Fuhuştan Ticarete Sevgililer Günü /Bekir AKKAYA

Hikayeler değişik olsa da başlangıcı fuhuş ve devamında fuhuş ve ticaret. Şimdilerde gayri meşru ilişkiler ve dibine kadar ticaret…İkisinin de bizim geleneklerimizde hiçbir yeri yok…

Aziz Valantin diye bilinen dallamanın “Evlenmek yassak gardaşım” diyen Papaya karşı gelerek önüne geleni evlendirmesi ve akabinde öldürmesi ile nihayetlenen olayın günümüzde fuhuş ve ticarete dökülmüş, “ihtiyaç dışı tüketimi teşvik eden Kapitalizmin oyun” halidir SEVGİLİLER GÜNÜ…

Sonradan görmelerin ve 364 gün sevgiden yoksun, sosyeteye özenti duyanların, çok seviyorum numaraları ile eşinin dışındaki kişilere, yalandan “seviyormuş triplerine giren insan modelleri”nin kendilerini üçüncü kişilere gösterme ve teşhir etme, Hristiyan geleneklerine dayanan  ancak tüketimi ve kapitalizmi teşvik amaçlı Roma’da ise  torbadan çıkanlarla fuhuşun bir hafta boyunca bayramının yapıldığı gavur Amerika ve İngilizin bizim gibi ülkelere yedirdikleri kültürümüzde hiçbir karşılığı olmayan Sevgililer Günü,    kişilik yoksunu kendini bir türlü mutlu edemeyen kişilerin yalandan kendilerini avutma günüdür SEVGİLİLER GÜNÜ…

Sevgisizliğin egemen olduğu yaşama , "sevginin" tüccar zihniyetiyle pazarlandığı ve insanların "sevgili" gibiymiş gibi rol yaptıkları gündür SEVGİLİLER GÜNÜ…

SEVGİ TEŞHİRCİLİK DEĞİLDİR.  TEŞHİRCİLİKLE SEVGİ VE MUHABBET OLMAZ.  SEVGİLİLER GÜNÜ BİR ANLAMDA NİKAHSIZ BİR  ARAYA GELMEYİ MEŞRU HALE DÖNÜŞTÜREN BİR KAPI ARALIĞIDIR. NİHAKLI EŞLER İSE SEVGİLİ DEĞİL , BİR AİLE KURUMUDUR...AZİZ VALANTİN DENİLEN GAVUR,  PAPAYA KARŞI ÇIKARAK NİKAHSIZLIĞIN ÖNCÜLÜĞÜNÜ YAPMIŞ HİÇ BİR KURAL KOYMADAN ZİNAYI MEŞRU HALE GETİRMEYE ÇALIŞMIŞTIR.  İNGİLİZ VE AMERİKA GİBİ KAPİTELİSTLER FUHUŞU VE BU DURUMU ÜRETMEDEN TÜKETEN TOPLUMLARDA BİR PAZARA DÖNÜŞTÜRMÜŞLERDİR.   

            Alın Size Sevgililer Günü Hikayelerinden biri.  Başlangıcının fuhuş olup olmadığına sizler karar verin.

            Eski Roma’da 14 Şubat günü bütün Roma halkı için önemli bir gündü.  Lupercalia Bayramı başlıyordu. Bu bayram halkın genç nüfusu için büyük önem taşıyordu. Gençler sadece bu bayram süresince birbirlerinin partneri oluyorlardı. Hangi genç kadının hangi genç erkek ile bir çift oluşturacağı eski bir gelenek olan ve Lupercalia Bayramı’nın arife günü yapılan bir çekiliş ile belli oluyordu. Romalı genç kızlar, isimlerini küçük kağıt parçalarının üzerine yazıp bir kavanoza koyuyorlardı. Genç Romalı erkekler ise kavanozdan bu kağıtları çekerek üzerinde hangi kızın ismi yazıyorsa o kızla bayram eğlenceleri boyunca beraber oluyorlardı. Kaynak mı? Buyurun: https://www.sozcu.com.tr/2014/magazin/14-subat-sevgililer-gunu-hikayesi-nedir-456324/

