Bu içerikler Bekir Akkaya tarafından oluşturulmaktadır .İçeriklerin izinsiz ya da kaynak belirtilip link verilmeksizin kopyalanması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu'na göre suçtur.

13 Mayıs 2008

ANASİAD'ın Akşam Yemeğinde Türkiye ve Bölge Ekonomisi Değerlendirildi

Anamur Sanayiciler ve İş adamları Derneği (ANASİAD'ın düzenlemiş olduğu geniş katılımlı akşam yemeği önceki gün akşam Bozyazı Anemorion Otel'de gerçekleşti. Gecenin sürprizi ise Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay'ın telefonla yemeğe katılanlara hitap etmesiydi..

Akşam yemeğine Bozyazı Kaymakamı M. Kamil Sağlam, Anamur Garnizon Komutanı Alb. Cemil Yıldız, Anamur Muz Üreticileri Derneği (MUZ-DER) Başkanı Ecz. Niyazi Sinanoğlu, Anamur Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı Aydın Çelik, Güney Sahil Sanayiciler ve İşadamları Derneği (GÜSSİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Osman Mert, GÜSSİAD Eski Genel Sekreteri Serhat Demiriz, Eski Milletvekilleri Tevfik Diker, Ersoy Bulut, Anamur Belediye Meclis Üyeleri Durmuş Deniz, Naci İnan TÜSİAV Orta Akdeniz Temsilcisi Ali Haydar Kılıç, ANASİAD Yönetim Kurulu Üyeleri Asım Cep, Erol Avşar, İbrahim Ertan, Ecz. Polat Koray Heybeli, Gani Temizkan, Kamil Kaplan, Osman Kahvecioğlu, Mehmet Ayaz ile çok sayıda işadamı ve basın mensupları katıldı.

Akşam yemeğinin başlangıcında bir konuşma yapan ANASİAD Yönetim Kurulu Başkanı Asım Cep yaptığı konuşmada şunları söyledi: "ANASİAD, ülkemizin ekonomik ve sosyal kalkınmasına katkıda bulunmak, bölgesel, sektörel ve Ulusal ekonomik politikaların oluşturulmasını sağlamak, bölgesel ve sektörel kalkınma vizyonları geliştirerek uluslararası entegrasyona ve rekabet gücünün artırılmasına yardımcı olmak, projeler geliştirmek, iş dünyasını ilgilendiren sorunları ve çözüm önerilerini kamuoyuna, yetkili kurumlara duyurmak, özel girişimciliğin yaygınlaşmasına çalışmak, sanayiciler ve işadamlarının sorunlarına sahip çıkarak toplumda ki girişimci nitelikleri geliştirmek amacıyla ben ve 7 arkadaşımın kararıyla kurulmuştur.Burada altını çizerek bir konuya açıklık getirmek isterim: ANASİAD hiçbir kuruluşa alternatif yada rakip değildir..Türkiye İstatistik Kurumu enflasyon rakamını yüzde 9.3 olarak açıklamıştır.Bu arada en çok tüketilen 100 kalem mal ve hizmetten 77'sinin fiyatlarında ise son bir yılda yüzde 261'e varan oranlarda artış yaşanmıştır. Burada şu gerçeği göz ardı edemeyiz. Resmi enflasyon 9.3, ama gerçek enflasyon 49'larda... Size bu konuda çarpıcı bir örnek vermek isterim..:Tarımsal girdiler içinde yer alan gübreye yüzde 76, mazota yüzde 30, elektriğe yüzde 27 zam gelmiştir. Açıkça söylemek gerekirse, Türkiye ekonomisinde işlerin yolunda gitmediği görülmektedir. "Ülkemizde siyasi istikrar olsaydı" demekten kendimi alamıyorum.

Kredi kartına uygulanan faiz, ortalama yüzde 107 civarındadır. Orta gelirli bir ticaret adamının böyle bir faiz yükünün altından kalkması mümkün mü? Ticaret adamlarımız tüm imkanları faizi ödeyebilmek için harcadıkları halde faiz faizi doğurmakta ve anaparayı ödemek mümkün olamamaktadır. Bu durumu "Serbest piyasa, ne yapalım?" diyerek, geçiştirmek mümkün değildir. Serbest piyasanın da kendine has koşulları vardır.

