Bu içerikler Bekir Akkaya tarafından oluşturulmaktadır .İçeriklerin izinsiz ya da kaynak belirtilip link verilmeksizin kopyalanması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu'na göre suçtur.

17 Ocak 2023

Dünürüm Baba Mustafa'ya Ağıt /Kamil Yüce

        Uzun yıllar komşuluk yaptığım ve yakinen tanıdığım, yeri hiç bir zaman doldurulması mümkün olmayan  değerli insan Baba Mustafa olarak tanıdığımız Mustafa Karaoğlanoğlu'nun önceki yıllar hayatını ve kendi yazdığı şiirlerini blog sayfamda yayımlamıştım. 
Baba Mustafa 9 Nisan  2001 yılında vefat etmiş kalabalık bir cemaatle  ile defnedilmişti. Cenaze akşamı Komşum olan Baba Musta'nın yasına gelenler arasında Şair Kamil Yüce Kur'an-ı Kerim okunmasının ardından yazdığı bir ağıtı okudu ki, o akşam herkes gözyaşı döktü. 
             Daha sonraki akşam Şair Kamil Yüce ile tanıştım. Çok kıymetli bir insan olan şairimiz Kamil Yüce 2002 yılında Günül Bahçesi adlı  Şiir Kitabını bana da gönderdi.   180 sayfalık şiir kitabını okurken sayfa 167’de cenaze akşamı okuduğu ağıtı da kitaba koymuş. .
Şimdi sizlere Kamil Yüce'nin Baba Mustafa ile ilgili yazdığı ağıtı paylaşıyorum.
            Baba Mustafa'ya Allah'tan rahmet diliyorum...Bekir Akkaya
Hayatında asla yapmadı hile,
Nedir bu çektiğin yıllarca çile
Derman bulunmadı derde nafile 
Kumru'nun yolları sapa Mustafam
Gitti gelmeyecek Baba Mustafam

Şakir ızdıraplı Kederli Berrin
Asiye çileli ve üzgün Berrin
Gülser Hanım'ınsa dertleri derin
Kumru'nun yolları sapa Mustafam
Gitti gelmeyecek Baba Mustafam






.................... © Bekir Akkaya Blogspot Copyright 1999 ©.............

Dünürüm Baba Mustafa'ya Ağıt /Kamil Yüce

        Uzun yıllar komşuluk yaptığım ve yakinen tanıdığım, yeri hiç bir zaman doldurulması mümkün olmayan  değerli insan Baba Mustafa olarak tanıdığımız Mustafa Karaoğlanoğlu'nun önceki yıllar hayatını ve kendi yazdığı şiirlerini blog sayfamda yayımlamıştım. 
Baba Mustafa 9 Nisan  2001 yılında vefat etmiş kalabalık bir cemaatle  ile defnedilmişti. Cenaze akşamı Komşum olan Baba Musta'nın yasına gelenler arasında Şair Kamil Yüce Kur'an-ı Kerim okunmasının ardından yazdığı bir ağıtı okudu ki, o akşam herkes gözyaşı döktü. 
             Daha sonraki akşam Şair Kamil Yüce ile tanıştım. Çok kıymetli bir insan olan şairimiz Kamil Yüce 2002 yılında Günül Bahçesi adlı  Şiir Kitabını bana da gönderdi.   180 sayfalık şiir kitabını okurken sayfa 167’de cenaze akşamı okuduğu ağıtı da kitaba koymuş. .
Şimdi sizlere Kamil Yüce'nin Baba Mustafa ile ilgili yazdığı ağıtı paylaşıyorum.
            Baba Mustafa'ya Allah'tan rahmet diliyorum...Bekir Akkaya
Hayatında asla yapmadı hile,
Nedir bu çektiğin yıllarca çile
Derman bulunmadı derde nafile 
Kumru'nun yolları sapa Mustafam
Gitti gelmeyecek Baba Mustafam

Şakir ızdıraplı Kederli Berrin
Asiye çileli ve üzgün Berrin
Gülser Hanım'ınsa dertleri derin
Kumru'nun yolları sapa Mustafam
Gitti gelmeyecek Baba Mustafam

Çalarken Kimin Dinlediğini Umursama /Bekir AKKAYA / Karadeniz FLAŞ HABER Gazetesi / Şubat 2001

Karadeniz Flaş Haber Gazetesi'nde İlk Yazım (Şubat -2001) 

Sözün önemi hakkında herkesin  bir kanaati vardır.  “Söz gümüşse sukut altındır” diyen atalarımız sözün önemini, özellikle de faydası olmayan sözden susmanın daha önemli olduğunu vurgulamışlardır. Publis Syrus “ Konuştuğuma çok kere pişman oldum, fakat sustuğuma asla!” diyerek sözün ve susmanın önemini belirtmiştir. Konuşmada yapılan hata “affedersiniz” veya “ağzımdan kaçtı” kelimeleri ile düzeltile bilir. Bir noktada hatayı düzeltme imkanınız mevcuttur. En azından geleceğe yönelik olarak bir belge bırakmaz, yine sözle hatayı düzeltme fırsatınız her zaman mevcuttur.

