru ya bana neden acıyacaksınız. Ben conilerin yardımları ile hayat bulmuş bir beslemeyim.

Sahi sizin çevrenizde beslemeler var mıydı? Önceleri diyorum hani. Olanların conilerin torunları mıydı? Gerçi benimki de laf işte Iraklı ya da Filstinli Müslümanların çocukları olacak değil ya!

Yakup Abi ya gerçekten anlamışsın beni! Gerçekten neler çekmişim demi! Ordan hiçte öle görünmüyo demi! Senin ben hocanı yiyeyim Yakup Abi! Şu “hoca” demene de bayılıyom doğrusu.

Halkın çocukları yakışmadı abi! Biz neyiz abi. Ya siz! Tabiî ki aldanma abi. Sende zaten aldanacak göz yok ki abi. Göz deyince aklıma başka şey geldi tabi!

Hangi manzaraya abi. Ne manzarası şimdi de ressamcılığa mı soyundun abi. Manzaradan cambaz çıkmaz ki abi. Bu ter ve bu derin nefes pek iyi değil abi. “Hokus pokos” devri kapandı abi. Gördüklerin hepsi gerçek be abi. Ikınsan da sıkınsan da bu olacak abi. Cambazı görmez mi oldun abi.

Hasan! bir bakraç buzlu su getir Yakup ağabeyinin üzerine dök…Dük ki gözü gönlü açılsın! Para da alma!

“KORK HAÇIDAN HOÇADAN , KÖRDEN TOPALDAN , BİRDE YERE .............. YAKIN OLANINDAN. Söz doğru. İsabeti eyledik.” Demişsin Yakup abi…Ne güzel buyurmuşsun ne güzel söylemişsin be abi….Sen bir tanesin has abi…Yeme beni be abi…

Yakup Abi,Bu da sana yazdığım bir şiir. Bakalım bundan kaç lira aldım...Hadi onu da söyle

 

SEN YAKUPSAN ŞAŞARIM!

 

Paranoya neydi? Aynen öylesin!

Dün beydin ama, bugün bizdensin!

Şu haline bile şükretmelisin!

Eski camlar bardak oldu Yakupum

****************

Tarla hiç görmedin çimende yattın

Hiç ekmedin ama çuvalla sattın

Salıncaklar kurdun bize sallatın

Geçen günler geri gelmez Yakupum

***************

Göz yaşı mı döktün acıdın he he

Irak Filistini yaktılar he he

Halkın çocuğu mu ağlatma be be

O numaralar artık tutmaz Yakupum.

**************

Köklü dönüşüm mü olmasa mıydı?

Fakir kimse para bulmasa mıydı

Köydeki eğitim almasa mıydı

Ne güzel olurdu dimi Yakup’um.

***************

Yakupsın Yakupsın çürük basarsın

Bir ekmek verene çokça şaşarsın

Kanunlar olmasa bizi asarsın

Bu hırs bu intikam nedir Yakup’um

**************

Karşılıksız vermek vardır veririz.

Bizler hem alırız hem de veririz.

Ne gavur biliriz ne coni deriz.

Allah için verme olur Yakup’um.

****************

Nedir bu kadar kin neden düşmanlık

Bir günde kafan olmaz mı ayık

Ne bir canbaz tanır, ne de canbazık

Beynin tedaviye muhtaç Yakup’um.

**************

Biri dediğin kim tecrüben nerden.

Vallahi ölecen garezden kinden.

Şüpheleniyorsun hep çiseden nemden.

İmanlıyım deyen satmaz Yakup’um.

**************

Ben kendimi yazdım ne çıkar bundan.

Çaktırmadan bir şey çıkar mı bundan.

Mesajın hep palavradan yalandan.

İki cümle doğru yok be Yakup’um.

*************

Deliklerde yazma fare sanırlar.

KUMRUTV basit bir yer sanırlar.

Sana da sitede bir hak tanırlar.

Bulduğun deliğe girme Yakup’um.

***************

İlhan Abi buna bir yer versene.

Yazar olsun bu çok bilmiş sitene.

Üç atımlık sözü tez elden söne.

Deliklerden yazar çıkmaz Yakup’um.

**************

Bekirmisin nesin Yakupı bozma.

Bedrin aslanı o karizma çızma.

Böyle finansmanlı yazılar yazma.

Bu bir hata ise yazmaz Yakup’um.

Bekir AKKAYA /20 Ocak 2010 / KumruTV ve Kumru Destan Gazetesi

.................... © Bekir Akkaya Blogspot Copyright 1999 ©.............

