Bu içerikler Bekir Akkaya tarafından oluşturulmaktadır .İçeriklerin izinsiz ya da kaynak belirtilip link verilmeksizin kopyalanması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu'na göre suçtur.

26 Kasım 2024

Ordu İmam Hatip Lisesi Yıkıldı. Yerine Yenisi Yapılacak

        1966 yılında barakalarda başlanılan ve 1968 yılında tamamlanarak  eğitim öğretime başlayan Ordu İmam Hatip Lisesi'ne 4 yıl Kur'an-ı Kerim Kursunda okuduktan sonra ben 1975 yılında kayıt oldum. ilk yıl İmam hatip Lisesi^nin üst katında geçici pansiyonda kalarak ikinci yılda DPY sınavlarını kazanarak  yeni yapılan ve bugünlerde yıkılacak olan yeni pansiyonda kalıp ortaokul ve liseyi 1982 yılınna kadar Ordu İmam Hatip Lisesi'nde tamamlayarak mezun oldum. 1985 yılında öğretmen olarak göreve başladım. 33 yıl çalışmamın ardından 2017 yılında emekli oldum. Yedi yıl pansiyonunda kaldığım Ordu İmam Hatip Lisesi yeni bina yapılma amacıyla yıkılıyor. Rabbim hayırlara vesile kılsın.
Fotoğraflar : Yakup Akarsu'dan Alınmıştır.
#ordu #orduimamhatiplisesi #bekirakkayaarşivi #bekirakkayayazıları #orimder #ORİMDER #yakupakarsu 

DİĞER FOTOĞRAFLAR ALTTA
-----

25 Kasım 2024

Dünya Hayatı DEMO dur

ALLAH İNSANI DEMO OLARAK YARATMIŞTIR. TÜM FONKSİYONLAR ÖLDÜKTEN SONRA AKTİF OLACAKTIR. ANCAK ÜCRET ÖDEMEK ZORUNDASINIZ'!
---
insan, ölüm ve ahiret ile ilgili onlarca kitap ve yazı okudum. İsmini bilemediğim bu güzel insan benim okuduğum tüm kitap içeriğini DEMO benzetmesi ile iki cümle ile özetlemiş. İlgili beyefeninin ellerinden öpüyorum. Kendisinden Allah razı olsun.
#demo #dünya #ölüm #ahiret #fonksiyon #bekirakkayaarşivi

.................... © Bekir Akkaya Blogspot Copyright 1999 ©.............

21 Kasım 2024

YENİ YAPLACAK OLAN ORDU İMAM HATİP LİSESİ BİNASINA MUTLAKA OTOPARK YAPILMALIDIR. YETKİLİLERDEN SESİMİZİ DUYMALARINI İSTİYORUZ

TARİH YAZAN BİNAYA VEDÂ

Ordu ilinin ilk imâm hatip okulu binası...

1973 yılından beri mezun veren. Mezunuyla, mensubuyla yaklaşık 10 bine yakın insanın hatırasına ev sahipliği yapan bina...

İlk yapıldığı zamanda, o zamanın şartlarında büyük gayretlerle, büyük fedakârlıklarla, büyük azimle ve büyük zorluklarla ve mücadelelerle ama büyük hayallerle yapılan bina...

Tecrübe sahibi insanların az,işten anlayan insanların zor bulunduğu zamanlarda, para bulmanın, malzeme bulmanın zorun da zoru olduğu devirde, ülke genelinde imâm hatip düşmanlığının rağbet gördüğü, zirvede olduğu dönemde, elini değil bütün bedenini taşın altına koyan fedakâr ve cefakâr bir avuç insanın, hesabi değil hasbi olarak verdiği mücadele, gösterdiği gayretle yapılan bina...

Nice müdürlerin, nice muavinlerin, nice hocaların, nice talebelerin hayatının en verimli, en bereketli


zamanlarını bin bir çile, tarif edilmez fedakârlıklarla geçirdiği bir bina...

Aynı sınıfı, aynı sırayı paylaşanların kiminin öğretmen, kiminin mühendis, kiminin müftü-vaiz, kiminin imâm-müezzin, kiminin esnaf, kiminin siyasetçi, kiminin hukukçu, kiminin doktor, kiminin profesör, kiminin çiftçi ... olarak hayatını sürdürdüğü, kiminin irtihal-i dâr-ı bekâ eylediği, kiminin hayatta olduğu, yaklaşık on bine yakın insanın yolunun kesiştiği bir bina...

