ABD, İran’ın
hatta bölgenin en önemli cesur, bilge adamını, beynini vurdu. İran, Kasım
Süleyman ile bir çok işini hal yoluna koyuyor , ülke çıkarlarını onun aracılığı
ile dizayn ediyordu. Bu durum da Amerika, İsrail, İngiliz’den oluşan Şeytan
İttifakının işine gelmiyordu. Süleymani , benim İçin oldukça önemli ve cesur
bir Müslüman’dı… Allah rahmet eylesin. Bizim Sünni kesimden marjinal
sesler Kasım Süleymani’yi Amerikan ağzıyla linç ederek onun hunharca katledilmesini sevinçle karşıladı. Hatta bayram etti. Adamı tanımadan, neler yaptığını hiç bilmeden, Şiiliğini öne çıkararak dar düşünce kalıplarıyla fotoğrafın büyük kısmına bakmadan mezhepçilik oyununa bir kez daha geldiler. Yani İslam’ı İslam’la yok etme projesinin alt yapısına bilinçsizde olsa su taşımaya devam ettiler.
sesler Kasım Süleymani’yi Amerikan ağzıyla linç ederek onun hunharca katledilmesini sevinçle karşıladı. Hatta bayram etti. Adamı tanımadan, neler yaptığını hiç bilmeden, Şiiliğini öne çıkararak dar düşünce kalıplarıyla fotoğrafın büyük kısmına bakmadan mezhepçilik oyununa bir kez daha geldiler. Yani İslam’ı İslam’la yok etme projesinin alt yapısına bilinçsizde olsa su taşımaya devam ettiler.
Bir: Oysaki
merhum Kasım Süleymani, Bosna- Sırp haçlı savaşına bizzat katılarak Merhum
Aliye İzzetbeğoviç’in fiili olarak yanında yer almış, Bosnalı gençleri Eğit -
Donat projesiyle direnişin zaferle sonuçlanmasına neden olmuştu. Kasım Süleymani,
Bosna’da fiili olarak hem silah yardımında bulunmuş, hem de Bosnalı gençleri
eğiterek Avrupa’nın ortasında Müslüman bir ülkenin yok olmasını önleyenler
arasında önemli bir yer edinmişti. . Kaldı ki Bosnalılar, yani Boşnaklar Sünni,
Kasım Bosna destanı’nın önemli isimlerinden Şii’ydi
İKİ: Aynı
Kasım Süleymani, Mısır’da yine İhvan-ı Müslimin saflarında yer alarak Merhum
Şehit Lider, Muhammed Mursi için canla başla mücadele etmiş, hem fiili hem de
maddi desteklerde
bulunarak önemli organizasyonlara imza atmıştı. Hatta;
Mursi’nin cezaevinden kaçırılmasına Hamas ve Hizbullah direnişçilerine yardımcı
olması dikkat çekmişti. Rahmetli Mursi’nin Mısır’da yargılanmasının
nedenlerinden biri de İran Devrim Muhafızları ile işbirliği içerisinde
olmasından dır. Sisi, Mursi’yi; Kasım Süleyman’la yan yana, işbirliği
içerisinde olmasından dolayı kendi kamuoyu önünde sıkıştırıyordu. Özetle: Şehid
Mursi’nin yargılanma nedenlerinden bir maddesi Kasım Sülayman’dı. Hal böyleyken
Kasım, Şii … İhvan-ı Müslümin ve Mursi Sünni idi.
ÜÇ: 15
Temmuz hain darbe girişiminde Kasım Süleyman yine sahnedeydi, hain darbe
girişiminin püskürtülmesinde Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın uyarılması, korunması,
istihbarat girişimleri, aklınıza ne gelirse her türlü olayın içerisinde aktif
rol alarak önemli bir mesafe kat edilmesine neden olmuştu. Darbe
savuşturulmuştu. Merhum Kasım Süleymani , o süreçte bir çok insan inlerine
saklanırken o adam gereken her şeyi yapmıştı. O gece Dışişleri Bakanı Mevlüt
Çavuşoğlu, gece boyu İranlı mevkidaşı ile 6- 7 defa görüştüğünü kendisi
açıklamıştı. Nitekim darbe girişimini ilk kınayan, Türkiye’nin seçilmiş
hükümetinin yanında olduğunu söyleyen ve de gereken neyse yapabileceklerini
ifade eden ilk ve tek ülke İran’dı. Hatta Kasım Süleymani komutasındaki İran
Devrim Muhafızları’nın sınırda teyakkuz halinde olduğu bile söylenir. Bu durumu
bence Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan çok iyi bilmekte lakin uluslararası
konjonktür gereği belki açıklamamaktadır. CNN Türk’te Ahmet Hakan’ın
programında sayın Cumhurbaşkanı bana göre satır aralarında mesajını vermiştir. Nitekim
Türkiye Sünni bir devlet, Sayın Recep Tayyip Erdoğan’da Sünni’dir.