KOMÜNİST YAKUP ALYURT’A ŞİİRLİ CEVAP

Topaldan İmam Olmaz Yazıma Yakup Alyurt öyle döşenmiş öyle döşenmiş ki sormayın gitsin. Önce Yakup Alyurt’un yazısını okuyun, sonra da benim ona cevabımı…

Bundan da önce Komünist Yakup Ağabeyin içine oturan  “TOPALDAN İMAM OLMAZ” yazımı şu adresten https://bekirakkaya.blogspot.com/2008/05/topaldan-imam-olmazbekir-akkayakumru-tv.html

okuyun.

 Şimdi de Yakup ağabeyimi dinleyelim…

YAKUP ALYURT

Açıklı bir hikaye ama tuzaklı ,açımtırak, yalın anlatılmış. İmamlı bir tarz anlatım. Köklü bir dönüşümden satır başları .

Eskilerden bir kare Kumru İlçesi

Eskilerden bir kare Kumru İlçesi 
Kaynak : Facabook KUMRU HATIRA DEFTERİ

.................... © Bekir Akkaya Blogspot Copyright 1999 ©.............

Eskilerden bir kare Kumru İlçesi

Eskilerden bir kare Kumru İlçesi 
Kaynak : Facabook KUMRU HATIRA DEFTERİ

.................... © Bekir Akkaya Blogspot Copyright 1999 ©.............

Bir Komünistin Bana Yazdıkları …

Açıklı bir hikaye ama tuzaklı ,açımtırak, yalın anlatılmış.İmamlı bir tarz anlatım.

Köklü bir dönüşümden satır başları . Bu gibi dönüşümler çaktırmadan birileri tarafından finansa edilir, geçmiş anlatılmayanlarda mevcutdur.

BU güne gelelim şimdi yardım kaynaklarınız daha iyi , başadamınız conilerde yaşar palazlandıkça palaz

lanır maşaallahhh, marşal yardımınız gelişdi maşallah. Nazar deymesin işallah kem gözlere şiş , yürüyün be kim tutar conilerin yardımıyla sizi .

Aslanlar bedirin aslanları. Irak da müslümanlar ölüyormuş , filistin de zülüm arşi delmiş size ne . Hele gelsin dolarlar, bak memlekete müslümanlaştı dolarlar fazlalaştı müslümanlarda işgüç onlarda . Sermaye onlarda ya allah amerikaaaaa.

He be hoça sende neler çekmişsin bu halkın çoçuklarından gayrı. ACIDIM . fakat aldanmadım.

MANZARAYA BAK BAK.. çambaza bak çambaza. Bizde çambaz gözleyeçek göz mü var.

KORK HAÇIDAN HOÇADAN , KÖRDEN TOPALDAN , BİRDE YERE         G.  YAKIN OLANINDAN.

Söz doğru. İsabeti eyledik. Hoşçakalın . 

15.08.2008 /Yakup Alyurt

.................... © Bekir Akkaya Blogspot Copyright 1999 ©.............

Bir Komünistin Bana Yazdıkları …

Açıklı bir hikaye ama tuzaklı ,açımtırak, yalın anlatılmış.İmamlı bir tarz anlatım.

Köklü bir dönüşümden satır başları . Bu gibi dönüşümler çaktırmadan birileri tarafından finansa edilir, geçmiş anlatılmayanlarda mevcutdur.

BU güne gelelim şimdi yardım kaynaklarınız daha iyi , başadamınız conilerde yaşar palazlandıkça palaz

"Topaldan İmam Olmaz" Dediler Ama Ben İnat Ederek "Hem İmam ve Hem Öğretmen Oldum"/Bekir Akkaya