         İş yazı ile ifade etmeye gelince bu daha da önem kazanır. Zaman zaman insan yazdıklarına da pişman olabilir. Çoğu kez bu pişmanlık, konuşmadan duyulan pişmanlıktan bedeli daha ağırdır. “Ağzımdan kaçtı” denile bilir de “kalemimden

kaçtı” denilemez. Her ne kadar “tekzip” durumu söz konusu olsa da, atılan bir iftiranın kolay kolay bugün ve gelecekte telafisi çok zordur.

         Söz ve yazı , susmak veya yazmamak.  Her ikisi de insanlar üzerinde etkileri çok olan, yazı ise geleceğe ışık tuta bilecek bir kayıt veya belge. Tarihe not düşmek için kalemin yeri sözden çok fazla ve çok önemli. Nasıl tarih yazı ile başlıyor ise, bugünü de geleceğe yazı ile taşımak mümkündür.  Ve yazılan her satırı çok yönlü olarak düşünüp, bugün için önemsiz gibi görünen her satır, belkide gelecek için çok önem arz ede bilir. Yazanların buna dikkat etmeleri çok önemli bir husustur.

         Schumann “ Çalarken seni kimin dinlediğini umursama” diyor.  Söz doğru ve gerçekse ve faydası kesinse söylemek gerekir. Aynı şey yazı içinde geçerlidir. Hak ve hakikati açık olarak beyan etmek her vicdan sahibinin insanlık görevidir. “Haksızlığın karşısında susan dilsiz şeytandır” diyen Hazreti Muhammet,  bunu en güzel bir şekilde ifade etmektedir. Susmak ya da yazmamak, elde olduğu halde tarihe ışık tutmamak bugün için vebalse gelecek için daha da büyük bir vebaldir.

         Valery: “ Her şey bir duraklama ile başlar” diyor. Her sessizliğin arkasında büyük gürültüler olur.  Sakinlik büyük olayların olacağına işaret eder. Güneşin doğmasına yakın sahte ve zifiri bir karanlık oluşur. Çok geçmeden güneş doğar ve her taraf aydınlığa kavuşur. Gecenin üçünde herkes yataklarında uyurken ve sokaklar insanı ürpertecek kadar sakinken bir yer sarsıntısı olabilir.  Ve herkes alışa geldiği yolsuzluk ve sahtekarlıkları büyük bir gönül rahatlığı ile yaparken bir anda adaletin eline düşer. O sessizliktir sahtekarlıkları açığa çıkaran.

         Bulunduğumuz bölge sessiz ve sakin bir bölge. Bir sessizlik hakim her yerde ve her insanda. Yolların yapılmaması veya yapılmamasına itiraz etmeyen vatandaşlar. Telefonlar köylerde olmamasına rağmen kimse de bir ses selek yok. Samsun ilinden sonra sadece yollara baksanız Karadeniz’e geldiğinizi anlaya biliyorsunuz. Ama ala bildiğine bir sessizlik var. Bütün bölgede herkes her şeye razı. Valery :” HER ŞEY BİR DURAKLAMA İLE BAŞLAR” diyor.  Belki de bu sessizlik hayırlı şeylerin başlayacağına işaret.

         Bölgemizde bir çok eksiklik var. Bir anda bunların telafisi de mümkün değil.  Bölgede var olan sessizliğe bakarak çok yakında eksikliklerin giderileceğine ben inanıyorum. Çünkü diğer bölgelerde var olan imkanlar bu bölgede neden olmasın? Eğer bölgeler arasında olmaması gereken farklı bir yatırım ve hizmet söz konusu ise bunu aklı selim bu ülkenin insanları mutlaka telafi edeceklerdir. Ancak bu noktada bu bölge insanları olarak, bölgemiz için ne yapıyoruz? En fazla irdelenmesi gereken konu bu. Hepimiz biliyoruz ki, bizim bölgenin de var politikacıları, parti temsilcileri,  millet vekilleri, bürokratları, yazarları, gazetecileri ve yetişmiş insanları. Burada mahalli gazetecilere büyük iş düşmektedir.