DÖRT: Kasım
Süleyman tüm Müslümanların yıllardır kin güttüğü ama bir türlü başaramadığı
İsrail’e yenilgiyi tattırarak haddini bildiren Hasan Nasrallah’ın en yakın
arkadaşıdır. Lübnan- İsrail 33 ler savaşında Hizbullah Lideri Hasan Nasrallah
ile birlikte İsrail’i perişan etmiş yüzlerce Müslüman’ı esir kamplarından
kurtarmış ve yine 500’e yakın İsrail Askerinin ölmesini sağlayarak İslam
Coğrafyasının yalnız olmadığının mührünü bu büyük cihatta vurmuştur. Kasım
Süleymani ömrünü Filistin davasına adamış, Filistin’in her karış toprağında
alın teri olan bir kahramandı. Ona sorduklarında; İsrail’in yeri- toprağı
neresidir dendiğinde ‘’ Filistin’de İsrail’in bir karış toprağı yeri yoktur,
İsrail’in yeri cehennemin dibidir’’ diyerek her platformda haykırmıştı. Merhum
Kasım Süleymani’nin bu durumunu en iyi ve yakından bilen isim ise Hamas Lideri,
İsmail Haniyye’dir. Haniyye, Tahranda cenazeye katılarak ’’Kasım Süleymani
Filistin- Kudüs Şehididir diyerek hüngür hüngür ağlamıştır. Nitekim Filistin
Sünni, Nasrallah ve Kasım Süleymani Şii’dir.
Kasım
Süleymani, bir görev ve misyon adamıydı. İslam Coğrafyası’nın her bir yerinde
onun izlerini görmek mümkün. Afrika’sından Asya’ya, Ortadoğu’dan Avrupa’ya,
Uzakdoğu’ya her nerede bir Müslüman zulme uğramışsa, Kasım Süleyman o bölgeye
görevli olarak gitmişti. Amerika ve İsrail’in korkulu rüyası olan Kasım’ın
öldürülmesi , şeytanları mutlu ederken mezhepçiliğe sığınarak aynı mutluluğu
paylaşan bizdeki zavallılara ne oluyor.
Oturdukları
yerden nutuk atarak ahkam kesip hayatlarında hamaset yapmaktan başka bir iş
yapamayan, insanları, Müslümanları fırkalara ayırarak kendi konumu ve
kasalarını doldurarak yumuşak koltuk ve malikanelerinde yatanlar, Kasım
Süleyman’ı anlayamazlar. Batı Emperyalizminin servi s ettiği birkaç fotoğraf ve
yayınla İsrail, ABD ve İngiliz’in Mezhep ayrıştırması ve çatışmasının alt
yapısına destek olanlar ne yapmak istiyorlar. Mezhebiniz, Meşrebiniz sizin
olsun. İslam’ı İslam’la yok eden Emperyalizmin değirmenine su taşımayı
bırakmazsanız yarın taşıdığınız o su, sel olur sizi de o rahat yataklarınızda
malikanelerinizde boğarak helak eder.
Farkında
değil misiniz? Bu gün Amerika, İsrail Ve İngiltere bizlerden daha çok Mezhepçidir.
Hatta Mezphepçiliği bile elimizden almışlar. Onlar; bizlerden çok daha Sünni,
Şii, Vahhabi, Dürzi, Alevi ve Nusayri’dir.
Öyle
acınacak durumdayız ki; Bölgemizde kendi meşrep ve mezhebimizden olmayan
birilerinin başına bir iş gelse tıpkı Batılılar gibi zil çalıp oynuyoruz. Öyle
vahim durumdayız ki; Cihat alanımız Küfür diyarları yerine kendi din
kardeşlerimiz oldu. Küfür ehlinden çok kendi kardeşlerimizin yok olması için
adeta çaba sarf ediyoruz. Maalesef bizi bu noktaya getirdiler ve başardılar.
