23 Haziran 2008

Kitaplar Arasında Geçen Yıllar/ Bekir Akkaya

Bir İmam Hatipli olarak 1977 yıllarında tuttuğum notları not defterimden sayfa sayfa sizlerle paylaşmaya devam edeceğim. “Kırık Hançer” Yılmaz Boyunağa’nın bir romanının adı. Romandan bazı cümleleri de not defterime taşımışım.
“Türkler Musevilik ve Hıristiyanlık dururken, bunları bildikleri halde neden milli inançları olan Şamanizm’i terk ederek büyük çoğunluk halinde Müslüman oldular?”
Yılmaz Boyunağa Kırık Hançer kitabında bu soruya şöyle cevap veriyor. Türklerin Müslüman olmalarının asıl sebebi, İslamiyet’in ilahi ve bütün insanlığa ve kainata hitap eden bir din olmasından dolayı Müslüman olmuşlardır.” Ve Türkler onuncu yüzyıl sonlarında Müslüman olmuşlardır.

Yine aynı kitaptan Tevrat’la ilgili şu bilgileri notlarıma almışım. Tevrat; Hz. Süleyman’dan sonra gelen 24 kadar Yahudi hükümdarlarının çoğu Haz. Musa’nın dinini terk etmişlerdir. Bu hükümdarlardan biri tekrar Musa’nın dinine dönmüş ve bunun zamanında, yani bundan 1600 sene kadar önce Azra adlı bir kahin, Tevrat’ın asıl nüshasını Kudüs’te bulup meydana çıkardığını ilan etmiştir. Bugünkü Tevrat işte budur.
Bu nüshalar çoğaltıldı. Şimdi elde bulunan Tevrat Hz. Musa’ya gelmiş Tevrat değildir. Sonradan çeşitli insanlar tarafından yazılmış bir çok harfleri, iftiraları içine alan bir mecmuadır. İçinde asıl Tevrat’tan parçalar ve kısımlar da vardır.
Tevrat’ın aslı kaybolmuştur. Yahudiler Tevrat’ı da İncil’i de değiştirdiler. Kendi menfaatlerine uyan yazılar yazdılar.
***************
“Kırık Hançer” romanından aldığım notlar bunlarla da sınırlı olmamış. İncil’le ilgili şu bilgileri de bu romandan şöyle almışım.
İncil; Bugün elimizde var olan İncil’inde asıl ve hakiki nüshası yoktur. Hıristiyan’ların elinde bulunan ve Ahdi Cedid adını taşıyan kitaplar Hz. İsa’ya Allah tarafından inmiş olan İncil değildir.
İsa’dan sonra çeşitli insanların yazmış olduğu kitaplardır.
****************
“Az yaşa çok yaşa, akıbet gelir başa. “
*************
Şimdide aynı romandan Peygamberimiz Hz. Muhammet’ten Sözler başlığı ile şu sözleri not etmişim.
“Yabancı kadına şehvetle bakan kimsenin gözleri ateşle doldurulup, sonra cehenneme atılacaktır.”
“Komşu kadınlara ve arkadaşların hanımlarına şehvetle bakmak, yabancı kadınlara bakmaktan on kat daha günahtır.”
“ Evli kadınlara bakmak, kızlara bakmaktan bin kat daha günahtır.”
Zina günahları da böyledir.
“Evlenen dinin yarısını korumuştur.”
“Bir kimse gusül abdesti alması gerek durumda gusül abdesti almadan bir namaz vakti geçse, o kimseye ateşten gömlek giydirilecektir.”
“İçki ile iman bir yerde durmaz. İçki içince iman çıkacaktır.”
Hz. Osman Diyor ki;
“ Allah’a yemin ederim ki, bir kimse eline içki alıp içerken iman, o içkiye derki; -Hey Lanet! Dur! Ben çıkayım da, ondan sonra sen gir.”
Peygamberimiz : “ Her kim üzerindeki elbiselerinde haramdan bir tel iplik olsa, o elbise ile kılınan namaz ve yapılan dualar kabul olmaz.”
“Dostluk ve düşmanlık Allah rızası için olmalıdır.”
“Sana gelmeyene gitmem, seni mahrum edene vermem, sana lüzum eden af etmem.”
“Akraban kesse bile, onlarla ilgini kesme.”
Allah sizin üç şeyinizi hoş görmez. Dedi-kodu, mal israfı ve lüzumsuz soru.”
“Bizi kandıran bizden değildir.”
Hz. Aişe Anamız Ben Peygamberden işittim:
“Ezan okunurken iş işlemek dinde noksanlıktır.”
“Her kim ezan sesini işittiği zaman müezzinle birlikte hafif okursa, her harfine bin sevap verilir.” Bin günahı mahvolur.”
Bu notların Kaynağı: Kırın Hançer-Roman-Yılmaz Boyunağa…
Ben bu notları 01.03.1977 tarihinde almışım.
******************
“Ahmet Günbay Yılmaz’ın Çiçekler Susayınca adındaki kitabından aldığım notların başlığı “Güzel Sözler” adını taşıyor. İşte o notlarım.
Güzel Sözler:

“Güzel söz yılanı ininden, kötü söz insanı dininden çıkarır.”