Biraz da İlçemiz Anamur'dan bahsetmek isterim:Anamur olarak ulusal ve uluslararası ortamda, dünyada ender yetişen muz, çilek gibi ürünlere sahibiz. Şimdi, bizler için kendimize güvenli, akıllı ve hesaplı olma zamanıdır. Üretimde, stoklamada, fiyatlamada ve pazarlamada gerçekçi davranarak yöremizi bir refah beldesi haline getirmeyi hedeflemeliyiz. Ben ve temsil ettiğim kuruluş bu konuda üzerimize düşeni istek ve heyecanla yapmaya hazırız.

Anamur'u güzel günler bekliyor. Temennim odur ki, ..bu güzellikte tüm Anamurlular ve Anamur'u sevenler paydaş olsunlar" dedi.

Gecenin ilerleyen saatlerinde toplantıya katılan tüm konuklara sırayla söz hakkı verilerek bölgenin ekonomisi hakkında ki düşüncelerini paylaşmaları sağlandı.

Gecede bir konuşma yapan eski milletvekilleri Ersoy Bulut ve Tevfik Diker, ülkemizin özelleştirme adı altında parsel parsel satılmasından duydukları kaygıları dile getirirken, Anamur ve Bozyazı Kaymakamı M. Kamil Sağlam ise yaptığı konuşmada: Bu tür toplantıların bölge ekonomisi ve kalkınması için önemli olduğunun altını çizdi.Bekir AKKAYA/KUMRU HABER/KUMRU

