Edebiyat etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Edebiyat etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

19 Mayıs 2024

12 Mayıs 2024

PAYLAŞIMLARIMDAN TAKDİR(2004)

PAYLAŞIMLARIMDAN TAKDİR.(2004)

----Bugüne kadar yazılarımla ve paylaşımlarımla Anne - baba, okul-öğretmen, birikimli çevre, okumuş -yazmış, gezip görmüş ve devlet terbiyesi almış tüm güzel insanların dularını ve takdirlerini aldım.
---Ezik büzük, geçmişlerinde hep tecavüze uğramış, hayatında iki satır okumamış, hayatları una buna yaranma üzerine kurulu, ulaşamadıklarının bacak aralarından fotoğraf çektirme peşinde koşan, kendileri hiç olamamış ve hep başkalarına özenen ve başkaları için yaşayan, ebi ebi ya da başkanım, müdürüm diyerek arkalarına payanda arama derdinde olan yalancı, kumpascı, iftiracı, fırsatcı, sümüklü, kıskanç ve haset içerisinde yüzen nasipsizlerden ise hep zarar gördüm.
---Bütün bu durumlardan sonra geldiğim son noktadan son derece mutluyum.
---Bütün güzel yürekli özüne bağlı insanlara selam olsun.
---Nasipsizlere denilecek hiç bir şeyim yoktur. Onların derdi ömür boyu kendilerine yeter. Kirlilikleri daim olsun...
#bekirakkayayazıları #takdir #kumrukaymakamı #yasinözcan #öğretmenevi #kumruhaber
.................... © Bekir Akkaya Blogspot Copyright 1999 ©.............

2 Mayıs 2024

Bu Kafadan İstiyorum/ Bekir AKKAYA

“Bizim oğlan “bina” okur, döner döner “bi da” okur.”

Ne anladınız sayın efendim!
-Kem küm, kem küm.
İşte bi oğlan varmışta aynı binayı yaparmış ta yaparmış. Ve dahi aynı binayı yıkar ve sonracığıma da tekrar yaparmış. Mimar ve dahi mühendis. Tekrar yapmamak lazım da ve dahi sevabına…
Efendim!
Emsile, Bina, Avamil, İzhar ve Kafiye ve dahi Molla Camii…
-Kem küm, kem küm…
Romanya, Bükreş, Pennsylvania ve dahi Pekin…
Buralarda binalar teknolojik ve dahi depreme çok dayanıklıdır…Serhoşluk kötüdür ve dahi sevabına…
Bu kafa güzel kafa. Herkese lazım kafa. Ama ve lakin

Eğitimde Şenlik Büyükleri Eğlendirmek İçin Yapılamaz! /Bekir Akkaya

Şenlikler çocukların gelişim düzeyine uygun olmalı.


Etkinliklerin yetişkinleri eğlendirmek amacıyla değil, çocukların hoşça vakit geçirecekleri nitelikte olması

Şenliklerin velilere ekonomik bir yük getirmemesi ve velilerin bu konularda zorlanmaması,

Yapılacak etkinliklerde ailelerde eğitim konusunda farkındalık oluşturulması amacının ön planda tutulması,

Yıl boyu çalışan öğrencilerin stres atıp, eğlenmelerine yönelik olması

Örf ve adetleri tanıtan folklorik gösteriler yapılması
Bıkıldı şu anlamsız plaket ve ödüllerden yüzlerce teneke parçaları çocuklara hiçbir şey katmamaktadır. Eğlence ve şenlik çocuklara yönelik olmalı. Şu yetişkinlerin

Pamuk Annem Fatma Akkaya'nın Vefatı Üzerine /Bekir Akkaya

Ordu Araştırma Hastanesi’nde Meleğim-Pamuk Annem aramızdan ayrılarak dünya mekânından asıl makamına göç edeli tam iki yıl oldu. 09.06.2017 Cuma Günü Saat :14,00’te yani bugün için vefat etmişti. Mekânı cennet olsun. Rabbim nur içerisinde peygamberimize komşu etsin.


Bu vesile ile tüm annelerin ellerinden öpüyorum. Ve tüm annelerden hayatta olanlara mutlu ve huzurlu ömürler dilerken, vefat eden tüm annelere Allah’tan rahmetler diliyorum. Dünyada her nasıl halde yaşamış olurlarsa olsunlar sadece anne olmalarından kaynaklı Rabbim hepsini cenneti ile mükâfatlandırsın.