Çıkış noktası ve günümüzde kutlama şekline baktığımda benim çıkardığım sonuç budur.  “Sevgililer Günü” diye masum bir şekilde bu kutlamaların içerisinde bulunanlar, işin ne anlama geldiğini ve bu günün nerede, nasıl çıktığını bilmeden, düşünmeden bu günde eşini, hanımını, ailesini ve sevdiklerini hediye almakla mutlu edenlere kesinlikle bu yazının konusu değildir. Ben inanıyorum ki, mutlu ailelerin bir günü değil her günü huzurdur, paylaşımdır. “Sevgili” kelimesi  bizim lügatte hiçbir ağırlığı olmayan “lay lay lom” kelimesi ile ifade edilebilecek” naylonsu “ bir kelime kadar basit bir o kadar anlamsızdır.14.02.2019-Bekir AKKAYA/İYAD/Kumru Haber/KUMRU

Geniş Bilgi İçin : https://www.sozcu.com.tr/2014/magazin/14-subat-sevgililer-gunu-hikayesi-nedir-456324/

****** ©© Bekir Akkaya Blogspot Copyright 1999 ©©****** ---------------------- - Tüm metin, resim ve içeriğin hakları https://bekirakkaya.blogspot.com.tr/ (BEKİR AKKAYA)'ya aittir. 5846 Sayılı Kanuna rağmen çalınan her türlü içeriğin hukuki ve cezai sorumluluğu çalanın kendilerine aittir.-

Fuhuştan Ticarete Sevgililer Günü /Bekir AKKAYA

Hikayeler değişik olsa da başlangıcı fuhuş ve devamında fuhuş ve ticaret. Şimdilerde gayri meşru ilişkiler ve dibine kadar ticaret…İkisinin de bizim geleneklerimizde hiçbir yeri yok…

Aziz Valantin diye bilinen dallamanın “Evlenmek yassak gardaşım” diyen Papaya karşı gelerek önüne geleni evlendirmesi ve akabinde öldürmesi ile nihayetlenen olayın

Bu resimde yok yok, bir inceleyin derim..

.................... © Bekir Akkaya Blogspot Copyright 1999 ©.............

Bu resimde yok yok, bir inceleyin derim..

.................... © Bekir Akkaya Blogspot Copyright 1999 ©.............

Müjdeler Olsun Gençler Üniversiteli Olacaksınız! /Ahmet SEZGİN

Gözünüz aydın gençler! Üniversite tercihleri için uygulanan puan barajları -popüler programlar hariç- kaldırıldı. Böylece niteliksiz liselerden mezun olmak için ter dökmeyen öğrencilerin, artık herhangi bir niteliksiz üniversite programını kazanıp okumaları için de çok çalışmalarına gerek kalmadı!.. Herhangi bir bölüm kazanmak için birkaç yıl kursa gitmenize, özel ders almanıza da, strese girmenize de gerek yok artık!..

Gözünüz aydın gençler! Üç beş yıl daha üniversitede okurken işsiz damgası yemekten kurtulacaksınız!.. Ülkemizdeki işsizlik oranları da düşmüş olacak hem de. Ne güzel!  Gençlerle birlikte veliler de üç beş yıl güzel hayaller de kuracak. Kötü mü yani?

Müjde! Boş kalan yüksek okul ve fakülte programları da hareketlenecek! Boş kalan kontenjanlar dolunca da orada canları sıkılan öğretim görevlisi ve üyeleri de boşuna maaş almamış olacak. Müjdeler olsun ki, barajlar kaldırınca hem özel üniversitelerin hem de o şehir ve ilçedeki esnafın yüzü gülecek!.. Ekonomiye de katkısının (!) olması fena mı yani?

 Peki, en sonunda niteliksiz ve işsiz üniversite mezunlarının, diplomalı cahillerin daha da artması ekonomik, pedagojik, sosyal, psikolojik ve manevî yaralarımızı daha da depreştirmez mi hocam diye soracak olursanız onu eğitimci, psikolog, sosyolog ve münevverlerimiz düşünsün. Akıllı ve idealist öğrenciler, hedefledikleri bölümleri kazanmak için  durumun eskisinden farklı olmayacağını bilir zaten. Biz, bilmeyenlere "Gençliğim eyvah" dememek için bildirelim dedik acizane. Vesselam...

Ahmet SEZGİN

.................... © Bekir Akkaya Blogspot Copyright 1999 ©.............

