Bu içerikler Bekir Akkaya tarafından oluşturulmaktadır .İçeriklerin izinsiz ya da kaynak belirtilip link verilmeksizin kopyalanması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu'na göre suçtur.

3 Şubat 2022

Ordu İmam Hatip Lisesi Öğrenciliğimde Aldığım Takdirnamelerden…

1975 Yıllarında Ordu İmam Hatip Lisesi öğrenciliğimiz ciddi manada başarılıydı. 3000’e yakın öğrenci barındıran okulumuzda bazı öğrenciler parmakla gösteriliyordu. Yine bazı öğrenciler birbirleri ile yarışıyordu.

         Bezim Sınıf öğretmenimiz Edibe Aysel Yılmaz (İngilizce Öğretmenimiz) örnek öğrenci diye beni sınıf sınıf gezdiriyordu.      Hediye olarak verdiği ve O yıllarda çok nadir bulunan Kur’an-ı Kerim Meali ve bir çok kitap şu anda Kütüphanemin baş köşesinde durmaktadır. İşte o yıllarda aldığım ödüllerin yanında verilen takdirnamelerden bir kaçı.

ORDU İMAM HATİP LİSESİ ÖĞNCİLİĞİMİZDE VERİLEN TAKDİRNAMELERDEN BAZILARI


Başta Edibe Aysel Yılmaz olmak üzere tüm öğretmenlerimin ellerinden öpüyorum. İki öğretmen müsveddesi hariç. Bekir AKKAYA

--------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

.................... © Bekir Akkaya Blogspot Copyright 1999 ©.............

Ordu İmam Hatip Lisesi Öğrenciliğimde Aldığım Takdirnamelerden…

1975 Yıllarında Ordu İmam Hatip Lisesi öğrenciliğimiz ciddi manada başarılıydı. 3000’e yakın öğrenci barındıran okulumuzda bazı öğrenciler parmakla gösteriliyordu. Yine bazı öğrenciler birbirleri ile yarışıyordu.

         Bezim Sınıf öğretmenimiz Edibe Aysel Yılmaz (İngilizce Öğretmenimiz) örnek öğrenci diye beni sınıf sınıf gezdiriyordu.      Hediye olarak verdiği ve O yıllarda çok nadir bulunan Kur’an-ı Kerim Meali ve bir çok kitap şu anda Kütüphanemin baş köşesinde durmaktadır. İşte o yıllarda aldığım ödüllerin yanında verilen takdirnamelerden bir kaçı.

ORDU İMAM HATİP LİSESİ ÖĞNCİLİĞİMİZDE VERİLEN TAKDİRNAMELERDEN BAZILARI

1 Şubat 2022

BİR İMAM HATİPLİNİN NOT DEFTERİ–5 /Bekir AKKAYA

Önceden paylaştığım notlarıma devam etmek istiyorum.

Şimdi sizlerle paylaşmak istediğim notlar 1979 yılında okuduğum Dr.H.H.Bilsel’in Kitabı “Allah Vardır”’dan alınma…

“Allah Vardır” kitabından Kur’an-Kerim’le ilgili aldığım notlar şöyle…

------------

KUR’AN-I KERİM

Kuranı Kerim 114

süredir.

Kuranı Kerimin

Ayet Sayısı 6666’dır.

Kuranı Kerimde 70389 kelime vardır.

Kuranı Kerimde 321 586 tane harf vardır.

--------------

Kuranı Kerimde 6666 Ayetin

200 tanesi Zekât hakkında.

106 tanesi Sadakaya ait.

100 tanesi Dua ve Niyaz.

50 tanesi Nikah

1000 tanesi Ticaret

1000 tanesi Vait

70 tanesi Riza

160 tanesi Cihad

1000 Tanesi Emirler

700 tanesi Zina

1000 tanesi Peygamberlerin hayatlarına aittir.

375 tanesi kıyamet ahvali ve ahirette hesap verme ve azabına aittir.

905 ayet Eshab ve Ehli Beyt hakkında menakıbtır.

-------------

Allah’ın 99 tane ismi vardır. Bunlardan Allah Kuranı Kerimde 2800 defa zikredilmektedir..

Allah: Yoktan var eden demektir.