         Yeni Asır, Ege Bölgesinin önemli bir gazetesidir. Diğer bölgelerde böyle bir bölge gazetesi olup olmadığını ben bilmiyorum. Ancak Karadeniz Bölgesi’nde ciddi bir bölge gazetesi mevcut değil. Var olanlar ise hakkı ile bölgenin sorunlarına ve halkın problemlerine eğilemiyorlar. Bir çok ilçenin  kendi gazetesi bile yok. Oysa gazete halkın gözü kulağıdır.

         Sorunlarımız çok fazla. Sorunlarımızı iletecek, sıkıntılarımıza tercüman olacak, haklının yanında yer alabilecek bir gazeteye ihtiyaç var. Eğilmeden, bükülmeden, kimseye yaranma düşüncesi olmadan bir gazeteye büyük ihtiyaç var. Sadece bölge ve bölge insanına tercüman olacak, onların ihtiyaçlarını ve sıkıntılarını önce halkına sonra yetkililere iletecek bir gazete.

         Elinizdeki bu gazete bu amaçla yayın hayatına başlamıştır. Bir bölge insanı olarak “ duraksamaları” az da olsa hararete dönüştüreceğine inandığımız bu gazete tüm bölgeye hayırlara vesile olmasını temenni eder, bu düşünce ile yola çıkan gazeteci arkadaşlara başarılar dileriz. 

     Bekir Akkaya / Karadeniz FLAŞ HABER Gazetesi / Şubat 2001

                                                                                       

.................... © Bekir Akkaya Blogspot Copyright 1999 ©.............

Çalarken Kimin Dinlediğini Umursama /Bekir AKKAYA / Karadeniz FLAŞ HABER Gazetesi / Şubat 2001

Karadeniz Flaş Haber Gazetesi'nde İlk Yazım (Şubat -2001) 

Sözün önemi hakkında herkesin  bir kanaati vardır.  “Söz gümüşse sukut altındır” diyen atalarımız sözün önemini, özellikle de faydası olmayan sözden susmanın daha önemli olduğunu vurgulamışlardır. Publis Syrus “ Konuştuğuma çok kere pişman oldum, fakat sustuğuma asla!” diyerek sözün ve susmanın önemini belirtmiştir. Konuşmada yapılan hata “affedersiniz” veya “ağzımdan kaçtı” kelimeleri ile düzeltile bilir. Bir noktada hatayı düzeltme imkanınız mevcuttur. En azından geleceğe yönelik olarak bir belge bırakmaz, yine sözle hatayı düzeltme fırsatınız her zaman mevcuttur.

         İş yazı ile ifade etmeye gelince bu daha da önem kazanır. Zaman zaman insan yazdıklarına da pişman olabilir. Çoğu kez bu pişmanlık, konuşmadan duyulan pişmanlıktan bedeli daha ağırdır. “Ağzımdan kaçtı” denile bilir de “kalemimden

Fizmeliler Derneği Kurulmasına Yönelik Davetiye (1999)

            Sayın ..............................................................


Bildiğiniz gibi Fizme, gerek nüfusu, tarihi ve yetişmiş beyin gücü ile İlçemiz Kumru’nun en önemli bir köyüdür. İki belde belediyesi, bir köyü ve sayısız mahallesi bulunmaktadır. Geçmişten bu güne kadar iki dini bayramda halkın bir araya gelerek kutladığı güzel bir geleneği mevcuttur. Yine Fizme topraklarında büyük alimlerin mezarları bulunmaktadır. Abdi Hoca, Hamit Hoce ve Abdullahi mekki Hazretleri gibi büyük alimler yetiştirmiştir.

            İstatistiki bilgilere göre en fazla okur yazarlık oranı Fizmededir. Gerek Kumruda ve gerekse Yurt genelinde çok önemli mevki ve makamda bulunan yetişmiş insanları bulunmaktadır.

            Ancak günümüzde bu tür etkenler kendi başına veya bireysel olarak bir anlam ifade etmemektedir. Anlamlı ve aktif durum için günümüzde insanların birlik ve beraberlik içersinde, ortak amaçlar doğrultusunda çalışmaları, güçlerini birleştirmeleri ile mümkün olmaktadır.

