Bu içerikler Bekir Akkaya tarafından oluşturulmaktadır .İçeriklerin izinsiz ya da kaynak belirtilip link verilmeksizin kopyalanması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu'na göre suçtur.

22 Haziran 2019

“Yol Vermedi” Yalanına Heyelan Cevap Verdi /Bekir AKKAYA

Sizleri 2016 yılının 15 Temmuz’dan on gün sonrasına götürmek istiyorum. Yani 25 Temmuz 2016 tarihine. O gün Fizme Karapınar Mahallesinde bulunan evimde şimdi vefat eden hasta annemle kız kardeşimin suyu, yol genişletme bahanesi ile kesilmiş, borular sökülüp atılmıştı. Fizme Karapınar Mahallesinden Keşlik ve Kurtuluş istikametinden İslamdağ’a kadar 13 km’lik yolu Ordu Büyükşehir Belediyesi’nden ihale neticesinde Cengizler isimli firma almış ve o gün dokuz metre genişlikte  asfalt döküleceği söylenerek “viraj” dediğimiz yerden çalışmalar başlatılmıştı.
            Kendi tapulu arazimden kendimin çabaları ile kesilen suyumu komşum Hayri Deniz’le tamir etmiş ve şirketin şefi diye tanıtılan kişiye de suyumun tekrar kesilmemesi için ricada bulunmuştum. Ve yine Fizme’nin eski muhtarından daha dikkatli olunmasını talep etmiştim. OSKİ’nin Kumru’daki görevlilerine dahi durumu intikal ettirmiş, yardım talep etmiştim. Bütün taleplerime rağmen Şirket yetkilisi diye tanıtılan şef benim sözlerimi önemsemeyerek defalarca suyumu ve aldığım boruları kırdırmış, suyumu kesmiş ve beni fazlasıyla zarara uğratmıştı.
            Bunun üzerine uzun bir dilekçe ile durumu Ordu Büyükşehir Belediyesine şikayette bulunmuştum. Tekrar suyumun kesilmesi üzerine şef denilen kişiye tekraren durumu iletmek üzere yanına gittiğimde büyük tepki ile karşılaşmıştım.
           
Daha da öte, Şef denilen zat “Yol çalışmalarımıza mani oluyor, araçların önüne yatıyor ve kendisi de “FETÖCÜ” diye Kumru Jandarma Karakoluna şikayette bulunmuştu. Kumru Jandarma Karakolunda ifadem alındıktan iki gün sonra köye çıktığımda Şef denilen kişiye kendi arazimi göstererek “ Burası benim tapulu arazim. Buradan bir dal kesildiğinde şirketi mahkemeye vereceğim” diyerek yanından ayrılmıştım.
            Bu yaşadığım durumlardan bir gün sonra tekrar aday gösterilmeyen dönemin Kumru Belediye Başkanı Murat Hatipoğlu beni telefonda arayarak “yol genişletme çalışmalarına engel olduğumu” iddia ederek “bundan sonra Kumru’da görev yapmama mani olacağını”, “ kendisini büyükşehire neden şikayet ettiğimi”, “yol kenarında bulunan tüm ağaçları yıkacağını”, “senin gibi öğretmenin Kumru’da yeri olamıyacağını”, “zorla da olsa yolu genişleteceğini” söylemişti.
            Dönemin belediye başkanı Murat Hatipoğlu’nun tüm baskılarına  rağmen yol genişletme çalışmaları bizim araziye gelince genişletme çalışması Ulucak Ormanı’na geçmişti
            Adımız çıktı yol vermeyen öğretmene.
            Peki, bu yalanı kim çıkardı?
            Kumpasçı dönemin Belediye Başkanı Murat Hatipoğlu ile Dönemin Fizme Muhtarı.
           