İkinci isim ise Rab’dır. Rab; Kuranı Kerimde 967 defa zikredilmiştir.

Rab: Terbiye eden manasındadır.

Rahman, Rahim ise Kuranı Kerimde 560 defa geçer.

---------------

Kuranı Kerimin harekeleri Hz. Ali zamanında başlamış Şair Ebul Esved tarafından konmuştur.

İlk defa hareke noktadan ibarettir.

Bugünkü hale sokan ise İmam-ı Halil’dir.

-----------------

HER ŞEYİN BİR PİRİ VARDIR. BUNLAR DA PEYGAMBERLERDİR

Peygamberlerin Sanatları:

Adem : Çiftçi

Şit : Gazzaz ve Hallaç

İdris: Terzi ve Yayıcı

Nuh: Neccan

Hut : Tüccar

Salih : Deveci

İbrahim: Sütçü

İsmail: Avcı

İshak: Rai

Yusuf: Saatçı

Musa: Rai

Zülkif: Ekmekçi

Lut: Müvverri

Üzeyir: Bağcı

İlyas : Çuhacı

Davut: Zırhcı

Lokman : Hekim

Yunus : Balıkcı

İsa : Seyyah

Muhammed: Tüccar

Türk esnafları yukarıda yazılan peygamberleri Pir adderek onlara saygı göstermişler ve Uğurlu tanımışlar ve dükkanlarına levha olarak onların isimlerini asmışlardır.

Bu notlar 23.02.1979 tarihinde Dr. H.H.Bilsel’in Allah Vardır kitabından alınmıştır.

-------------------------

Daha öncede ifade ettiğim gibi bu yazılar hiçbir sıralama olmaksızın o yıllarda sayfa sayfa tuttuğum defterden aynen buraya aktarılmaktadır. Hiçbir tasnifte yapılmamış ve yapılmayacaktır.

Yukarda tuttuğum notların arka sayfasında Arapça sayılar not edilmiş. Ama ben buraya onları yazma gereği duymuyorum. Ancak aynı sayfada Ordu İmam Hatip Lisesinde o zamanları bize Fen Bilgisi Dersine gelen asıl görev yeri Güzel Ordu İlkokolu öğretmeni ve aynı zamanda benim velim olan çok sevdiğim Osman Özdemir’ öğretmenimin adı yazılı. Şu anda Emekli öğretmen olan ve Kanal52TV’de çalışan Mehmet Erişti hocamdan aldığım bilgiye göre Osman öğretmenimiz vefat etmiş. Kendisine Allah rahmet etsin diliyorum.

Osman Özdemir hocamızın benim velim olmasında şu anda Fatsa’da bulunan Topal Ahmet diye bilinen Ahmet Uslu Hocanın yardımı olmuştur.

Beni Ordu İmam Hatip Lisesine kayıt yaptıran kişi Topal Ahmet denilen Fatsalı değerli hocamızdır ki, o yıllarda Fatsa Müftülüğünde çalışıyor idi. Buna da sebep olan büyüğüm Ve bana çok fazla emeği geçe Hacı Hulusi Camii Görevlisi bizim Hafız Emmim dediğimiz Mehmet Alkan Hocam’dır ki Ahmet Hocamıza beni kendisi teslim etmiştir.

Benle birlikte çocuk olarak şu anda Fatsa’da bulunan ve şu anda İhlas’ta çalışan Turan Keskin’de vardı. Ayrıca Ahmet adında bir arkadaşımızla birlikte kayıt olduk.

Daha önce söylediğim gibi beni ve diğer arkadaşlarımı Ordu’da okula kayıt yapan kişi ise şu anda Kumru Müftülüğünde Şef olarak çalışan Hüseyin Al Hocam’Dır ki, 1975 yılında Ordu İmam Hatip Lisesinde son sınıf öğrencisi idi.

--------------------

Osman Özdemir Hocamızın adının yazıldığı sayfada 1977’de kaynağını not etmemiş olduğum bir gazeteden aldığım şu bilgiyi yazmışım.

“Yapılan sayımlara göre Yeryüzünde toplam olarak 666 Milyon 921 Müslüman vardır.”