            Bu amaçla Fizmelinin bugün ve gelecekte maddi ve manevi olarak bugününü ve geleceğini olumlu bir şekilde etkileyeceğine inandığımız “FİZME KÜLTÜR DAYANIŞMA VE GÜZELLEŞTİRME DERNEĞİ” nin kurulmasının çok faydalı olduğuna inanmaktayız. Sizde böyle bir derneğin kurulmasının faydalı olduğunu düşünüyorsanız görüş ve düşüncelerinizi bildirmek, kurulma aşamasında bizlerinde bir katkısı olsun arzu ediyorsanız en azından birlikte bir çay içmek maksadıyla 15/02/1999 tarihinde  saat 19:00'da  KINALILAR ÇAY BAHÇESİ’ne sizleri de davet ediyoruz.

            Saygılarımızla. 02.02.1999

          Abdul Hamit Abacı   Halis Anduz   Mehmet Bilgü   Bekir Akkaya
          Kuyumcu                   Esnaf                   Eczacı              Öğretmen

 

.................... © Bekir Akkaya Blogspot Copyright 1999 ©.............

Fizmeliler Derneği Kurulmasına Yönelik Davetiye (1999)

            Sayın ..............................................................


Bildiğiniz gibi Fizme, gerek nüfusu, tarihi ve yetişmiş beyin gücü ile İlçemiz Kumru’nun en önemli bir köyüdür. İki belde belediyesi, bir köyü ve sayısız mahallesi bulunmaktadır. Geçmişten bu güne kadar iki dini bayramda halkın bir araya gelerek kutladığı güzel bir geleneği mevcuttur. Yine Fizme topraklarında büyük alimlerin mezarları bulunmaktadır. Abdi Hoca, Hamit Hoce ve Abdullahi mekki Hazretleri gibi büyük alimler yetiştirmiştir.

            İstatistiki bilgilere göre en fazla okur yazarlık oranı Fizmededir. Gerek Kumruda ve gerekse Yurt genelinde çok önemli mevki ve makamda bulunan yetişmiş insanları bulunmaktadır.

            Ancak günümüzde bu tür etkenler kendi başına veya bireysel olarak bir anlam ifade etmemektedir. Anlamlı ve aktif durum için günümüzde insanların birlik ve beraberlik içersinde, ortak amaçlar doğrultusunda çalışmaları, güçlerini birleştirmeleri ile mümkün olmaktadır.

            Bu amaçla Fizmelinin bugün ve gelecekte maddi ve manevi olarak bugününü ve geleceğini olumlu bir şekilde etkileyeceğine inandığımız “FİZME KÜLTÜR DAYANIŞMA VE GÜZELLEŞTİRME DERNEĞİ” nin kurulmasının çok faydalı olduğuna inanmaktayız. Sizde böyle bir derneğin kurulmasının faydalı olduğunu düşünüyorsanız görüş ve düşüncelerinizi bildirmek, kurulma aşamasında bizlerinde bir katkısı olsun arzu ediyorsanız en azından birlikte bir çay içmek maksadıyla 15/02/1999 tarihinde  saat 19:00'da  KINALILAR ÇAY BAHÇESİ’ne sizleri de davet ediyoruz.

            Saygılarımızla. 02.02.1999

          Abdul Hamit Abacı   Halis Anduz   Mehmet Bilgü   Bekir Akkaya
          Kuyumcu                   Esnaf                   Eczacı              Öğretmen

 

.................... © Bekir Akkaya Blogspot Copyright 1999 ©.............

15 Ocak 2023

Hacı Yusuf Sansı

Damadı olmaktan hep gurur duyduğum
Babamla birlikte hep babalık yapan değerli kayınpederim Güzel İnsan Hacı Yusus Sansı. Rabbim rahmet eylesin. Mekanı cennet olsun. Rabbim peygamberimize komşu eylesin. EL FATİHA...
.................... © Bekir Akkaya Blogspot Copyright 1999 ©.............

Hacı Yusuf Sansı

Damadı olmaktan hep gurur duyduğum
Babamla birlikte hep babalık yapan değerli kayınpederim Güzel İnsan Hacı Yusus Sansı. Rabbim rahmet eylesin. Mekanı cennet olsun. Rabbim peygamberimize komşu eylesin. EL FATİHA...
.................... © Bekir Akkaya Blogspot Copyright 1999 ©.............

14 Ocak 2023

Kumru Amblemi - Bekir Akkaya Çalışması

Kumru ile ilgili hayal ettiğim...
Çalışmalarımdan....


.................... © Bekir Akkaya Blogspot Copyright 1999 ©.............