Beraber yürüdüğümüz bir gün aç kalmış yavru köpeği gören annem bana dönerek “O da bir ana kuzusu” diyerek hayvanı eve kadar bana taşıtmıştı. O günden bugüne ben hep tüm çevremdeki insanlara ve hayvanlara bir ana kuzusu

29 Nisan 2024

MUHABBETİN DİBİ İŞTE...

MUHABBETİN DİBİ İŞTE...

Yer : Kumru Kayabaşı (Bakacak)
Yağmur ve Sis Var...Çaylar ve Çerezler Eşliğinde Muhabbetin Dibi, Çayın Demi...
Akşam ve Gecenin Geç Vaktine Kadar Süren Sohbet...
Fatsa'ya, Ordu'ya, Ünye'ye Gitme Derdi Yok...
Fatsa'dan, Ünye'den ve Ordu'dan Okula ve Daireye Geç Kalırım Endişesi Hiç Yok...
Akşam Eğitim, Sohbette Eğitim, Çay ve Kahvede de...
En önemlisi öğretmenlerin birbirleri ile kaynaşması ve okulların birbirleri ile ilişkisi...
KUMRU ÖĞRETMENEVİ MERKEZ (BUGÜN KAPALI)
Fotoğraflarda Kimler mi Var? Soldan Sağa;
Cevat Köstek, Bekir Akkaya, Cavit Şahin, Nevzat Çap, Yaşar Başar, Mehmet Paylan, Saffet Çelik, Celalettin Dilemek,
Burada Bir Çok Öğretmen Var.
Bütün öğretmenlerime saygılarımı ve selamlarımı iletiyorum...Ellerinden Öpüyorum...Bekir Bekir Akkaya
.................... © Bekir Akkaya Blogspot Copyright 1999 ©.............

İDRİS ABASIZ HOCAMLA 46 YIL SONRA BİR ARAYA GELDİK...

Not: Bu yazı 2019'da yazıldı
-----
1973 Çatak Ku'an-ı Kerim Kursunda Arapça'yı birlikte okuduk. Emsile, Bina, Maksut, Avamiz, Izzi, Mera, İzhar, Molla Cami ve Fıkhıl Ekber ve bir çok Arapça Fıkıh Kitapları. Birlikte okuduk. Metinleri birlikte Ezberledik. Hocalarımız Halil Tatlıgül, Meşebüklü Mehmet Bahar ve Mehmet Buladı...Daha sonra bir

Sabahattin Sarıoğlu İle Kucaklaştık...

Uzaktan bir ses ismimle hitap etti. Döndüm ama tanıyamadım. Samimi ve içtenlikle Bekir Bey nasılsın diye boynuma sarıldı. Tanır gibi olsam da hiç bir araya gelmemiştim. Ben Sabahattin Sarıoğlu deyince bu kez ben bir daha sarıldım.
-------
Sabahattin Sarıoğlu Kumru'da uzun yıllar öğretmenlik yapmış ve efsane bir öğretmen. İsmini çevremde çok duydum. Yine 2000'li yıllarda yayınladığım Kumru İmam Hatibin ve Kumru'nun eski fotoğraflarından sahibi olduğum Kumru Sayfasına onlarca fotoğraf göndermişti. Ben de adı ile yayınlamıştım.
--------
Bir ağabeyimiz, bir dostumuz olmuş bu vesilelerle. Hakikaten samimi, içten ve güvenilir. Tanımlanılanların çok ötesinde güzel

DAYIM VE YENGEMDE ANNEM VE BABAMI YAŞAMAK.../Bekir AKKAYA

Dolu dolu, neşeli ve canlı bir ortam. Olumsuz düşünceler bile neşe ve muhabbetten nasibini alıyor. Cömert ve bir o kadar yedirme, ,ikram etme ve eli boş göndermeme çabası.

-
Yaşları boyunca çok şeyler yaşamış ve hiç bir olumsuz durum ve davranışa aldırış etmemiş ve her gelen misafire şimdilerde pozitif diye adlandırılan enerji oluşturan ve hayat dolu iki güzel insan.
-
Mutlaka her köye gittiğimde yanlarına giderek ellerini öptüğüm ve dualarını aldığım ve annem ve babam gibi çok sevdiğim iki büyüğüm.
-
Her zaman olduğu gibi bu akşam da masal gibi

27 Nisan 2024

Adil Balta Kardeşimin Bana Yazdığı Dörtlük -1979


.................... © Bekir Akkaya Blogspot Copyright 1999 ©.............