---------------

Yine aynı sayfada Hz. Ömer’in şu meşhur sözü yer almış.

“Diyarı Dicle de aşırsa bir kurt koyunu

Gelir Adli İlahi Ömer’den sorar Onu.”

----------------

Yıl 1977

 O yıllarda okuduğum Ordu’da her gün konferanslar, seminerler, yarışmalar, etkinlikler olurdu. Bilhassa Cuma ve Cumartesi akşamları mutlaka bir yerlere gider yapılan konuşmaları dinlerdir. Bu bazen Ülkü Ocakları olur, bazen MTTB, bazen Halk Evleri, bazen Akıncılar bazen İGD…İşin doğrusu imkanım ölçüsünde ben hiç bu tür etkinlikleri kaçırmazdım.

Bu cümleleri yazmamın nedeni aldığım bir not nedeniyledir. 15.11.1977 yılında MTTB Teşkilatında Durmuş Hoca ( soy adını not etmemişim)’nın verdiği konferansında aldığım not şöyle.

BEŞ KAYIP

1. Tarlaya tohum ektim ne zaman yağacak?

2. Karım hamiledir, çocuk erkek mi? Dişi mi? Olacak?

3. Doğduğum yer belli nerede ölecem?

4. Yarın ne iş yapacam? Nelerle karşılaşacağım?

5. Kıyamet ne zaman kopacak?

Bu beş kayıp insanlar tarafından bilinememekte ve bilinemez. İnsanoğlundan bunlar saklanmıştır. Tabi ki bunların çok büyük sebepleri vardır. Tabi ki insanların iyiliği için.

İlgili konferanstan aldığım notlar bunlar. Hemen belirtelim; O günden bugüne yukarıdaki bilgilerle ilgili bir çok kitapta farklı açıklamalar mevcut. Şahsen ben de bu konuda hiçbir bilgi aktaracak değilim. Ben sadece o gün aldığım notları sizlerle paylaşmak niyetindeyim ki, konunun meraklıları bu konu ile ilgili kitapları alarak daha geniş bu konuda bilgi edinme imkânları mevcuttur.

------------

Bu yazı devam edecek olup bundan sonraki sayfada ve bundan sonraki notlarda o günlerde bir İmam Hatipliye okuması için tavsiye edilen kitapları ve okuduğumuz kitapların isimlerini sizlerle paylaşmak niyetindeyim.

Altıncı yazıda buluşmak ümidiyle…

Bekir AKKAYA (APA) 10.03.2009/KARADENİZ DESTAN GAZETESİ

.................... © Bekir Akkaya Blogspot Copyright 1999 ©.............

BİR İMAM HATİPLİNİN NOT DEFTERİ–5 /Bekir AKKAYA

Önceden paylaştığım notlarıma devam etmek istiyorum.

Şimdi sizlerle paylaşmak istediğim notlar 1979 yılında okuduğum Dr.H.H.Bilsel’in Kitabı “Allah Vardır”’dan alınma…

“Allah Vardır” kitabından Kur’an-Kerim’le ilgili aldığım notlar şöyle…

------------

KUR’AN-I KERİM

Kuranı Kerim 114

30 Ocak 2022

ORDU İMAM HATİP LİSESİ HATIRALARIMIZDAN BİR FOTOĞRAF

         1981 yılına ait Ordu İmam Hatip Lisesi Bayan Öğretmenlerimizden Bir grup: Kimler yok ki? Meral KARAKAYA,ilknur POYRAZ, Sebahat KUKUL ,Edibe Aysel YILMAZ , Ayşe ÇOL, Münevver ?, Birsen ?, Canan?, Gülseren ERTAN ve hatırlayamadıklarım.

         Vefat edenlere Allah’tan rahmet , yaşayanlara uzun ömürler diliyorum. Tüm öğretmenlerimizden Allah razı olsun! Ellerinden öpüyorum…

         Bu fotoğraf Ordu İmam Hatip Lisesi Mezunlar ve Mensuplar Derneği (ORİMDER)’in sayfasından alınmıştır. Bekir AKKAYA /30.01.2022 /  https://bekirakkaya.blogspot.com/KUMRU



.................... © Bekir Akkaya Blogspot Copyright 1999 ©.............

