2 Ocak 2008

Kendini Gelin Güvey Sanan Birine (1) (Polemik) /Bekir AKKAYA

BU YAZI BİR CEVAP YAZISI DEĞİL, BİR DURUMA AÇIKLIK GETİRME YAZISIDIR. EĞER HAKSIZ YERE HAKARET VE İFTİRA SÜRDÜRÜLDÜĞÜ TAKDİRDE, KARŞININ DİLİ AYNEN KULLANILACAK TABİ Kİ CEVAP VERİLECEKTİR.

Bildiğiniz gibi bu site ve bir yerel gazetedeki köşemde haftalık olarak yazı yazmaya çalışan birisiyim. Yerel gazetede üst üste sekiz adet “ÖLÜM VE SONRASI” üzerine yazı kaleme aldım. Ayrıca bu yazılarım http://www.kumru.tv/ de yayınlanmaktadır. Bir gün Haşmet Uzar adına biri “Hoş Geldin Bekir” adında bir yazı kaleme almış.
Bu yazıdan sonra ben “Haşmet Name” adında bir şiir kaleme aldım. Daha sonra aynı Haşmet bize şiirle cevap verdi. Ve bu iş pek fazla sürmedi olduğu gibi bıraktık.

“Ölüm ve sonrası” adındaki son yazım üzerine yine
Haşmet adıyla biri http://www.kumru.tv/ ‘deki köşesinde “Bekir Akkaya’nın Adaleti” başlığı ile bir yazı kaleme aldı.
Kumru tv’nin sahibi İlhan Tinci bu yazıları yazanı bildiğini söyledi. Ve yine aynı kişinin adı ile bir şiir geldi ancak bu şiiri ben yayınlamadım. Son yazdığım yazı da ise “İsimsizler Cehenneme Gönderilecektir!” başlığı ile bir yazı kaleme aldım. Şu kadarını söyleyeyim, Haşmet Uzar’ın yazısına hiç mi hiç takılmadım. Sadece son yazımın girişini süslemek amacıyla Haşmet’in adını vermeden “dalga dubara” muhabbeti yaptığını ifade ettim. Ancak benim yazdığım yazının altına deliklerden nemalanan Ahmet AKAD denilen densiz her zaman olduğu gibi bana atfen şu yazıları kaleme almış. Birlikte okuyalım.

ÖNCE BU YAZI

UZAMNLIKAhmetAKKADMaaşallah... Bekir AKKAYA her konunun uzmanı!. Müfessire! ihtiyaç yok.

SONRA BU YAZI
MUGALATA
Ahmet AKKADMugalata....İlimden yoksun, bilimden yoksun,cennet ve cehennemi anlatırken bir ayet veya hadis bile dayanak yapılamamış.Nasıl yapılsın. Sayın yazar,bi kere bu konuları bilmez. Ezberinde de bu konuları kapsayan orjinal bir tek ayet yoktur. Zaten kendisi de bu konuların ilimle ve bilimle izahı yoktur diyerek kıvırmaktadır ve bu konular ruh dünyası ile alakalıdır demektedir. Yani kısacası diyorki:Beni eleştirenler boşuna eleştirmesin, ben bunu kendi ruh dünyamdan ürettiğim vehimlerle yazıyorum. Yani bir türlü hezeyan! Ayrıca sayın yazar, baya yaşlanmış ve beyin hücreleri! epey yıpranmış anlaşılan.Bir de bu yaşa kadar yediği nanelerin, kırdığı testilerin, yaşamının büyük bölümünü masa! etrafında geçirmenin korkusuyla, hiç bir delile dayanmadan cennete herkes girecek diyerek kendini kurtarma yolunu aramaktadır. Malum yaş ilerliyor ve ölüm soğuk yüzünü biraz daha hissettiriyor.Yoksa biz onun masum çok insanlar için gözünde çöp var diye ''ila cehenneme zümeraaa'' dediğini çok duyduk.Yazara sevgilerimle...

