25 Temmuz 2010

AH HANIMELİ / Samet Yakışır

Ne gecesini düşünürdüm ne de gündüzünü. 

Mutlaka gelir; günde bir bardak çayını içer giderdim sessizce.
Ne milletin namusunda olurdu gözüm, ne de parasında.
Her masanda, her bardağın da;
Geçmişten kalan paslanmış anılarım yaşar.
Loş ışıklarınla beni ağırladığın o suskun masalarında
İçtiğim bir bardak çayınla kaybederdim kendimi,
Senle yaşadıklarım da eklenince
Gözyaşlarımla kaybolurdum karanlığa öylece. 
Aynı kasende dondurma yediğim günler oldu sevgilimle
Yeri geldi ağladım, yeri geldi güldüm.
İyi günde kötü günde yanımda olan sendin sadece
O dekorlarınla salondaki buğulu aynalarınla,
Teselli olurdun kabarmış duygularıma,
Ağladığımda aynalarına bakıp hissedebiliyordum benle ağladığını, 
Duvarlarının sıkıntıdan daralıp ayaklandığını, 
Benim gibi gururlu ve onurlusun sende, 
Yanlışa af, fesat, karaktersiz insanlara yer yoktur hudutlarında. 
Ayrım gayrım olmaz eşittir herkes gönlünde 
Ne oldu ne bitti bilmiyorum 
Bana düşmanca bakan o iki göz nasıl sızdı içine?
Farkında değil misin? Yoksa sendemi düştün menfaat peşine?
Mesleğinden mi, parasından mı, eşinden mi, dostundan mı? 
Karşılıklı oturup da yutkunamıyorum sıcak çayımı, 
Ardı ardına yaktığım sigarayla boğuyorum kendimi karmaşık duygulara
Boş bakmıyor o iki göz seziyorum hanımeli:
Nereye varır bu yol bilemiyorum,
Kendince hesaplar yapıp çizmiş planlarını, 
Bir bahane, bir fırsat bu yolun sonu çıkmaz sokak!
“Vallahi yağmur çamur düşmedi yüreğime
Söyle ay doğmadan yaş düşmesin gözüme,
Sürüden ayrılıp aç kalmış bir çakal gibi Cüsseme aldanıp kurban seçmiş beni belli.
Allaha bir can, toprağa verilecek bir bedenimiz varken,
O iki gözü hudutlarında kabullenebilirken 
AHHH HANIMELİ işte bu yüzden git gide kopuyorum senden.
Biliyorum çok şey öğrendim senden;
Sessiz kalmayı, akıllı düşünmeyi, sineye çekmeyi
Ama düşmanca bakan o iki göz varken,
Çayında bulduğum huzuru tedirgin ederken,
Aramıza bir kara kedi gibi girmeden,
Ben senden anılarımı yakıp gitmeden,
Sırtım düşmanca bakan o iki göze dönük;
Yüzüm o küskün aynalara bakarken,
Gün geçtikçe düşüncelerimi bataklığa sürükleyen,
Ayazlı gecelerime kurulan pusuları görmezden gelirsen,
Benim bu zavallı yanan ömrüm, anılarımla birlikte
Bu mesele benim meselemse; bozarım suskunluğumu giderim hanımeli öylece:
Açmam kapılarını zincirlere:
VURURUM SENİ…
sAMEt YAKıŞıR

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Sayfamızda yazmak ve paylaşmak isteyeler
kumruhaber@gmail.com bildirebilir...