ORDU İMAM HATİP LİSESİ HATIRALARIMIZDAN BİR FOTOĞRAF

         1981 yılına ait Ordu İmam Hatip Lisesi Bayan Öğretmenlerimizden Bir grup: Kimler yok ki? Meral KARAKAYA,ilknur POYRAZ, Sebahat KUKUL ,Edibe Aysel YILMAZ , Ayşe ÇOL, Münevver ?, Birsen ?, Canan?, Gülseren ERTAN ve hatırlayamadıklarım.

         Vefat edenlere Allah’tan rahmet , yaşayanlara uzun ömürler diliyorum. Tüm öğretmenlerimizden Allah razı olsun! Ellerinden öpüyorum…

         Bu fotoğraf Ordu İmam Hatip Lisesi Mezunlar ve Mensuplar Derneği (ORİMDER)’in sayfasından alınmıştır. Bekir AKKAYA /30.01.2022 /  https://bekirakkaya.blogspot.com/ KUMRU



.................... © Bekir Akkaya Blogspot Copyright 1999 ©.............

28 Ocak 2022

Ben Adamın Gözünden Tanırım!

         Süreklilik arz eden ilişkileri kendim kurmaya çalışırım. Biriyle dost ya da arkadaş olmayı ya da tanışmayı arzu edersem kendim ölçüp biçerim. Bu noktada çok fazla seçiciyimdir. Acele ile yapılan ilişkiler birçok nedenden dolayı başarıya ulaştırmıyor. Sonuçta ya hayal kırıklığıyla ya da mahcubiyetle noktalanıyor.
            Bu konuda çok fazla ne hayal kırıklığı ne de mahcubiyet yaşadım. Birileri gelerek “ şu adam şöyledir, bu adam böyledir” gibi sözlerle kendi hayal kırıklıklarını ya da kuyruk acısı sonucu oluşan ön yargılarını size dayatmaya çalışsalar da ben bu tür kişilere hiç yüz vermem. Çünkü bu tür insanların ortak özelliği “hiçbir ilişkilerinin sağlam olmadığı” yönünde, bende bir kanaat çoktan oluşmuştur. Bu kanaate ulaşmak ise ya bilgelikten ya da tecrübe denilen kazıklardan oluşmadır… 
            “Oturduğum yerden kalkmam ve kalktığım yere oturmam” sözünü prensip edinen birinin zaman zaman şok davranışlarla karşılaşması yine dostlarımız sayesinde oluşur. Bazı birliktelikler bazı olumsuz durumları da beraberinde getirir. Bu satırların yazarı bunun bilincindedir ve olabilecek duruma hazırdır. “Hoş geldiniz”i de biliriz ağırlamayı da…Neyin nerede yapılacağını da biliriz horlamayı da…Birliktelikte bir dostumuz varsa boynumuz kıldan incedir, bize kabalık yakışmaz. Mahcup etmedik ki, mahcupluk yaşayalım… 
            Karadeniz Haber Postası bildiğim kadarıyla Öz madenlerin öz malıdır. Dolayısıyla burada oluşum Mehmetlerden, Muratlardan ve de Kürşatlardandır. Ve bu birliktelik sağlamdır ve düzeylidir. Bu tür ilişkilerde çok zor kurulan ve az bulunan ilişkilerdir. Günlük yaşantılar sonucu oluşan ya da bir menfaate binaen kurulan beraberliklerle bizim işimiz olmaz. Kimse kimseye yol çizmeye ya da kul yapmaya kalkışmasın… Bu halimizle yelpazemiz çok geniş, kimse de gölge etmeye soyunmasın… Bizler dar mekânların ve kalıplaşmış cümlelerin sözcüsü değiliz… Dolayısıyla günü kurtarmak gibi bir düşüncemizde yoktur… 
            Merhabalar ve selamlaşmalar dost ve arkadaşlık göstergeleri değildir. Alışıla gelmiş bu sözlerden yola çıkılarak sağlam ilişkilerde oluşmaz. Tanıdık simalar için kullanılan bu sözcükler, tanımadık mıntıkalarda hiç kullanılmaz. Aynı sokakta da olsanız bazı tanıdıklar için bile bu sözlere hiç gerek duyulmaz. Eğer bir birliktelikten süreklilik ve sağlam ilişki düşünülüyorsa sabırla beklemek gerekir. Hele de yönlendirmeler sonucu oluşan olumlu veya olumsuz şartlanmışlıkları ortadan kalkmasını beklemek gerekir. 