“ İmandır o cevher ki ilahi ne büyüktür.
İmansız olan paslı yürek sinede yüktür.”. Mehmet Akif.

“ Birimiz hepimiz için, hepimiz birimiz için.”

“İnsanın suratına değil siretine…Kalıbına değil, kalbine…Malına değil, ameline…İbadet, ile beliren haline bakarım…”-Kuran-ı Kerim

“Dünya insanlarla şeref bulmuştur. İnsanın şerefli oluşu ruh iledir. Ruhun akıl ile…Aklın ilimle…İlmin amel ile…Amelin de şerefli olduğu İman ve İhlas iledir.”

“Kalpte Allah korkusu olacak, şeytan tortusu değil.”

“İman insanı insan eder.
İnsan değil belki sultan eder.”

“Bir kimse de kin varsa, o kimse de din yoktur.” –Hadis

“Gülü gül yapan yanındaki dikenidir.
İnsanı insan yapan, kalbindeki imanıdır.”

“Edepsizlikte tekleriz
Kimi görsek etekleriz
Hem de Allah’tan yardım bekleriz.
Ne utanmaz köpekleriz.”

“Allah’a dayan saya sarıl hükmüne ram ol
Yol varsa budur bilmiyorum başka çıkar yol.” –Mehmet Akif

“Gök cisimlerini ve güneş manzumesini düzenleyen ve kâinatı idare eden gücü tesadüfe bağlamak imkansızdır.” – Laplace

“Kar yağmadık kış, hal gelmedik baş olmaz.”

“Kul darda kalmayınca, Hızır yetişmez.”

“Nefret, cehaletin gözlere çektiği kapkara perdedir.
Sevgi ise, gönülden gönüle yansıyan bir aynadır.”

“Çalıştır kafanı, al nafakanı.”

“Acı sirkenin zararı küpüne olur.”

