Bu içerikler Bekir Akkaya tarafından oluşturulmaktadır .İçeriklerin izinsiz ya da kaynak belirtilip link verilmeksizin kopyalanması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu'na göre suçtur.

25 Nisan 2007

ASIRLIK BABAM /İsmet KAYMAK

İsmet Kaymak Babasını anlatıyor.22,04,2007 Pazar günü büyük bir cemaat le(899)birlikte cenaze namazı kılınarak ;yasinlerle,dualarla toprağa verilen babamıza Allahtan rahmetler diliyoruz.Cenaze törenine gelen dost ve akrabalardan da Allah razı olsun.Acımızı birlikte paylaştılar.Haklarını helal ettiler.101 yaşında vefat eden Ali KAYMAK babam bir evin tek oğluymuş.Büyük annem gözü gibi bakmış ona ve genç yaşta evlendirmiştir.İlk hanımından üç kız çocuğu olmuş,daha sonra ikinci evliliğini yapmış ve bir oğlu olmuştur.Bu arada iş çok aş çok diye benim Zeynep annemle evlenmiştir.Bir zaman sonra ikinci hanımı vefat etmiş.dördüncü evliliğini yaparak,üç hanımı ile yıllarca birlikte
huzur içinde yaşamıştır.Babamın hanımları arasında bir kavga ,bir gürültü yada dargınlık ,kırgınlık olduğunu ben duymadım.Eşlerinin hepsi çok sadık ve de çok vefakarlarmış.Şu an hayatta 18 çocuğu vardır .Çocukların kimisi Başkent Ankara da ,İstanbulda , İzmirde ve Samsunda yaşamlarını sürdürmektedirler.18 evlatlarının hepside cenaze ye gelmişlerdir.386 torunu olan asırlık babamın,tüm torunları cenazeye gelememişlerdir.Ama canları sağolsun.Ömürleri uzun olsun.Babam bizlere bazen hayatından kesitler anlatıyordu.Mesela: Askerliğini Jandarma olarak Bodrum da yaptığı zaman, yedi yunan bizim kara sularına girdiğini görmüşler.Onları yakalamışlar.Kendi kayık yada deniz botlarına almışlar.Aralarında konuşurlarken,babam tüfeği onlara çevirerek ne konuşuyorsunuz.Diyerek ellerini bağlamışlar.doğruca karakola getirmişler.ifadelerini almışlar.Bir daha bizim karasularına girmeyeceksiniz diyerek serbest bırakmışlardır.Bu olayı heyecanla anlatıyordu ki ,bizide heyecanladırıyordu.İki seferde seferberlik görevine giden babam hayatı dolu dolu yaşamıştır.Kumruda kasabcılıkta yapmış,daha sonra tecir yani hayvan ürünlerinin alım satımınıda Niksar ,Tokat ve Fatsaya kadar götürerek yaşantısını idame ettirmiştir. Yaylalarda ,bol oksijenli yerlerde kendisine iyi bakarak bu yaşa kadar geldim.Derdi .Her gün sabah namazından önce kalkarak çorbasını içermiş.Alkol,sigara asla almamış.Yaşadığı müddet içinde asla bir vakit namazının kalmadığını söylerdi.İki binek atı vardı.Ormana oduna gittiğinde odun mu getirecek atın birine odunu yükler,diğerine binerek gelirdi.Yani kendisini asla dünya malı için incitmemiş.Keyfine bakmıştır.Dünya malı dünyada kalır deyip te boş da durmamıştır.Yıllarca eski elbise dediğimiz,bit pazarında satılan giyim eşyası alış verişi yaparak fakir –fukaraya ucuz olan eski ,yeni giyecek leri pazarda sergi açarak satışını yapmıştır.Hatta ölmeden iki gün öncesi yani Kumrumuzun haftası olan Çarşamba günü son sergisini açarak,bazı eski dostlarına bu benim son hafta alış verişim olabilir diye söylediğini duyanlar bizlere başsağlığına gelen dostlar söylediler.yüz bir yaşında ,bir ayağı çukurda ,Mücadele veriyor pazarda ,Olacak şeymi ?diyenleriniz olabilir.Mücadeleyi asla bırakmıyor.Hatta bu yıl hacca gitmek için Kumru Müftülüğüne müracaat ediyor.Annemle birlikte kayıt yaptırıyor.Düşüne biliyor musunuz aziz dostlar.Hayat devam ettiği müddetce mücadeleye devam çekiyordu.Benim babam ben küçükken ölmüş.Onu ben tanımıyorum derdi.Ama siz şanslısınız.Babanız yanınızda derdi.Şunu da asla unutmam.Bir hocadan vaaz ederken duymuş bana anlattı.Gerci bende okumuştum o hadisi şöyle diyordu.Hadisi şerifte:Peygamberimiz ;burnu yere süürnsün,burnu yere sürünsün,burnu yere sürünsün .Kimin ya resulüllah dediklerinde”Ana –babasından birinin veya her ikisinin ihtiyarlık haline yetişip de cennete giremeyen kimsenin”bu sözden şunu anladımAna babaya sevgi göstermenin hürmet etmek ve iyilikte bulunmak ulvi bir görev olduğunu bilmeliyiz.Evlatları için bütün varlığını feda edebilen bir ana ve babanın şevkat ve sabırla dolu kalbindeki sevgi ve inceliği anlayamayıp,onlara saygısızlık etmek kadar büyük bir kabalık ve nankörlük olmaz.Her zaman saygıyı ve sevgiyi elden bırakmamak lazımdır.Büyüklere saygı ,küçüklere sevgi sözlerde kalmamalıdır.Hayatımızda onu tatbik ederek yaşamalıdır.Uygulanmalıdır.Hayat o zaman güzelleşecektir.İnsanlar hep mutlu olacaklardır.Hayat devam ediyor.Anne ve babalara çucuklarına sevgiyi işlemelerini ve sevdiklerini mutlaka önemle söylemelerini,Ayrıca gençlere,bay ve bayanlara anne ve babalarını üzmemelerini tavsiyelerimle…Tüm ölenlere Cenab_ı Allahtan Rahmetler diliyorum.Hayatta kalanlara da sağlıklı,mutlu ve hayırlı ömürler diliyorum.Hoşca kalın kıymetli dostlar.25,04,2007 İsmet Kaymak

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Sayfamızda yazmak ve paylaşmak isteyeler
kumruhaber@gmail.com bildirebilir...