            Güven vermeyen kişilerde sağlam ilişki kurmakta mümkün değildir. Bu noktada da boş yere enerji tüketmekte anlamsız ve bi o kadar da tehlikelidir. Tehlike nedeni ilişkinizin sağlam olduğunu düşündüğünüz an, en uygunsuz davranış ve en beklenmedik sözün size aynı kişiden söylenmiş olmasından ve en ihtiyaç bulunduğu anda aynı kişinin ortadan kaybolmasındandır. Şok olur, çaresizleşir büyük bir sarsıntı geçirirsiniz. Aslında karşılaştığınız bu durumun tek nedeni sizsinizdir. Genelde suçlanan karşı olsa da bunun bu şekle ya da bu duruma gelme nedeni siz ve suçlu aranacaksa da asıl suçlu kendinizdir. Nedeni ise çok basit…
            İnsan ilişkilerinin bir başlangıcı mevcuttur. Hangi tür ilişki olursa olsun başlangıç ya da ilk göz göze geliş gelecekte olabilecek durumlarla ilgili çok net ip uçları verir. Bunun için illa da kazık yemek ya da hayal kırıklığına uğramak gerekmez. Konuşuyormuş gibi söylemlerin yanında umursamaz davranışlar bir emare oluşturmuyorsa çok yakında kazık yemeniz kaçınılmazdır. 
            Mevcut durumda yerinizin sağlamlığına binaen yapılan iltifatlar, diğer insancık diye düşünülenlere gösterilmiyorsa gelecekte o zavallıcıkların konumuna düşmeniz ya da o şekilde muamele görmeniz kesin bir durumdur.
            Bazı insanlar buz gibidir ve yanına yaklaşanı güneşin yaktığı yerde üşütürler. Uzak durmak gerekir… Bazı insanlar derya gibidir, yüzseniz de sahilinde dursanız da rahatlarsınız. Yaklaşmak gerekir... Bazı insanlar sımsıcak yatak ya da liman gibidir, en fırtınalı anlarda onlara sığınır korunursunuz. Sığınmak gerekir…Bazı insanlar verimsiz toprak ya da meyvesiz ağaç gibidir, verdiğiniz emeği de alıp götürür…Uzaklaşmak gerekir….Bazı insanlar odun gibi, bazıları da bidon gibidir…Bazı insanlar cin gibi, bazıları şeytan gibidir…Bazı insanlar dağ gibi, bazıları çukur gibidir…Bazı insanlar tilki gibi, bazıları koyun gibidir. Fark, fark edilemiyorsa fatura da ağır olacaktır. Tercih bizlere aitse sonuçtan kendimiz sorumluyuz. Bu durumda kimse de suçlu değildir…
 Buluşmak ümidiyle…
Bekir AKKAYA /6 Mayıs 2006/ KARADENİZ HABER POSTASI GAZETESİ

Yayın Tarihi : 6 Mayıs 2006 Cumartesi
.................... © Bekir Akkaya Blogspot Copyright 1999 ©.............

Ben Adamın Gözünden Tanırım!

         Süreklilik arz eden ilişkileri kendim kurmaya çalışırım. Biriyle dost ya da arkadaş olmayı ya da tanışmayı arzu edersem kendim ölçüp biçerim. Bu noktada çok fazla seçiciyimdir. Acele ile yapılan ilişkiler birçok nedenden dolayı başarıya ulaştırmıyor. Sonuçta ya hayal kırıklığıyla ya da mahcubiyetle noktalanıyor.
            Bu konuda çok fazla ne hayal kırıklığı ne de mahcubiyet yaşadım. Birileri gelerek “ şu adam şöyledir, bu adam böyledir” gibi sözlerle kendi hayal kırıklıklarını ya da kuyruk acısı

Tecrübe ve Gözlemlere Dayalı Kocakarı Takvimi


.................... © Bekir Akkaya Blogspot Copyright 1999 ©.............