Hayrın Parçası Olabilmek
Açıklama: bizim memlekette değişim ve dönüşümü anlatan mükemmel bir yazı...
Kategori: Manşet Haberler
Eklenme Tarihi: 03 Ocak 2012
Geçerli Tarih: 15 Nisan 2013, 13:36
Site: senyurthaber.com
URL: http://senyurthaber.com/haber_detay.asp?haberID=137
bir çoğumuzun beyninden kelimesi kelimesine geçenleri yine bu coğrafyanın insanı Bekir Akkaya ENFES bir şekilde yazıya dökmüş hele bi okuyun haksız mı..?
*******
Günümüzdeki köklü değişimler bundan kırk yıl önce anlatılsaydı kimse inanmazdı. Her alanda her tür insanın bir türlü anlayamadığı ve anlamakta güçlük çektiği bir değişim ve dönüşüm var.
Bundan kırk yıl önce benim mahallemde manzara şöyleydi.
Köyde insanlar birkaç sınıfa ayrılırdı. Köyün ileri gelenleri daha çok zengin ve zalimlerden oluşurdu. Bu durum çoğunluğun yerini ve durumunu da belirlerdi. Zengin ve zalimlere yakın olmakta birçok hakların kullanılmasınada nedendi.
Biz çocuklar içinde bu durum değişmezdi. Çocuklar arasında bile “çocukca bir oyun” “maraba” anne ve babaların çocukları olmak, ebe olmak için yeterli bir nedendi. Bizim gibi çocukların babaları zalim ve zengine odun taşırken, bizler de zengin ve zalim çocukları oyun içinde eğlendirmeye çalışırdık.
Annemin anlatmasına göre köyümüzde zalim baronlardan birine “garip” bir gencin yoldan geçerken görmemesi sonucu selam vermemesi “hayatına mal olabilmişti”
Zalim ve şeytani hocalar zalimlerin yanında yer alarak hem kendini ve hem de geleceklerini garanti altına alıyorlardı. Garibanın tarlası eğer “zalimin hoşuna giderse” kendisinin olabiliyordu. Garibanın yaşaması için her türlü durum zalimin iki dudağı arasında idi.
Cumhuriyetin ilk kurulduğu yıllarda devlet kurumlarının boşluğunu bu zalim baronlar dolduruyorlardı. Okuyacaksa onların çocukları okur, devletten nemalanılacaksa yine onlar nemalanırlardı.
Yüce Yaratıcı bu baronlara yaptıklarının hesabını hem de yaşarken zaten veriyordu. Ölüyorlardı, felç oluyorlardı, bağıra bağıra can veriyorlardı ama zürriyetleri de geçmişten gelen alışkanlıklarını devam ettiriyorlardı. Bu devran böyle sürüp bugüne kadar geldi.
İlahi Adalet nasıl programlandıysa dünden bugüne devam ediyor. Ve kıyamete kadar devam edecek. Kimsenin de bu ilahi sisteme “dur” deme gücü zaten olmayacak. Yağmur yağacak, seller akacak ve şeytanda verdiği sözün gereği işbirlikçileri ile görevini sürdürecektir.
İşin ilahi boyutuna müdahale gücü kimsenin zaten yok. Ancak Hak ve Batıl noktasında zahiri boyutta ciddi değişim ve dönüşüm söz konusu. Direnen kesim dünün zalim ve zengin kesimi. Tüm Dünyada bu noktada büyük bir değişim ve dönüşüm söz konusu. Bu değişim ve dönüşüm bizim köyde de böyle bizim şehirde de.
Dünün alışkanlıkları kimseyi tatmin etmiyor. Alet ve edevata bel bağlayanlar ve içi boş slogan üretenlere kimse itibar etmiyor.
İş yapanlar ve iş üretenler takdir ediliyor. Dünün “maraba aile çocukları” artık göz dolduruyor. Bu durum “göbeğini kaşıyan adam”ın zaferi. Soy-sopa pek değer biçilmiyor. Soyadlarına kimse bakmıyor. Her gün nutuk çekenlere kimse itibar etmiyor. Saygıda gütmüyor.
Bu gerçeklik eski alışkanlıkları olanları çıldırtıyor. Çileden çıkartıyor.
Devletin en küçük biriminde bile devleti kullanarak