Başardılar …
Koca İslam Coğrafyasını Sünnistan, Şiistan, Nusayristan, Kürdistan,Vahhabi ya
da Selefistan diye bölüp pörçük parçaladılar. Neydi plan; Böl, Parçala Yut …
Sağlamasına bakalım; Suriye, Irak, Libya, Sudan, Yemen, Afrika ve diğerleri…
Devlet aklı
asla sizin gibi düşünmüyor. Sayın Tayyip Erdoğan, Tahran’ın göbeğinde
Ayetullah’ların gözlerine bakarak ben ne Sünni ne de Şii’yim ben Müslüman’ım
demiş, büyük mesajı vermişti. O günlerde bizim marjinaller yine ayaklanmıştı.
Elbette sayın Cumhurbaşkanının sözleri mezhepsizlik değildir. Elbette hepimizin
mezhebi vardır. Sorun Mezhepçiliktir. Keza Erbakan hocamız da; ‘’seni
iktidardan indiririz’’ diye tehdit eden ABD’ye karşı çıkmış hükümetini
kaybetmesi pahasına onurlu bir duruş sergilemişti. Neydi tehdit? ‘’ İran’a
gitmeyeceksin, İran’la ticaret yapmayacaksın’’... Rahmetli Hoca ilk ziyaretini
İran’a, ticaret hacmini ise zirveye çıkararak mesajını vermişti.
Bu bölgede 2 ciddi devlet olduğu herkes
tarafından bilinmektedir. İstisnalar hariç diğer İslam ülkeleri uşak
pozisyonunda devletçiklerdir. İran ve Türkiye kim ne derse desin Emperyalizme (
Amerika İsrail ve İngiltere ) şeytanına karşı direnen 1000-3 bin yıllık
geleneği olan 2 devlettir. İşte bizim zavallıların çözemediği konu budur. 500
yıldır ciddi manada 1 tek sorunumuzun bile olmadığı en iyi ticaret yaptığımız,
yan yana kardeşçe yaşadığımız dünya platformunda sürekli birbirimize destek
verdiğimiz İran’la bizi birbirimize düşürmek şeytan ittifakının planıdır. Bunu
başaramayan şeytan İttifakı çıldırma noktasına gelmiş, son hamleyi
Mezhepçilikle yani Sünni - Şii çatışması çıkarmakla denemeye başlanmıştır. İşte
her iki devletin aklı bu tezgaha gelmemektir. Ama maalesef taşeronlar eliyle bu
vahim plan sürekli ısıtılmaktadır. Ama devlet aklı asla bu oyuna gelmeyecektir.
Çünkü her iki ülkenin de devlet vizyonu, planları çok iyi bilmektedir. Bir de:
ABD için Sünni kanı muteber olsaydı bölgemizde milyonları aşan suni kanını
dökmez özellikle 70 yıldır Filistinlilerin kanlarını içen Siyonist İsrail'i her
daim arkalamazlardı. Ayrıca , mümkünse şunu da unutmayalım: FETÖ elebaşı
Fetullah Gülen , ‘Ahirette Cennet'e giden yol İran'ın içinden geçse oraya
gitmem’ derken, aynı kulvarda koştuğunuzun farkında olun.
Son söz:
Kasım Süleymani üzerinden ayrıştırma projesi için Batı ile aynı cenahta
koşuyorsunuz… Bırakın bu işleri… Fotoğrafın büyüğüne bakın … İslam’la İslam’ı
yok eden projeye zemin hazırlamayın. Emperyalist algılara savrulmayın. Aksi
takdirde hepimiz helak oluruz
CEMİL ÖĞÜTCÜ
06/ 01/2020
******
©© Bekir Akkaya Blogspot Copyright 1999 ©©******
----------------------
- Tüm metin, resim ve içeriğin hakları https://bekirakkaya.blogspot.com.tr/ (BEKİR AKKAYA)'ya aittir. 5846 Sayılı Kanuna rağmen çalınan her türlü içeriğin hukuki ve cezai sorumluluğu çalanın kendilerine aittir.-
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Sayfamızda yazmak ve paylaşmak isteyeler
kumruhaber@gmail.com bildirebilir...