Bilgi: 0.532.2565040

Kapatılma davası sonunda olacaklar ve olmayacaklar?/Sebahattin Önkibar/Yeniçağ

Ulusalcı-milliyetçi cephenin derin kalemlerinden Sebahattin Önkibar, Kapatma Davasıyla başlayan "DARBE"yle bitecek süreci açık açık madde madde yazdı..
Sebahattin Önkibar/Yeniçağ
Kapatılma davası sonunda olacaklar ve olmayacaklar?
1) AKP’ye açılan kapatılma davası siyasidir.
2) Yüzde 47 oy ile iktidar olan bir partiye dava açılması bireysel bir teşebbüs olamaz.
3) Açılan dava, bir büyük siyaset mühendisliği projenin eylemli ilk adımıdır.
4) Bu proje her hal ve şartta başarıya ulaştırılacaktır.
5) Davanın ardında AKP’nin etki alanının dışında olan devletin tamamı vardır.
6) AKP’ye kapatılma davasının açılacağı ya da operasyon yapılacağı Abdullah Gül’ün Cumhurbaşkanı seçilmesi ile kesinleşmiştir.
7) Cumhurbaşkanlığı makamı cumhuriyeti kuran irade için bayrak gibi önemlidir.
8) Cumhurbaşkanlığına Abdullah Gül’ün seçilmesinin dışında, devlette yapılan ideolojik kadrolaşmalardan yeni İslamcı zengin bir zümrenin yaratılmasına, medyanın ele geçirilmesinden polisin askere karşı alternatif bir silahlı devlet gücü şekline dönüştürülmek istenmesine, Kerkük’ün statüsünün AKP hükümetince önemsenmemesinden ABD’nin dayatması ile K. Irak’da bağımsız bir Kürt devletine razı olunmasına ve de Kıbrıs’taki teslimiyete kadar pek çok neden kapatılma davasının gerçek gerekçeleridir.
9) Türban, laikliği sabote anlamında önemlidir, ancak gerçek fonksiyonu açılan davaya ambalaj olmasıdır.
10) AKP mutlak şekilde kapatılacaktır. Kapatılmama ihtimali binde bir bile değildir.
11) Tayyip Erdoğan dahil 40 kişinin tamamına yakınına siyaset yapma yasağı getirilecektir.
12) Cumhurbaşkanı Abdullah Gül için de yasak kararı çıkacaktır.
13) Çıkacak yasak kararı sonrasında Abdullah Gül’ün Çankaya’da kalıp kalamayacağı tartışmaya açılıp Gül’ün istifa etmesi istenecektir.
14) Kapatılma kararı ile beraber sümen altında tutulan yolsuzluk bombaları bir bir patlatılıp AKP cenahında panik yaratılacaktır.
15) Somut yolsuzluk dosyalarının ifşası ile beraber yargı Tayyip Erdoğan için ardı ardına davalar açacaktır.
16) İşe tam bu süreçte dalgalanacak olan AKP grubundan kopmalar olacak ve yeni siyasi oluşumlar AKP’den kopanların ekseninde şekillendirilecektir.
17) Yasaklar ya da istifalarla Anayasa gereği zorunluluk haline gelecek olan ara seçime işte böylesine dalgalı ve parçalı tablolarla gidilecektir.
18) Bazılarının ileri sürdüğü gibi Tayyip Erdoğan bağımsız milletvekili adayı olamayacaktır. Anayasa Mahkemesi buna set çekecektir. Erdoğan’ın bağımsız adaylığına izin verilmesi kapatılma projesinin ters yüz edilmesi olacağından böyle bir şeyin olma ihtimali yüzde bir bile değildir.
19) AKP’den ilk etapta ANAP ve liberal patentliler ayrılacaktır. Bunu Abdullatif Şener’le irtibatı olan az sayıdaki Milli Görüşçüler izleyecektir. Ardından ılımlılar da bir bir kopacaktır. Erdoğan’ın etrafında Güneydoğu kökenlilerle yakın çevresi kalacaktır.
20) AKP içinden yeni oluşuma doğum için Abdüllatif Şener ve Köksal Toptan’ın dışında Cemil Çiçek, Abdülkadir Aksu ve Ali Çoşkun üçlüsü de ortak olarak zemin yokluyor. Bu üçlüye yine çok ünlü bir AKP’li isim perde gerisinde destek oluyor ve hatta taktik veriyor.
21) Erdoğan’ın muhtemel emanetçisi Ali Babacan ya da Mehmet Ali Şahin olacak.
22) Mahalli seçim sürecinde İstanbul belediyesindeki yolsuzluklar için yayın sağanacağı başlayacak ve bu şekilde Tayyip Erdoğan’ın en büyük kalesi düşürülmeye çalışılacak. Dahası,Tayyip Bey’in emanetçiye teslim edeceği yeni partinin oyları da düşürülmeye çalışılacak.
23) Tayyip Erdoğan efsanesinin tamamen sönmesi için açılacak davalar bağlamında yargı kararı beklenecek. Bu şekilde bir mahkumiyet durumunda Erdoğan tarih olacak.
24) Bir aksilik olur da ters bir süreç şekillenirse (Hiç arzu etmesek de) demokrasi perdesi bir süreliğine inecektir..
NOT: Bunlar temenni değil, bilgiye dayalı analizimizdir.
KAYNAK :1. http://www.habervakti.com/detay.asp?id=50189&kat=Manset
2. http://www.aktifhaber.com/news_detail.php?id=168927
3.http://www.iyibilgi.com/haber.php?haber_id=67204

KİTAP ÇIKINCA KARİZMALAR ÇİZİLECEK!

Ankara Hacettepe Üniversitesi Rektörlüğü Döner Sermaye İşletmesi Emekli Sayman Müdürlerinden Fahrettin Akıcı Üçüncü kitabını Ekim ayında çıkarıyor. Ziyaret için gelmiş olduğu Kumru’da görüştüğümüz Fahrettin Akıcı aşırı Fenerbahçe taraftarlığı ile de tanınıyor.

Fenerbahçe ile ilgili dokuz yıl önce yayınlanmış kitabı da bulunan Fahrettin Akıcı aynı zamanda Karadeniz de Fenerbahçe Derneğinin de ilk kuran bir isim. Bugüne kadar iki kitabı da çıkan Fahrettin Akıcı 1979 yılında Günaydın Gazetesinin Türkiye

Kumrulu” RUMUZLUYA ZİYARETCİLERİMİZDEN TEPKİLER

“BEKİR EFENDİ AĞZINDAN SALYALARIN AKTIĞINI FARK EDEBİLİYORUM.AMA AKMAYA DEVAM ETSİN,SEN BABA ANNENİN SÖZLERİYLE HAREKET ETME BENCE,BABA ANNEN SENİN BABANIDA YANLIŞ SÖYLEMİŞTİ SANA. KENDİNCE,ADAM GİBİ OL...EN AZINDAN HAYATINDA BİR DAKİKA ADAM GİBİ OL.BAŞKALARININ ŞEYLERİNİ ELİNE ALIP GEZME...SELAMLAR.”