ÇAKAL/ Bekir AKKAYA


Eziktir, düzenbaz kinci hasetçi,

Rengi tanımlanmaz, tam bir fırsatçı,
Utanmaz, arlanmaz, yüzsüz, yalancı,
Özellikler çakal, görüntü kuldur,
Seviyesi ölçülüyorsa çukurudur.

El ayak hiç durmaz, “vallah” dallama,
Karakteri bozuk, tam bir yalama,
Ezik-büzük ama, çok
kez fırlama,
Uzaktan hoş ama, yakından boştur,
Seviyesi ölçülüyorsa çukurdur.

Gece fırıldaklık, gündüz saklanır,
Emanet işlere, hep yuvalanır,
Bu devran bu sefa sürecek sanır,
Uzaktan hoş ama, yakından boştur,
Seviyesi ölçülüyorsa, çukurdur.

24 Mart 2024

1968 Yılında İşte Benim Sınıfım (KUMRU FİZME AŞAĞIDAMLALI İLKOKULU)







 Bu fotoğraf Kumru Fizme Aşağıdamlalı İlkokulun’da 1968 yılında çekildi. Fotoğrafı Kerim Üçlü arkadaşım Fizme Facebook internet sayfasında paylaşmış. Kendisine yürekten teşekkür ediyorum.

Fotoğraf karesinde kendimi ve bir çok arkadaşımı bulamadım. O günlerde okulumuzda ek sınıf yapılıyordu ve bizde hemen fotoğraf karesinin arkasında gözüken mescidi sınıf olarak kullanıyorduk. Zaman zaman da sınıflarda bizler değiştiriliyor başka sınıflara veriliyorduk. Zannedersem o günlerden bir günün fotoğrafı.

Arkadaşlarımın tamamıyla birlikte beş yılı tamamladık. Ve bu sınıf benim sınıfım ve arkadaşlarım da benim arkadaşlarım. Bu nedenle o günlerde çektirdiğim bir fotoğrafı fotoğrafın ortasına yerleştirdim. Bu fotoğraf sayesinde tüm o günleri arkadaşlarımla birlikte tekrar yaşadım. Hem hüzünlendim ve hem de çok mutlu oldum. Hüzünlenme nedenim birçok arkadaşım vefat ettiler. Fotoğrafta onları gördüm. Rabbim vefat edenlere rahmet eylesin.

Keşke yaşayanlarımız bir günlüğüne de olsa bir araya gelebilsek ya da birbirilerimizle haberleşebilsek. Fotoğraftan yola çıkarak fotoğraftaki arkadaşlarımı ya da fotoğrafta olmayanları sizlere de hatırlatmak istiyorum. Hemen söylemeliyim ki bazı fotoğrafları tanıyamadım. Fotoğrafta kendimi de tanıyamadım.

Fotoğraf karesindeki öğretmenlerimiz şunlar. Mustafa Aydın (Allah rahmet eylesin), Cevat Köstek, Ahmet Akçay….Fotoğrafta olmayıp hiçbir zaman unutmadığım öğretmenlerimden Naima Öztürk Issı ve Mahmut Kahraman. Tüm öğretmenlerimi saygı ile selamlıyor ellerinden öpüyorum.

Fotoğraf karesinden yola çıkarak arkadaşlarımdan hatırladıklarım ve  beraber beş yılı okuduklarım…

Ben Bekir Akkaya, Zülkarneyin Kısık (Allah rahmet eylesin) Dursun Çaya, İsmet Kaymak, Hikmet Alçın, Mustafa Ağır, Mustafa Azacık, Ahmet Bilgü (Allah rahmet eylesin) , Yunus Çaya (Allah rahmet eylesin), Sabri Araca, Mustafa Ağır, Hamit Kısık, İsmail Hakkı Arş, Hüseyin Arı, Kazim Aşlık (Allah rahmet eylesin), Ali Bilici, Sabri Ağa, Veysel Cezağ, Necati Baba (Allah rahmet eylesin), Abdullah Akar, Adem Ancak, Ali Avuç, Ahmet Bıçak, Harun Avcı ( Allah rahmet eylesin), Mustafa Azacık, Hüseyin Ayık, Sabri Arşın, Şaban Bilgü, Ahmet Yetişek, Abdullah Az, Abdullah Üçlü, Sabri Ağa, Hamit Kısık, Celile Anduz, Ayşe Alacak, Fatma Pekitmek, Gönül Anduz…

İsimlerini hatırladığım ve hatırlayamadığım, fotoğrafta tanıyamadığım tüm arkadaşlarıma kucak dolusu Kumru’dan selam gönderiyorum. İşte telefonum : 0 544 341 2230

Resmi bizlerle paylaşan Kerim Üçlü’ye sonsuz teşekkürlerini sunuyorum.