Bugün her faninin mukadder sonunu yaşıyor. Maddî ömrünü tamamla

20 Kasım 2024

Sessiz Şehir Kumru /Ekrem Saygı

Çok şükür ya rabbi  tesadüflerle dolu bu şehirde  hala ayakta isem, şükürler olsun demekten alamıyorum kendimi.  Gözlerim geçmişe ve geleceğe takılmış halde  kendimi ve bu şehrin insanlarını düşünüyorum.

                     Bu sessiz şehirde özden  yapılması gereken hiçbir hareket kalmamış  öz değerler varmış gibi gözükse de, sadece sözle ifade edilir hale gelmiş. Sevgi, diyalog, paylaşım, hoşgörü, huzur, dost, vefa, incelik, nezaket vs. bütün kuralların içi boşaltılmış ve sanal bir aleme doğru iyi, kötü, doğru, yanlış ne olursa olsun, hiçbir ayırım yapılmadan sadece hayatta kalma pahasına kendilerini bekleyen tehlikelerden habersiz sessiz bir yolculuğa doğru yol almaktadır bu şehir.

                       Unutmak ve unutturmak karabasan gibi çökmüş bu şehrin üzerine. Sanki yeni bir dönem başlamış duyarlı olmak sıfırın altına düşmüş bu şehirde.

ABDİ HOCA (ABDURRAHMAN HİLMİ BİLİCİ)

              Bu yazı ilk kez sitemizde yayınlanmaktadır. Çok yakında çok daha değişik Kumrumuzla ilgili yeni araştırmalar sitemizde yerini alacaktır. 24.02.2005-Bekir Akkaya 

Ahmet Çapku Hoca'mızın Kaleminden!

 


ABDİ HOCA (ABDURRAHMAN HİLMİ BİLİCİ)

Kumru'da Bir Türkiye Alimi

Abdi Hoca Kumru ve civarında yetişmiş, saygı görmüş en önemli şahsiyetlerden biridir. Onun tahsili, ilim hayatı ve çevresinde kümeleşen insanlara olan hizmeti başlıbaşına bir araştırma konusudur. Muttaki bir âlim, kendini iyi yetiştirmiş bir muallim ve önden yürüyen bir kılavuz olmuş insanımıza.

            Hocamızın hayatı aslında şimdiye kadar kaleme alınmalı ve en azından bizim kuşağa ve bizden sonra gelenlere onun hakkında sağlıklı bilgi ulaştırılmalı idi. Araştırabildiğim kadarıyla bu konuda yapılmış derli toplu bir çalışmaya henüz rastlayabilmiş değilim. Abdi Hoca’nın hayatı ile ilgili birbirini tutmayan pek çok söylenti ortalıkta dolaşıyor. Yapılması gereken, bütün bu rivayetleri toplayıp tahlil etmek ve sağlıklı bir biyografi ortaya koymak idi. İşte Hoca Efendi ile ilgili benim burada yapmaya çalıştığım şey de bu olmuştur.

           Her şeyden evvel, Abdi Hoca ile ilgili bilgi toplama esnasında yardımlarını gördüğüm başta Abdi Hoca’nın oğlu Hakkı Bilici ve torunları Ahmet Bilici ve Ziya Bilici başta olmak üzere hocanın yeğeni Hüseyin Eviş, talebeleri Cemal Çaya, Ahmet Hocaoğlu ve Ali Peru’ya teşekkürlerimi arzederim. Yine bu çalışma ile ilgili olarak maddi ve manevi anlamda beni desteklemiş, yardımlarını esirgememiş olan Bekir Akkaya ve Ekrem Saygı beylere müteşekkirim.

           Abdi Hoca’nın soyu ve doğumu:

           Abdi Hoca’nın dedeleri aslen Tokat’lıdır. Tokat’ta dedeleri Mustafa Efendi isimli bir âlimdir. Adı geçen Mustafa Efendi’nin Derviş isimli bir kardeşi de vardır. Abdi Hoca’nın soyu, adı geçen Mustafa Efendi’nin oğlu Hasan Efendi, onun oğlu Abdurrahman Efendi, onun oğlu Hasan Efendi [Abdi Hoca’nın babası] şeklinde gelir. Abdi Hoca [Abdurrahman Hilmi BİLİCİ] Hasan Efendi’nin üç çocuğundan biridir. Şecerede adı geçen kişilerin hemen tamamı âlim insanlardır. Abdi Hoca’nın annesi Fizme’li Hafize Hanımefendidir [Nüfus cüzdanında Hanife]. Abdi Hoca normalde dört kardeş imiş ancak biri küçük yaşlarda vefat etmiş. Geriye Abdi Hoca, Hacı ve Osman isimli kardeşler kalmış. Osman uzun yıllar Abdi Hoca’nın yanında misafirlere hizmet etmiş. Hoca’nın