*******************
KUMRUTV'DE KÜTÜPHANE HABERİ İÇİN İSE ŞÖYLE YAZILMIŞTI.

“YALAN “KUMRU- ILHAN AĞA NE YAPMAK İSTİYORSUN. 3000 KIİTAPLIK KÜTÜPHANE HA SEN GİTTİN GÖRDÜN MÜ SİYASİ AYAKLI BİR PROJE VE KARŞILIĞINDA DEVLETTEN ALINAN BİNLERCE YÜRO VE YİNE BU PARALAR KARŞILIĞINDA KURULAN 3-5 TANE ANSİKLOPEDİNİN TOPLANDIĞI PROMOSYON KİTAPLARI. KİM KÜTÜPHANE KURMUŞ NEREYE KURULMUŞ, BU KADAR YALAN KARŞILIĞINDA İLGİLİLERDEN SEN NE KADAR FAYALANDIN. KENDİNE GEL GURBAN, KENDİNE EL MALI ÜÇ BEŞ TANE AHMAKLA BİRLİKTE GÖTÜRÜYOR. İNAN BUNLARIN HEPSİ SOYTARI, HATTA SOYTARIDANBDA ÖTE... KİMİN BAŞINI TUTUYORSUN SEN BU KADAR DÜŞEMEZSİN OLMAYAN ŞEYLERİ OLDU GİBİ GÖSTERMEK SANA CİDDEN YAKIŞMIYOR BİZ SİZLERİ SEVİYORUZ LÜTFEN ARTIK KENDİNE GEL, ÜSLÜBUNA GÖRE HAREKET ET...
*********************

YORUMSUZ YAYINLADIĞIMIZ BU MESAJLARA ZİYARETCİLERİMİZDEN GELEN MESAJLARDAN BAZILARI ŞÖYLE:

“ALDIRMA HOCAM” RUMUZLU ZİYARETCİMİZ, “KUMRULU” RUMUZLUYA ŞÖYLE DEDİ:
HOCAM BU TİP İNSANLARI CİDDİ ALMAYA BİLE DEĞMEZ. BU KUMRULU DENEN ŞAHIS KENDİ KİŞİSEL EGOLARINI TATMİN ETMEK İÇİN ONA BUNA SATAŞIYOR. BUNU CİDDİ ALARAK BUNU YÜCELTMİŞ OLURUZ. BU TİPLER MEYVE VEREN AĞACI TAŞLAYAN TİPLER. HİÇBİR FAYDASI OLMAZ BUNLARIN. BUNLAR OT GELİR SAMAN GİDERLER. BENCE BU SAATTEN SONRA BÖYLE SEVİYESİZ YAZI YAZANLARI BU GÜZEL SİTEDE BARINDIRMAMAK LAZIM.
*****************

MURAT HEYİK “KUMRULU ADINDAKİ KİŞİYE ŞÖYLE DEDİ:

erisim erdemli insanlarin mantikli soyleyecek sozu olanlarin basvurdugu bir iletisim araci veya olgusudur.temelinde erdem ve de saygi ile birlikte seviye ihtiva eder.siyasset ve ideolojik tavirlarla sosyal yanilgilar beslenemez,seviyesiz tavir ve davranislar icin mazeret teskil de ettirilemez.gayet muntazam bir sekilde hertur goruse yer verilen bu site tipki snBEKIR Beyin tutumu gibi erdemliolmalı.