Defalarca yola kiralık mühendisler getirdiler. Defalarca belediyeden görevliler geldi gitti. Her ölçümde daha önceden kendi tarlamızda verdiğimiz yolun genişliği dokuz metreden fazla olduğu görüldü. Ne yapsalar hiçbir ağacımızı kesemediler, hiçbir fındığı sökemediler. Geldiler gittiler görevliler. Hatta ilginç yol yapıldı, asfalt döküldü ve geldiler gittiler. İlahi bir durum olmasa da seçim olmadan başkan da gitti, muhtar da gitti, şefte. Bizim tarla yerinde durdu, ağaçlar da fındıklar da. Ama Kumru Belediye Başkanlığının resmi sayfasına yazdıkları yalan ve iftira içerikli yazılarla, kumpasçı başkanın talimatı ile küfür, hakaret, tehdit dolu yorumlarla sürgün ettirdiler…
            Bizim tarla yerinde, bizim fındıklar da. Şimdi ben de Kumru ve Fizmedeyim. Ama onlar gittiler ve gidiciydiler ve gittiler. Ve ben geçenlerde kendi elimle diktiğim 50 kadar kavak ağacını kendim kestim ama sökmedim ve kökü yerde kaldı. Ama onlar sökemediler ve ben kestim. Onlar yol diye yolun kenarındaki tüm ağaçları ve fındık ocaklarını kökünden söktüler.  Dokuz metre genişlikte asfalt dökülecek diye yolun kenarlarındaki tüm ağaçları söktüler. Yolu genişleteceğiz numarası ile var olan altı metre genişliğinde yola asfalt döktüler. 100 yıllık ağaçları kökünden söktüler ve toprağı çırılçıplak bıraktılar. Dokuz metre genişlikte asfalt dökeceğiz dedikleri yere ALTI METRE genişlikte asfalt döktüler ama yolu 13 metre genişlettiler ve tüm ağaçları ve fındıkları kökünden ettiler.
          
  Yalan dolan ve iftira ile beni sürgün ettirdiler. Kumpasçı başı ve avanesi gitti ve gidiyor. Ve gidecekler de…
            Bugün yine ben köyde ve Kumru’dayım.
            Benim yol vermediğim söyledikleri yolun genişliği de aynen altı metre genişliğinde asfalt. Yol vermedi diyenler bu yoldan gelip geçiyor. Hatta bana küfredenler de.  Bana küfrettirdikleri cücükler daha dünyada yokken tarlamızdan dokuz metre yolu rahmetlik babam vermiş ve sevincinden de rahmetli annem üç gün oruç tutmuştu.
            Kumpasçı dönemin başkanının talimatı ile bana küfredenlerin evlerin önleri bugün çöpten ve b…tan geçilmezken 1968 yılından bu yana şükrolsun hiçbir tarlamız yok ki yol geçmesin…Bana yol vermedi diyenlerin kapılarında oturmaya yer bulunamıyor.   
            Yalancılar ve iftiracılar gitti ve gidiyorlar zaten. İlahi adalet bana göre tam da bu. Peki yalanı, iftirayı, kumpası, küfür ve hakareti;  toprak, ağaç, fındık bahçesi, su ve yol sever mi? İşte bundan sonra yol vermedi diyenler kestikleri ağaçların hesabını yakın zamanda fazlası ile vereceklerdir ve vermeye başladılar bile.
           
