29 Nisan 2010

Şeffaf olmak /Prof. Dr. Abdullah ÖZBEK

Bir ilköğretim öğretmeni ilginç bir olay anlattı…


Dersle ilgili bazı dokümanları fotokopi yaptırmak için, sene başında öğrencilerden birer lira para toplamış. Sınıfında elli öğrenci varmış. Bu da elli lira demektir.

O sıralarda da bir araba almış.
Okulun önüne park ettiği sırada öğrencilerden birisi yanına yaklaşıp şöyle bir soru sormuş:



-Öğretmenim! Bu arabayı bizden topladığınız paralarla mı aldınız?

Öğretmen beyninden vurulmuşa dönmüş. Birden ne diyeceğini şaşırmış…

Herhangi bir cevap vermeden doğru sınıfa gitmiş.

Neyse ki o gün matematik dersi varmış… Konu da değer ölçülerinden para.

Sınıfta, ne kadar para ile ne alınıp ne alınamayacağı konusunda bir tartışma başlatmış. Amaç, paranın değeri ile hayat arasındaki ilişkiyi kurdurmak.

Sonra söz elli liranın alım gücüne gelmiş. Bu esnada cebinden elli liralık bir banknot çıkarıp masanın üstüne koymuş. Arkasından da sormuş:

-Bununla ne alınabilir?

Haliyle öğrenciler, tecrübelerine ve duyduklarına dayanarak bir şeyler söylemişler.

En sonunda, kendisine daha önce soru soran öğrenciye sormuş…

-Bununla araba alınabilir mi?

Öğrenci de “Hayır, alınamaz ” demiş.

O zaman rahat bir nefes almış.

Bu olaydan herkes kendisine göre bir ders çıkarabilir.

Neyse ki öğretmen ucuz atlatmış. Daha iş öğrenciler arasında dedi kodu malzemesi olmadan, idarecilerin kulağına gitmeden, velilerin şikâyetine maruz kalmadan meseleyi akıllıca çözüme kavuşturmuş.

Ya bu iş, bazı medya organlarının diline düşseydi? Kim bilir, öğretmene o elli lira ile neler aldırırlardı?

Onun için başkasının parası ile iş yapanlar, -miktarı ne olursa olsun - çok şeffaf olmalıdır. Yoksa toplumdaki güven duygusu büyük yara alır.

Özellikle de toplumda rehber ve idareci komunda olanlar, bu konuda çok titizlik göstermelidir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Sayfamızda yazmak ve paylaşmak isteyeler
kumruhaber@gmail.com bildirebilir...