Sezaki berk “kumrulu” rumuzluya Şöyle Dedi
Buradan çok uzun zaman görüşemediğim arkadaşlarıma sesleniyorum.Arkadaşlar bu siteyi takip ediyorsanız eğer bu site aracılığı ile veya msn ile görüşelim.Okul arkadaşlığı ile askerlik arkadaşlığı bir başka oluyor insanın rüyaına giriyor o güzel günler.Bu akşam gene Erol takı ve İsmail kıyı kardeşlerimi rüyamda gördüm. selamlarımı gönderiyorum kendilerine. sezaiberk52@hotmail.com s.a
*********************

ABDULLAH SAYGI “KUMRULU” RUMUZLUYA ŞÖYLE DEDİ:

Selam sana kumrulu efendi.Zavallı mahlukat Atarken Uçarken Kaçarken Koşarken çevrene bakarak istikametinde birilerine zarar verirmiyim diye düşünemöeyecek kadar ZAVALLI Mahlıkat.

Öncelikle bu siteye yazı yazıp senin gibilere değer vererek neolduğu kim olduğu belirsizlerin sözüm ona kendini dev aynasında gören türden aydınlar gurubundan olan kardeş.İyi kötü tasvip edilir edilmez size cevap ve konuşma kendini düşünceni ifade etme özgürlüğünü yaşatan Sayın Bekir Hocama sataşıp yapışma yerine Adama cevap diye yorumladığım gibi önce İNSAN=ADAM Ol.

Şuanki konumun dostlara havale senin için yorum yapmaya bile değmez.Senin Benim veya bir başkasının doğrusu bu toplumun bu milletin doğrusu değildir.Zavallı Efendi.Göedüğümüz sıkıntı veya bir anlık görsellikle adrenalimizin yükseldiği dönemlerde parlayıp kendi düşünce ve fikirlerimizin dışında her şeyin yanlış olduğunu ifade eder Haykırır Yazarız Çizeriz Amma velakin sen sadece nara atıyorsun Zavallı Kardeş.

İnSANLIĞINI iNSANLIĞIMIZI KAYBETMEDEN BU DÜNYADA her bireyin hatta ve hatta her canlı cansız mahlukatın hak hukuku var.Bunu hayata geçiemek ise sedece zavallıların nara atarak kendini ifade edenlerin değildir. Bilesin.Bilesinki İnsana Saygı duyan -İnsanlığı yaşatan yaratılanı sev yaratandan ötürü diyebilen bir düşünce ile haraket edebilenindir.Duygusallıkla ifadeleri,hatalı sonuçlar doğuracağını bilen kendi düşüncesi dışındaki fikir ve düşüncelere hor bakan zaten insan olamaz o bir Zavallıdır.yoruma bile değmez be

Hocam Aynen durmak yok yola devam inadına yola devam bu ifadeyi kullanınca sadece bie slogan olarak siyasi fikirle yorum yapılıyor düşüncesine kapılanlar hata yapamakta.her siyasinin dile getirdiği bir kelimeyi ağızdan söyleyen anında bu zavallı gibi sabit fikirli tek gözlikle dünyaya bakanların yapısını gösterir.Aslını bilmeyen kendini sır görenler için yorum ve ifadelerinin altına kendini gizleyenler için böyle bir hizmetede inadına durmak yok yola devam. ABDULLAH SAYGI BURSA 13.05.2008
KÜTÜPHANE HABERİ İLE İLGİLİ YAZILAN MESAJLAR İÇİN : http://www.kumru.tv/haber.asp?haberid=4042

12 Mayıs 2008

Tereyağı Ezberlerini Bozun!

50'li yıllardan beri sanayi ürünü "margarin ve nebati yağ" lobisi, yüzyıllardır kullanılan tereyağını yere sokan haberler yaptırdılar. İşte tüm tabuları yıkan araştırma.
Kanadalı bilim adamları, kalp ve damar hastalıkları başta olmak üzere birçok hastalığa neden olduğu öne sürülen tereyağını temize çıkardı.

Yeni bir araştırmadan elde edilen sonuçlara göre, tereyağı ve sığır eti kalp krizi riskini ve kolesterolü düşürüyor, şeker hastalığı

HAŞMET'LE HASBİHAL.../CEMALETTİN YAKTI/KUMRU TV

Dün Haşmet UZAR aradı.

