Nasreddin Hoca bir gün ev yaptırmaya karar verir. Hemen uygun bir yere temel eştirir.Yalnız bu arada, gelip geçenlerin her biri kendince bir şeyler söyler…
-Yahu Hoca! Kapısını şuradan aç… Pencerelerin eni boyu şu kadar olsun… Bacaları oralara koy… Mutfağı şuraya yerleştir… Banyo ve tuvalet şuraya uygun düşer…
Bu “görüş bildirme” işi günlerce devam eder…
Hoca bu yüzden, bir türlü eve başlayamaz. Ama canı iyice sıkılır.
Bu işin yazı var kışı var, ustası var hastası var… Ne olacaksa, bir an önce olmalı…
Bir gün ilân vererek bütün konu komşuyu toplar ve şöyle bir açıklama yapar:
-Komşular! Haberiniz olsun, eve başlıyorum. Şimdi kim ne diyecekse desin!
Hoca burada ne yapıyor?
Aslında bir iş yaparken plânı ve projesi var. Başkalarını dikkate de alıyor. Biliyor ki, akıl akıldan üstündür…
Fakat bu yöntemi uygularken,
(1).jpg)
(1).jpg)
(1).jpg)
(1).jpg)
(1).jpg)
(1).jpg)
