Geçen hafta yazdığımız Fatsa Devlet Hastanesi ile ilgili yazı nedeniyle epey eleştiri aldım. Yazının başlığından tutun da içeriğine kadar itiraz eden epey insanla karşılaştım. Bir hususun bilincindeyim. O da şudur. "İnsana yönelik hizmet veren kurumlarla ilgili olumlu ya da olumsuz bir görüş belirtmenin zor olduğu, yazılırken iyi bir gözlem ve araştırma yapıldıktan sonra bir hükme varılması gerektiği ve olumlu yönler belirtilirken olumsuz yönlerinde yazıda yer almasının gerekliliği"dir. Ben de on gün hastanede kalan biri olarak, hizmet noktasında gözlemlerimi sizlerle paylaştım. Yazımın sonunda ise yazıya devam edeceğimi özellikle de belirtmiştim. Neticede 372 personelin çalıştığı 331 yatak kapasitesi bulunan bir sağlık kuruluşunda söz konusu eksikliklerin olmaması düşünülemez.
Başhekim Dr. Alaettin Arıkan " Hastanemizde kanunsuz bir durum söz konusu olduğu takdirde bizlere yazılı ya da sözlü olarak müracaat edildiği takdirde gerekli işlemin derhal yapılacağını" özellikle ifade etmektedir. Hatta bunun için gerekli yerlere "şikâyet kutuları" koyularak her ay gerekli işlemin yapıldığını söylemektedir. Başhekim Dr. Alaettin Arıkan " Kimse şikâyet etmiyor ve haksızlığını bize bildirmiyor" diyerek "Hasta Hakları" birimlerinin bunun için olduğunu belirtiyor. Ben taşradan biri olarak Fatsa Devlet Hastanesinin çalışmalarını takdirle karşılıyorum. Bunu söylerken her şeyin dört dörtlük olduğunu da iddia etmiyorum.
Geçen haftaki yazım dikkatli
Başhekim Dr. Alaettin Arıkan " Hastanemizde kanunsuz bir durum söz konusu olduğu takdirde bizlere yazılı ya da sözlü olarak müracaat edildiği takdirde gerekli işlemin derhal yapılacağını" özellikle ifade etmektedir. Hatta bunun için gerekli yerlere "şikâyet kutuları" koyularak her ay gerekli işlemin yapıldığını söylemektedir. Başhekim Dr. Alaettin Arıkan " Kimse şikâyet etmiyor ve haksızlığını bize bildirmiyor" diyerek "Hasta Hakları" birimlerinin bunun için olduğunu belirtiyor. Ben taşradan biri olarak Fatsa Devlet Hastanesinin çalışmalarını takdirle karşılıyorum. Bunu söylerken her şeyin dört dörtlük olduğunu da iddia etmiyorum.
Geçen haftaki yazım dikkatli