Müjdeler Olsun Gençler Üniversiteli Olacaksınız! /Ahmet SEZGİN

Gözünüz aydın gençler! Üniversite tercihleri için uygulanan puan barajları -popüler programlar hariç- kaldırıldı. Böylece niteliksiz liselerden mezun olmak için ter dökmeyen öğrencilerin, artık herhangi bir niteliksiz üniversite programını kazanıp okumaları için de çok çalışmalarına gerek kalmadı!.. Herhangi bir

Samsun'da Kumrulular Yemekte Buluştu (23 Fotoğraf)

Emekli Milli Eğitim Şube Müdürü Kemal Döleş ve Samsun’da ikamet eden Kumrulu sevdalılarının öncülük ettiği Samsunda bulunan Kumrulular, Kumrulular Derneğini kurmak amacıyla Samsun Acem Tekkesi Kültür ve Sanat Evinde bir araya geldi. 

Yüzün üzerinde Kumrulu ve Kumruyu sevenlerin bir araya geldiği toplantıya Samsun İlkadım Belediye Başkan Yardımcısı Şamil Bilgü ve Kumru Eski Belediye Başkanı ve Gürpınar Belediyesi Başkan Yardımcısı Kemalettin Kumru’nun yanı sıra Samsun'da ikamet eden çok sayıda Kumrulu bürokrat ve iş adamı katıldı.

Toplantıda İstanbul Kumrulular Derneği Yönetim Kurulu üyelerinden Mali Müşavir Mustafa Çaya, İş ve Siyaset Adamı İsmet Erçal, Gazeteci Murat Yürekli, Kumru Öğretmenevi Müdürü Bekir Akkaya’da yer aldı.

Yüzün üzerinde seçkin davetlinin hazır bulunduğu yemekli toplantıda Emekli Şube Müdürlerinden Kemal Döleş “ Samsun’da Kumrulular Derneğinin kurulması amacıyla bir araya geldiklerini bu süre içersinde bu toplantının gerçekleşmesinde katkısı olan İlkadım Belediyesi Başkan Yarmcısı Şamil Bilgü’ye ve Erçal AŞ.’nin muhasebecisine ve Erçallara ve toplantıya iştirak eden tüm katılımcılara teşekkür etti. 

Kumrulular Derneğinin kurulma amacını açıklayan Kemal Döleş’in ardından İlkadım Belediye Başkan Yardımcısı Şamil Bilgü katılımcılara hoş geldiniz diyerek, maddi ve manevi olarak her türlü yardıma hazır olduklarını söyledi. Erçal AŞ. Yönetim Kurulundan Burhan Erçal, bu derneğin kurulmasını çoktandır arzu ettiklerini ifade ederek, Erçal Aş. Olarak üzerlerine düşen ne gerekiyorsa yapacaklarını söyledi.

Topantıya katılanların tamamının kendilerini tanıtmasının ardından kendileri ile ilgili görüş ve düşüncelerini ifade ettiler. Mali Müşavir Mustafa Çaya İstanbul Kumrulular Derneğinden yola çıkarak derneklerin başarıya ulaşmamasının nedenlerini söyleyerek görüş ve düşüncelerini katılımcılarla paylaştı. 

Bir çok katılımcı görüş ve düşüncesini ifade etti. sonrasında ise  “Samsun Kumrulular Derneğinin mutlaka kurulması gerektiği görüşü tüm katılımcılar tarafından ifade edildi. 

Kumru Eski Halk Eğitim Müdürü Ahmet Tanrısever’in de hazır bulunduğu toplantı beklenenden çok verimli geçti. Kurucuların belirlendiği toplantıda tüzüğün hazırlanarak bir an önce mekânın tutulması ve faaliyete başlanması kararlaştırıldı. Toplantının sponsorluğunu Samsun İlkadım Belediyesi ve Erçal AŞ’nin birlikte yaptığı bundan sonra bu tür toplantıların dernekte sık sık yapılacağı ifade edildi.

            Bekir AKKAYA/30 Mayıs 2009/ Samsun

İŞTE O FOTOĞRAFLAR
Fotoğraf : Bekir AKKAYA

.................... © Bekir Akkaya Blogspot Copyright 1999 ©.............