Bekir Akkaya/ 23 Mart 2024 /KUMRU/İYAD/KUMRU HABER

© Bekir Akkaya Blogspot Copyright 1999 ©.............

28 Ocak 2024

Ellik-Orak /Necati Küçük ( Az Efe )

ELLİK - ORAK

Biçerdöver, Biçerbağlar veya Kosa dediğimiz kafesli büyük tırpanlar yaygınlaşmadan önceki yıllarda, arpa, buğday ve yulaf gibi ekinler el orağı ile biçilirmiş.
El orağı ile buğday biçmek için, yere eğildikten sonra sol elle başakların alt kısmından bir demet buğday sapı kavranır, diğer eldeki orak ile buğdayların köklerine yakın bir yerden hızlıca vurup çekilerek buğdaylar biçilirmiş.
Ancak insan eli küçük olduğundan parmakların arası biçilmiş buğday sapları ile çabucak dolar, elde biriken biçilmiş buğday saplarını yerdeki destenin üzerine koymak için sık sık biçmeye ara vermek gerekirmiş. Bu da, daha yavaş çalışmak anlamına geliyormuş. Ayrıca buğdayları kavrarken aralarındaki çakırdikenler insanların parmaklarına batar ve çok acıtırmış.
Hem parmaklara diken batmasını önlemek hem de parmakları biraz daha uzatıp daha işlevsel hale getirerek aynı anda daha fazla buğday biçebilmek için “Ellik” denilen ve çoğu zaman yetenekli insanlar tarafında elde çakı bıçak yardımıyla çitlembik gibi

20 Ocak 2023

İlke mi İlkel mi? /Bekir AKKAYA

İlke kelimesinin lugatlarda bir çok anlamı vardır. Hayat Büyük Türk sözlüğü’nde İlke; temel düşünce, temel bilgi, prensip, olarak açıklanmıştır. Hemen altındaki madde de ise “İlkel” olup bununda anlamı; Bir şeyin ilk haline ait olan, İlk çağlarla alakalı, basit, iptidai’dir. Meydan Larousse’nin 9. cildinde İlke; Yargılamanın dayandığı temel önerme, temel inanç, düşünce, davranış, ahlak kuralları, en önemli hakikatler, açıkça ortaya konmuş olan ve uygulanması gereken kurallar, ahlakın ilkeleri, çelişmezlik olarak açıklanmaktadır.

İlke ve ilkel kelimeleri lugatlarda alt alta yazılsa da bir birlerinden çok farklı kelimelerdir. Bu kelimelerle insan tanımlanırsa ilkeli insan ve ilkel insan olarak ortaya çıkar. Bu durumda bu iki insan birbirlerine çok uzak bir mesafededir.

Mesela ilkel insan ilkeli insan olamaz. Çünkü ilkel insan basit ve iptidai bir varlıktır. Hiçbir konuda ilkesi ve prensipleri yoktur. Anlık hareket eder. O andaki menfaatine hangi şekil uygun geliyorsa öyle davranır. Eğer ilke ve ilkelin ne anlama geldiğini daha

önceden bilmiyorsanız muhatap olduğunuz ilkel insanlardan çekeceğiniz vardır.

İlkeli insana inat ilkel insan hiçbir ahlak kuralı ile uyuşmaz. Hiçbir renkle de sınır tanımaz. Bazen kırmızı, bazen yeşil bazen de alacadır. Çoğu kez de kendi ilkelliğini başkasında görür. Bakış açısı yamuk olduğu için sadece karşısındakini değil, bütün kainatı yamuk görür. İlkel bir şekilde çevresine saldırır. Aciz ve basit ruhlu olduğundan sınır da tanımaz.