Evet sıra toprağın ve arazinin tepkisinde. Toprak ve su benden de tepkili çıktı. Yüz yıllık ağaçları kesip toprağı çırılçıplak bırakırsanız “Heyelan” denilen arazinin tepkisi dokuz metre genişlikte asfalt deyip altı metre döktüğünüz asfaltın tepesine biner işte. Ve binecekte. Göreceksiniz,  yakın bir zamanda ağaçları yıkılıp yıkılıp yaptığınız taş duvarlar sizin yolunuzun tepesine binecek. Duvar yapmadığınız o çırıl çıplak bıraktığınız yerler göçecek ve dokuz metre deyip te altı metre yaptığınız asfaltın üstüne heyelan olarak çökecektir. Bu heyelanlar “Yol vermedi” yalanınıza cevaptır.
            Kurtuluş Muhtarlığı birkaç fotoğrafla birlikte  bugün şöyle yazmış sosyal medya hesabına “Yaymur nedeni ile asfaltın altı oyuldu nedeni ve kanalı yapılmaması yetkililere defalarca söylememize rağmen malesef durum bu yapılan hizmete yazik uzuluyorum. Sinasi Dursun Kurtuluş Muhtarlığı”
            Bende cevap olarak şöyle bir yorumda bulundum. “Devrik başkanınızın eseri...9 metre idi neden 6 metre genişlikte yapıldı. Yıkılan ağaçlar ve sökülen ağaçlar ve fındıklar işin çabası. Yakında heyelandan geçecek yol bile bulamıyacaksınız...Yol vermedi yalanınız bir bir dökülüyor...Satılan topraklar ve alınan cukkalar...Gözlüklü şefinizi arayınız. Hatipoğlu yalnız değildi yalancılarınızla eylem yapın...Öyle mutluyum ki meclis üyesi olmuş gibi...Bekir AKKAYA
           
İşte böyle değerli dostlar. Kumru’da yağmur dur durak bilmeden yağıyor. Durum öyle gözüküyor ki, “Yol vermedi” yalanına inanıp bana küfredenler benim verdiğim yoldan ayakları çamura değmeden geçecekler. Gitsinler gelsinler ama benim verdiğim yola gelirken ayaklarını yıkasınlar da gelsinler. Hele de yol mol diye sızlanmasınlar…Kendi topraklarını bile para ile satın alanlar dönüp o günleri düşünsünler de gelip benim ta 70’lerde verdiğim yola bakıp utansınlar…
            Şimdi sizlere bugün çektiğim “HEYELANIN” yalancılara benim adıma verdiği cevap fotoğraflarını sunuyorum.
            Hoşça kalın efendim.

            Bekir AKKAYA /İYAD/23.06.2019/KUMRU HABER/KUMRU
****
BENİ "YOL VERMEDİ" DİYE YALAN ÜRETENLERİN İDDİA ETTİĞİ YOLUN GÖRÜNTÜSÜ. KUMPASÇIYA, SÖVENLERE, KÜFREDENLER VE YANCILARINA KAPAK OLSUN...İŞTE BENİM TARLADAN GEÇEN YOLUN RESİMLERİ. BEN ÖLÇTÜM , YOL AÇTIKLARINI SÖYLEDİKLERİ YOL KADAR AYNEN 6 METRE GENİŞLİĞİNDE BUGÜN ÇEKİLDİ...BUYURUN VE RESİMLERİ BÜYÜTÜN DE BAKIN...


ŞİMDİ DE SİZLERE  13 METRE GENİŞLİKTE YOL AÇIP  9 METRE GENİŞLİKTE ASFALT DÖKECEKLERİNİ İDDİA EDİP YİNE BENİM TARLADAN GEÇEN YOL KADAR 6 METRE GENİŞLİKTE ASFALT DÖKÜLEN AMA YOL KENARLARINDAKİ AĞAÇLARI, FINDIK OCAKLARINI SÖKÜP HEYELANA DAVETİYE ÇIKARILAN YOLLARIN BUGÜNKÜ DURUMU...

















****** ©© Bekir Akkaya Blogspot Copyright 1999 ©©****** ---------------------- - Tüm metin, resim ve içeriğin hakları https://bekirakkaya.blogspot.com.tr/ (BEKİR AKKAYA)'ya aittir. 5846 Sayılı Kanuna rağmen çalınan her türlü içeriğin hukuki ve cezai sorumluluğu çalanın kendilerine aittir.-

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Sayfamızda yazmak ve paylaşmak isteyeler
kumruhaber@gmail.com bildirebilir...