03 Aralık Dünya Engelliler Günü Olarak Kutlanmaktadır. Doğma ve hakiki olarak ben de bir engelliyim. 
          Türkiye'de geçmiş yıllarda engellilik de bir suçtu. Mevzuat açısından da bu böyle idi. Ayağımın eğri olarak doğmasından kaynaklı 1972 yılına kadar özürlü ayağımla ilkokulu bitirdim. Yaz ve kış 1972 yılına kadar sadece çarık ve cizme giydim. Ayağım eğri, ince, birinin çok küçük olması nedeniyle cizmeden başka bir şey giyemedim.
           Yine ayağım nedeniyle Devlet Parasız Okul sınavlarına sokulmadım. Hatta ilkokulda çok kez öğretmenlerimiz Beden Eğitimi Derslerinde beni düzen bozuyor diye sokmadılar. Çok kez buna çok ağladım. Çok kez okuldan kaçtım. Nihayet 1972 yılında İsparta/ Eğridir Kemik Hastalıkları Hastanesi'nde Dr. İsa Köklü tarafından ameliyat edildim. (Vefat etmiş. Allah rahmet eylesin)
              Bir yıl aradan sonra Çatak Kuran Kursunda götürüldüm. Nihayet dört yıl aradan sonra Ordu İmam Hatip Lisesi'ne kaydımı yaptırırken "Topaldan İmam Olmaz" diyen Okul Müdürü Ekrem Şahin beni okula kayıt yaptırmak istemedi. Aşağıdaki yazıda geçecek şekilde kaydımı okula yaptırdım. 
               Bir yıl sonra da Devlet Parasız Yatılı okulu kazandım. Bu kez de kayıt yenilerken heyet raporu istediler. Nihayet şimdi Prof. olan ve o günlerde Erzurum İslami İlimler Fakültesi öğrencisi Halil İbrahim Tanç'ın büyük çabaları ve yardımı sonucu "Sağlam Raporu" aldım. Ve Ordu İmam Hatib'in devlet parasız bölümüne kaydımı yaptırdım. 
          Ve ardından Üniversite İmtihanların'da Eğitim Fakültesi Sınıf Öğretmenliği bölümü'nü kazandım. Yine kayıt yaptırırken ayağımın sakatlığı yine önüme çıktı. "Ortopedik özürlü diye bundan öğretmen olmaz" gerekçesi ile fakültede kaydımı yapmadılar. Bunun üzerine ilgili raporu yırtarak yine zar zor "Sağlam raporu" alarak fakülteye kayıt yaptırdım. 
           Okul bitince de öğretmen olmamız için yine rapor istediler. Bir kaç devlet hastanesi dolaştım. En son bir şekilde Samsun Devlet Hastanesi"nde dokturu yanıltarak "Sağlam raporu" alarak Milli Eğitimde öğretmen oldum.
           Milli Eğitim Bakanı Köksal Toptan zamanında ortopedik sakat olanlar sınıf öğretmeni olamaz ibaresi kılavuzdan kaldırıldı da benim gibi özürlüler bu günden sonra zorluk çekmediler.
               Yıl 2002. 
            Bu tarihten sonra Türkiye'de Özürlüler rahat etti. Ak Parti iktidarında özürlüler bi nefes aldı. İstediğimiz  kadar olmasa da daha iyiye doğru müthiş bir gidiş var. 
           Kaldırımlar, resmi ve özel binalarda özürlü merdivenleri, kaldırımların özürlülere göre yapılma çabaları, iş imkanları, devlet in özürlülere memur olarak kontenjanlar vermesi, para yardımı, bazı hakların verilmesi. Buna benzer bir çok iyileştirmeler.                           2002'den önce Türkiye'de özürlülerin hakkından kimse söz edemez. Ak Parti gerçekten bu konuda büyük bir devrim yaptı. Özürlü çocukları olan aileler ve benim yaşımdaki özürlüler bu durumu kesinlikle biliyorlar. 

   Şimdi sizlere ben bundan on yıl önce yani 2008 yılında yazdığım bir yazıyı paylaşmak istiyorum. Buyurun

                   TOPALDAN İMAM OLMAZ /13.05.2008

          Çatak (İslamdağ) Kur’an-ı Kerim Kursunda üç yıl okuduktan sonra Ordu İmam Hatip Lisesi Orta bire 1975-1976 yılında uzun uğraşılar sonra kayıt yaptırabildim. Benim kaydımı Şimdi Kumru Müftülüğünde Şef olarak çalışan Hüseyin Al Ağabey yapmıştı. Oysa Okul Müdürü Ekrem Şahin: “ Bu çocuğun ayağı topal, bundan imam olmaz, bunu kayıt yaptırman” demişti. Ben Ordu İmam-Hatip Lisesi Orta birde iken Hüseyin Al Ağabey son sınıfta okuyordu.

          Birkaç yıl önce vefat etmiş olan çok değerli Çatak Kuran-ı Kerim Kursu hocalarımdan Fatsa Meşebükü’nden Mehmet Bahar Hocam özellikle benim ortaokul mezunu olmamı istiyordu. 1973’lü yıllarda henüz Çatakta ortaokul yoktu ve o günlerde açılacağı söyleniyordu.

           1974 yılında kurulan CHP-MSP hükümeti dönemine kadar ortaokul kısmı kapalı olan İmam Hatip Liselerinin orta kısmı bu hükümet döneminde açıldı. İşte o günlerde benim gibi Kuran Kursunda okuyan yüzlerce kuran kursu talebesi 3-5 yılı hesap etmeyerek kendilerini İmam-Hatip Liselerine kayıt yaptırarak kurslardan ayrıldı. Kursta başarılı olan arkadaşlarımın tamamı 1974 yılında Çatak’tan ayrıldılar.

           Benim durumum biraz belirsizdi.

           Belirsizliğin birinci nedeni ayağımdı. 1972’de İsparta-Eğridir Kemik Hastalıkları Hastanesinde ameliyat olmuştum ama ayağımın üzerine hala basamıyordum. 1972’de bitirdiğim ilkokuldan sonra ayağımın topallığı nedeniyle bütün hazırlıkları yapmış olmama rağmen ve