İlkel insan, ilkeli insana inat haset, fesat ve kıskançtır. Çevresine atamayacağı hiçbir iftira çeşidi yoktur. Beceriksizliğini, yeteneksizliğini ve zayıflığını  bu yolla örtmeye çalışır. Her şeyi kendine hak görür. Her şeyin en güzeline o layıktır. Bir asalak sürüngen gibi  çarpmaya çalışır, ya çarpar ya da çarpılır.

İlkel insan ilkeli insana inat son derece nankördür. Yer içer, eder de gider. Yüzsüzlük ve ilkesizlik onun için prensip haline gelmiştir.

Zayıf hissettiğine aslan kesilen ilkel insan, güçlü gördüğüne yapamayacağı yalakalık sınır tanımaz. Dün küfrettiğine, bugün sarılabilir. Dün size kötülediğini bugün methü sena edebilir. Bu istikrarsızlıktan da hep yalnız kalır. Yalnızlaştıkça da sağa sola saldırır. Bu saldırılar güçlü birine denk gelinceye kadar devam eder.

Kelime ve kavramlar aslına uygun ve uygun yerde kullanılırsa  anlam ifade eder. Yoksa havada kalır. Hiçbir ilkesi olmayan, hiçbir ahlak kuralı tanımayan birilerinin ilgili kavramları kullanması ilkesizliğinde ötesinde suç işlenildiğinin de belirtisidir. Bu kendi kendini ele vermek, ilkelliğinde belgesi haline gelir.

İlkel insan, İki satır yazı yazar, 30 yerden çalar ve altına adını yazar. Hayatı hep ilkesizliklerle doludur. İlkesizlerle iş birliği içinde kendi kendini tatmin edilmeye çalışır. Çarpmak için tenekecilik yapar çarpılır. Memurluk yapar çarpılır. Onun için çarpmanın ve çarpılmanın sınırı olmaz. Eline geçen her işe bir menfaat temin etmek için yaklaşır. Para hırsından yapamayacağı, satamayacağı hiçbir değer yoktur. Yıllarca ilkesizleri hak etmediklerini verdikleri savunur durur.. Zaten ilkel insan kimi savunursa o da batar. Kendisinin de batması muktedirdir.  . Yaptıklarından bazen kanun önünde, bazen de ilkeli insanlarca yargılanır.

İlkel insan ilkeli insana inat yazdıklarına ve söylediklerine bile sahip çıkamaz. Sıkıştığında parmakla işaret ederek başkalarını güya karalamaya çalışır. Güya kendini kurtarır. 2500 dolar alamadım ya da çarpamadım diye her iftirayı atmaktan çekinmez. Sanki perde arkasını kimse bilmiyor. Gözlerinin yumulu oluşu, ferasetinin eksikliğindendir. Yoksa bu ilkelliğe bir de feraset olsa vay halimize.

Bu yazılar ilkel insanlara bir yol göstermek amacıyla yazılmış olup, ilkelliğin de bir ilkesi olabileceğini hatırlatmak amacıyla kaleme alınmıştır. Biz böyle devam etmek istiyoruz diyorlarsa bizlere tirübünlere çıkıp kahve içip onları seyretmek düşer. Hırslarınız, kinleriniz ve fesatlıklarınız daim olsun.

Birilerine bir hatırlatma; güz gülleri ya da kumru kuşu artık uzaklarda. Baba da Çankaya da değil artık. Daha önceki numaraları şimdi de yaparken biraz dikkat edilmesini, aksi takdirde geçen kabuslu günlerin tekrar yaşanabileceğini hatırlatmak isteriz. Bizden söylemesi... Gerisi sana kalmış...

Bekir AKKAYA / 15.05.2002 /KARADENİZ HABER POSTASI GAZETESİ

.................... © Bekir Akkaya Blogspot Copyright 1999 ©.............

İlke mi İlkel mi? /Bekir AKKAYA

İlke kelimesinin lugatlarda bir çok anlamı vardır. Hayat Büyük Türk sözlüğü’nde İlke; temel düşünce, temel bilgi, prensip, olarak açıklanmıştır. Hemen altındaki madde de ise “İlkel” olup bununda anlamı; Bir şeyin ilk haline ait olan, İlk çağlarla alakalı, basit, iptidai’dir. Meydan Larousse’nin 9. cildinde İlke; Yargılamanın dayandığı temel önerme, temel inanç, düşünce, davranış, ahlak kuralları, en önemli hakikatler, açıkça ortaya konmuş olan ve uygulanması gereken kurallar, ahlakın ilkeleri, çelişmezlik olarak açıklanmaktadır.