“Doktor; zamanın var mı, seni şöyle bir dolaştırayım” dedi.

Ne zaman” dedim

“yarın sabah” dedi.

Baktım zamanım müsait, hem de haşmetin bu günlerdeki düşüncelerini de merak ediyorum, biraz dolaşmada yarar var diye düşündüm. Sabahın saat beş buçuğunda aradı. Kalktım, sabahın serinliği geceden hanımın açık bıraktığı pencereden dolmuş içeri. Ortalık aydınlanmış ve kuş sesleriyle dolmuş. Kanaryası bülbülü, sakası, ambar kuşu, serçesi, cırtlık kuşu, kırlangıcı hepsi bir ağızdan melodiler döktürüyorlar. Kırlangıçlar çok yetenekli Pilotlar gibi çamurlanmış su birikintisinin kenarına dalışlar yapıyorlar. Bir kısmı da çamurluğun kenarında ha bire gagalarıyla çamur alıp havalanıyorlar. Hayret ediyorum. Kırlangıçlar yere konmaz diye kalıp bir düşünce var aklımda. Ama konuyorlar işte. “Beynime böyle bir şey

DUYARLI OLMAYA VARMISINIZ/İSMET KAYMAK

Tarihi eserleriyle tanıdığınız İstanbulda neler oluyor.İstanbul İstanbul olalı böyle duruma düşmemiştir.Her şeyin azalmaya başladığını görüyor gibiyim.Bu sadeceİstanbul’da mı? Hayır;Cennet vatanımızın bir çok şehirlerinde bunu hissetmek ve görmek mümkündür.Biraz gerilere gittiğimizde Osmanlı dönemindeki bir yaşantı dan örnekler verecek olursak; Bir tücçar yada bakkal sabahleyin siftahını yaptığında ikinci müşteri,3.cü müşteri ihtiyacını aldığında,şu komşu bakkalım siftahını yapmadı.Git ihtiyacını ondan al.Dediği günler geride kaldı.Sabahleyin camiye namaza gelmeyen bir kişi için ,niçin gelmedi .Acaba hastamı oldu.Bir sıkıntısı mı var.Diye merak edilip,ziyaretine gidildiğini biliyorsunuz.

Bu gün bunların bir önemi varmı diyenleriniz olacak mı?İster olsun ,ister olmasın.Bir çok ünlülerin yaşadığı ve gittiği bir memleket ne hale gelmiş.O ünlüler hakkında neler yazıldı.Neler bırakıp gittiler.Biz bunlara ne kadar sahiplendik.Onların çizgisinden gidebiliyormuyuz.Duyarlılığımız yada sosyal ilişkilerimiz bu gün ne durumdadır.Bu gün bize ne oldu.Ne

ANNEM(ŞİİR)-İSMET KAYMAK

Canından bir barçanım senin
Aldığında kucağına beni
Nurluğunu hissederim
Isınırım sıcaklığına
Ne mecal kalır dizlerimde ne derman
Anlayamadım hiçbir zaman seni
Nasıl bir sevgi idi seninki
Ne söylerdin ne susardın
Ellerime dokunduğunda hissederim
Marifetini beni nasıl sevdiğini
Her an senden uzaklaştığımda
Hissederim o kalbindeki boşluğunu
Arardım aranırdım ama ne çare
Sen olmadan olmaz işte

BAZI GÜNLER UYGUN DEĞİLDİR/[grupgercekhayat] -GÖKHAN ÖZCAN

bazı günler uygun değildir aslında
günlerin demini alamadığı zamanlar vardır.
güneş doğar gece karanlık perdesini çekmeyi unutur şehrin üstünden.
günaydınlar , bir başka güne ertelenir.
insanların neşeli sesleri akşama kadar dolduramazlar caddeleri.
böyle günler uygun değildir aslında başlamaya.
ama başlarız.

............ ...

günlerin neredeyse hiç yürümediği zamanlar vardır
bir ağustos sıcağının her yeri kaplayıp kurutması gibi durur hayatın akıntısı.
sadece , bir ağustos böceğinin sesini işitiriz , uzaktan , belli belirsiz.
devranın döndüğünü unutmamak için ,