Samsun'da Kumrulular Yemekte Buluştu (23 Fotoğraf)

Emekli Milli Eğitim Şube Müdürü Kemal Döleş ve Samsun’da ikamet eden Kumrulu sevdalılarının öncülük ettiği Samsunda bulunan Kumrulular, Kumrulular Derneğini kurmak amacıyla Samsun Acem Tekkesi Kültür ve Sanat Evinde bir araya geldi. 

Yüzün üzerinde Kumrulu ve Kumruyu sevenlerin bir araya geldiği toplantıya Samsun İlkadım Belediye Başkan Yardımcısı Şamil Bilgü ve Kumru Eski Belediye Başkanı ve Gürpınar Belediyesi Başkan Yardımcısı Kemalettin Kumru’nun yanı sıra

Eden, Bulur! /Bekir AKKAYA

Yapılanlar insanın yanına “kar” olarak kalmalı mıdır? Ya da kalır mı?
Bizim inancımızda kesinlikle kalmaz! Bazı olumsuzluklar “ değişik nedenlerle” sır olarak kalsa da, gün olur kabak gibi ortaya çıkar. Ya da kabak gibi siz ortadasınızdır. Söylemleriniz ya da eylemlerinizin bir de şahidi ortada ise sizin varlığınızın adından bile söz etmek mümkün değildir. Böylelerinin bırak kişiliklerini, kendi varlıkları bile tartışma konusudur.

“Dün dündür, bugün bugündür.”
Siz bu cümleye inana durun, durum hiçte böyle değildir. Nasıl bir güzelliğe başladığınızda bütün kainat size yardımcı oluyorsa, bir fitne ve fasatın içinde yer almanız, ya da bir kötü fiil işlemenizde de bütün kainatın laneti sizinle beraber olur.
Söz konusu insanlıksa, hayvanlarda bile garipsenen davranışlar ve her günkü gidip gelmeler sizleri çukurunda aşağısında olmanızın bir göstergesidir.

Yıllar öncesinde “sinli-Keflı” necasetle gıdalananlar, şimdilerde küfrettiklerinin ayaklarını ……yalıyorlarmış. İnsan denen varlığın bu kadar aşağıda duruş sergilemesini benim gibiler anlamakta güçlük çekiyor. Ya bizim gibiler bu hayat şekline alışık değiller ya da hayatın kendisi böyle.

Bizim gibiler bir şeyin farkındadır. Doğduğundan bu yana leşle beslenen yaratıkların ve leşten ve pislikten beslenenlerin giydikleri gömlekler onların ağızlarının pisliklerini gidermez. Dişlerindeki kanları gizleyerek ulaştıkları nimetlerin sahiplerini kemirmeleri bir gün gelir onlarında gebermelerine neden olur. Kara bir gömleğin içindeki boynuzlunun gebermesi bütün kainatın da bayram yapmasına vesile olur.

Duyarlı insanların çevresinden beklediği aktif olarak iyilik içersinde kalmaktır. Pasif iyilik ya da merhametle yaklaşılarak hep olumlu düşünme en çok kan emicilerinin ve kanla beslenenlerin işine yarıyor. İlişki içersinde bulunduklarımızdan biraz feraset beklemek ve yaptıklarını ya da bundan sonra yapacaklarını daha bir gözden geçirmelerini talep etmek hakkımızdır diye düşünüyoruz. 

Kimseden kendi tarafımızdan yana değil, hakkın tarafında yer almasını, iyi veya kötü her yapılandan bütün kâinattaki varlıkların, ya üzüntü ya da sevinç duyduklarına inananlardanız. Duyarlı insanların hayal kırıklıkları işin çabası.

Araziye uyma ve arazide görünme işimiz olmasa da “bizim için bundan böyle kurtuluş yolu bu olsa gerek.” Kendimle bir iddiaya girdim. Eğer kazanırsam ne ala ne güzel. Eğer kazanamazsam bu satırların yazarını tanıyanlar, bir dahaki sefere tanıma imkânları hiçbir zaman olmayacaktır.
Yani Araziye çıkıyorum. Hoşça kalınız!
Bekir AKKAYA/20.02.2012 / Karadeniz Haber Postası Gazetesi Yazıları

.................... © Bekir Akkaya Blogspot Copyright 1999 ©.............