İlke ve ilkel kelimeleri lugatlarda alt alta yazılsa da bir birlerinden çok farklı kelimelerdir. Bu kelimelerle insan tanımlanırsa ilkeli insan ve ilkel insan olarak ortaya çıkar. Bu durumda bu iki insan birbirlerine çok uzak bir mesafededir.

Mesela ilkel insan ilkeli insan olamaz. Çünkü ilkel insan basit ve iptidai bir varlıktır. Hiçbir konuda ilkesi ve prensipleri yoktur. Anlık hareket eder. O andaki menfaatine hangi şekil uygun geliyorsa öyle davranır. Eğer ilke ve ilkelin ne anlama geldiğini daha

Güçlü ve Zayıf İnsan / Bekir AKKAYA

Dünya kurulduğundan bu yana, güçlü insan tanımlaması çok değişiklik göstermiştir.  Daha çok vurup kıran, iri yapılı insanlar güçlü olarak tanımlanmıştır. Bunun yanında para ve sermaye sahipleri de hep güçlü olarak gösterilmiştir. Bu gün dahi sermaye güç olarak gösterilse de, korku, endişe ve güvensizliğin bulunduğu yerde güçten söz etmek doğru değildir. Güç gösterisi olarak lanse edilen değerler aslında, yok olma sıkıntısını da beraberine bulundurur. Bu değerlere sahip olanlar ellerindeki güç faktörlerini kaybetme telaşı içersindedirler.

         Günümüzde modern psikoloji, güçlü ve zayıf insanları farklı bir şekilde tanımlar. Bu ise insan bilincinin gelişimi ile doğrudan ilgilidir.  İnsan bilinci Ken Keyes’ göre yedi basamaktır. Her ne kadar insan bilincinin bulunduğu noktalar , kişiye göre değişse de, yapılan her basamak bireyin bulunduğu yeri de çok az yanılma ile belirler. Ken Keyes’e göre, bilinç merkezleri ya da insanların bulunduğu noktalar üç düşük merkez ve dört yüksek bilinç merkezleridir.  Düşük merkezler; 1. Güvenlik Merkezi, 2. Duygu merkezi, 3. Güç merkezi.  Yüksek bilinç merkezleri; 1. Sevgi Merkezi, 2. Bolluk Merkezi, 3. Bilinçli Farkındalık, 4. Kozmik Bilinç merkezleridir.

         Bu basamakları aşağıdan yukarı olarak düşünürsek, altta olan üç merkezdeki kişilerin özellikleri güçsüz oldukları görülür. 

9 Ocak 2023

Yazıları ve Kitapları İle Yetiştiğim Yaşar KAPLAN Vevat Etti. Allah Rahmet Eylesin Mekanı Cennet Olsun'

Yazılarını ve kitaplarını çize çize okuduğum ve bütün çıkardığı dergilerdeki fikirler hala tazeliğini koruyan 28 şubatlarda ve müslümanlar konusunda lafını eğirip çevirmeden söyleyen ve yazan çok değerli İslamcı Düşünür ve yazar Yaşar Kaplan Almanya'da vefat etmiş. Allah rahmet eylesin. Mekanı Cennet Olsun. Rabbim sevenlerine İslam Camiasına sabırlar versin (EL FATİHA)
#yaşarkaplan #islamcıdergiler #demokrasirisalesi









.................... © Bekir Akkaya Blogspot Copyright 1999 ©.............

Yazıları ve Kitapları İle Yetiştiğim Yaşar KAPLAN Vevat Etti. Allah Rahmet Eylesin Mekanı Cennet Olsun'

Yazılarını ve kitaplarını çize çize okuduğum ve bütün çıkardığı dergilerdeki fikirler hala tazeliğini koruyan 28 şubatlarda ve müslümanlar konusunda lafını eğirip çevirmeden söyleyen ve yazan çok değerli İslamcı Düşünür ve yazar Yaşar Kaplan Almanya'da vefat etmiş. Allah rahmet eylesin. Mekanı Cennet Olsun. Rabbim sevenlerine İslam Camiasına sabırlar versin (EL FATİHA)
#yaşarkaplan #islamcıdergiler #demokrasirisalesi