“Okşayan eli ısıranlar, tekmeleyen ayağı öperler.”
Bu notları Ahmet Günbay Yılmaz’ın kitabından 05.04.1977 tarihinde almışım.
***************
Bu aldığım notlar notların ötesinde bir İmam-Hatiplinin o yıllarda hangi tür kitapları okuduğunu da göstermektedir. Biz o yıllarda tüm arkadaşlarımız bulduğumuz her türden kitabı okurduk. Bütün arkadaşlarımız kitaba önem verirler ve bütün öğretmenlerimiz bizleri girdikleri derslerde kitap okumaya yönlendirirlerdi. Dersimize giren öğretmenlerimiz tavsiye ettiği kitaplar genelde kendi düşüncelerini de ortaya koymuş olurdu. İleride öğretmenlerimizin bizlere tavsiye ettiği kitapları da burada yazacağım.
****************
Biz aldığımız notları paylaşmaya devam edelim. Şimdi ise Mehmet Birgül’ün Mutluluk Yolu Romanından aldığım notları sizlere sunmak istiyorum. “MUTLULUK YOLU” KİTABININ ARKA KAPAĞINDA YAZILANLAR “ Akıllı insan, doğruyu eğriden, iyiyi kötüden ayıran kimsedir. O geleceğini düşünür. Hayattan çok şey beklemez. Hırslarını ve arzularını dizginlemesini bilir. Başkaları ve kendisi için zararlı olabilecek şeylerden çekinir…Millet yararına sanat için, canını bile feda eder.
(İyiler dururken, neden kötüler? Aydınlıklar dururken, neden karanlıklar? Kardeşlik varken niçin düşmanlıklar? Merhamet dururken neden gaddarlıklar?
“Ne acayiptir o kimse ki, ahireti tasdik ettiği halde sırf dünya için çalışır. Dünya insan tabiatının meylettiği bir yeşilliktir. Allah sizi oraya bıraktı…Nasıl amel işleyeceğinize bakıyor.
*****************
Mutluluk Yolu Kitabının arkasında bu yazıları notlarım arasına aynen yazmışım. Şimdi ise kitaptan aldığım diğer notlar şöyle.
“İnsanlar parayla değil, kendi iyi ve kötü meziyetleri ile değer kazanır.”
“İnsanların en güzel anlaştıkları ortam, telaşsız oldukları andır.”
Zulüm: Eza, cefa zulüm olduğu gibi: Kendisine çay ısmarlayıp, kapıcısına uzaktan baktırmak zulümdür. Her hangi birine kötü söz söylemek zulümdür. İşçinin parasını bekletmek zulümdür.
“İnsanların dünyasında, onlarda değer ölçüsü, fakirlik, zenginlik, çirkinlik, güzellik, zencilik ve beyazlılıkla olmaz. İnsanın insandan üstün olması için, takvaca üstün olması lazımdır. Takva sahibi olanlar zulüm yapamazlar. Zulüm edenden hoşlanmazlar. Yolu şaşırmışlara yol gösterirler.”
“İyi bir iman olmayınca Allah’tan haya da olmaz.”
“İyi insan numune görmeyince kötülüğe saplanır.”
“Cemiyette nasıl hareket edileceğini bilmeyen kötü insandır.”
“Akıntıda balık durmaz.”
***************
Soru : Japonya yakın tarihte büyük bir zaiyata uğradı. Harpten çıktığı halde büyüklere baş kaldıracak kadar ileri bir merhale kat etmiş durumdadır. Bunun sebebi nedir?
Cevap: Onların inançlarının ruhu, İslam kabuğu Budizim olduğu için, Japonlar bugün, teolojik din devriyle, pozitif ilim devrinin her ikisini beraber yaşatan bir millet olduğu için, böyle baş döndürücü bir hızla ilerlemesini bilmiştir.
****************
Hayatın Temel Prensibi üçtür:
1. İlim
2. İbadet
3. Karşılıksız sevgi
**************
“Kurtarılmaya muhtaç olanlar kimseyi kurtaramazlar.”
“Cemiyetle kendini sorumlu tutabilmek için insan, kâmil olmak lazımdır.”
“Eğer Lenin-Mao bir an için kendilerini unutup halkın yerine koysalardı,
Komünizm rejimi gibi zalim ve gaddar bir rejim ihdas etmezlerdi.”
“İki günü müsavi olan aldanmıştır.”
“Uzlet kuvvetlilere vatan, zayıflara gurbettir.”
“Para, kadın veya erkek gösteriş için istenilen geçici ve aldatıcı şeylerdir.”
“Cemiyet ayakta durabilmesi için, cemiyeti meydana getiren kişilerin, inançta, yaşayışta, gayede, ızdırapta ve refahta birleşmeleri lazımdır.”
“İyi bir hanım sosyaldir. Umumun metağı değil, terk ferdin sefiğidir.”
“Plansız hiçbir şey yürümez.”
“Her şey yerinde olduğu zaman güzeldir.”
Akıllı kimse, doğruyu eğriden, iyiyi kötüden ayıran kimsedir.”
“Dünya bütün fikir adamlarını birleştirse gerçek eşitliği sağlamak için yapacağı müeyyideler, İslam inancının getirdiği düsturlardan daha müessir olamaz.”
***************
“Örtü kadının ziynetidir. Kadın ailenin müvesidir.”
“Kadının örtülmesi ağırbaşlılığının, hürmete layık olmanın ifadesidir. Örtü kadının ziynetidir. Süsüdür.”
“Bayanlar ince ruhludur. Küçük bir şeyle mutlu olurlar, küçük bir şeyle bedbin olurlar.”
“Evi yıkan da kadın, yapan da kadındır. Cemiyeti memur hale getiren de kadın, öldüren de kadındır.”
Büyük Devlet Adamı BİSMARK : “ Bütün dinleri tetkik ettim. Gördüm ki bir aileyi idare edecek kuvvete sahip değiller. Ancak İslam Dini dünyayı idare edecek kuvvete sahiptir..”
Kaynak: Mutluluk Yolu-roman-Mehmet Birgül
Benim bu notları aldığım tarih 08.04.1977 tarihidir.
**************
Bu notların hemen altına şu notu ilave etmişim. Semuel Smıles’in “Kitapların Arkadaşlığı” yazısından şu notu almışım. Semuel Smıles Diyor ki; “Kitap okurken mutlaka şu yolu takip edin.
1. Yeni çıkan bir kitabı bir yıl geçmedikçe okumayın.
2. Ün yapmış kitaplardan başka kitap ta okumayın.
3. Yalnız hoşlandığınız kitapları okuyun.
*************
Bu dönemde biz İmam-Hatiplerin kitaba karşı büyük bir ilgisi vardı. Öğretmenlerimiz de bu konuda bizlere yardımcı oluyordu. Ben şahsen bugünkü Ordu Öğretmenevinin bulunduğu yerde Ordu Halk Kütüphanesine üye idim. Ayrıca yanımda bir çok arkadaşım ve ben bir de otobüste “Gezici Kütüphane” vardı ki, biz buraya da üye idik.
Ayrıca Ordu İmam Hatip Lisesi’nin büyük bir kütüphanesi vardı. Ben Ordu İmam Hatip Lisesi Kütüphanesinin okul genelince seçilerek tam altı yıl başkanlığını yaptım. Bu da şahsen benim için büyük bir avantajdı.
Bundan sonraki yazımla “Mukaddes Çile” adındaki kitaptan aldığım notları sizlerle paylaşacağım. Üçüncü bölümün sonu.
Bu yazı devam edecek…
Bekir AKKAYA/KUMRU/21.06.2008

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Sayfamızda yazmak ve paylaşmak isteyeler
kumruhaber@gmail.com bildirebilir...