DAHA SONRA BU YAZI
Ahmet AKKAD
Sayın Yönetici, Ahmet AKKAD müstear ismiyle yaptığım yorumların, farklı kişiler tarafından yapıldığı gibi bir yanlış anlamadan dolyı, bu yorumların tarafınızca kaldırılmasını arz ve talep ederim. Saygılarımla...http://www.kumru.tv/ ALINDIhttp://www.kumrutv.com/yazar.asp?yazarid=83&yaziid=72

Kıvırmaktadır, bu konular ruh dünyası ile alakalıdır. bir türlü hezeyan, Ayrıca sayın yazar, baya yaşlanmış ve beyin hücreleri epey yıpranmış, Bir de bu yaşa kadar yediği nanelerin, kırdığı testilerin, yaşamının büyük bölümünü masa etrafında geçirmenin korkusuyla kendini kurtarma yolunu aramaktadır. Malum yaş ilerliyor ve ölüm soğuk yüzünü biraz daha hissettiriyor. Yoksa biz onun……
Hiçbir neden yokken yukarıdaki yazıların bu şekilde bana karşı yazılmasına Haşmet Uzar bilinmeyen dahil kim rıza gösterebilir ki?

Ya da Haşmet Efendi kendi kendine bu sözlerin muhatabı Ahmet Akad denilen fısıltı odaklar beslemesi ahlaklı sözün sahibine yönelik sözleri kendi üzerine alabilir ki!
Elime bir yazı geçti. Yazarı Haşmet Uzar…Orada tehdit, hakaret ve küfür ve ben bu yazıyı bu siteyi takip eden herkesin huzurunda yukarıdaki sözlerin sahibi Ahmet AKAD’A aynen iade ediyorum.

Ayrıca yukarıda altını çizdiğim ve kumru.tv’de yayınlanan bu akad adındaki kişinin hakaretlerini sessiz sedasız geçiştirecek değilim. Gerekirse olayı yargıya da taşıma bir hakkımdır. Ama ben köşemde Ahmet AKAD’a cevap vermekle yetindim. Ve pekte hakaret içermeyen bir yazı ile cevap verdim. Yukarıdaki hakaretlere sessiz mi kalmalıydım.

İki isimsizi tanımıyorum. Durduk yere bana hakaret eden AKAD’a çok yazacaklarım var. Bu noktada Haşmet celallenmesin. Eğer İlhan Tinci’nin dediği doğruysa o kişi yazdıklarından en çok kendi pişmanlık duyacaktır. Avukata filan gitmesine gerek yok, bana yazılmış çok daha küfürlü yazılar olmasına rağmen bir yerlere ulaştırılmamıştır.

Yazsam bile aciz insanların dilini kullanmam. Süreklilik arz eden ilişkilerimiz varsa bundandır. Her duyduğumuzu ya da gördüğümüzü söylemeye ya da yazmaya kalkışsak Bu bizim için mümkün değil. Ve arkasından jurnalleme birilerine ihbar. Hep aynı şey ve aynı yöntem…Başkalarını da olayınızın içine çekme gayreti. Oysa hiç kimse mahcup olacağı bir şeyi yapmamalı. Üstelik söylenilenlerin asıl kahramanı söyleyenlerinde olabileceği ihtimal dahilindedir. Öyle ya bütün bunları sen nerden biliyorsun? Bu da sorulabilir.

Ahmet AKAD bundan böyle yazılarımın kahramanıdır. Bakalım bundan sonra Haşmet Uzar benim her yazdığıma bir cevap verecek mi? Haşmet’in gönül hatır dediği şeye riayet eden biriyim. Ama anlamadan dinlemeden Haşmet’in “mal” la başlayan kelimeleri kullanması çok büyük bir talihsizliktir. O konulara girersek çıkılması da çok zor olur. Her şey hafızalarda ve benim dışımda haksız yere mağdur edilenlerde olmuştur. Peki insanların haksız yere cezalandırılmaları, sebebiyet verenlerin hiç mi vijdanını sızlatmamaktadır. İyi ki bilinen ve yapılan bir durumumuz yoktur. Sözü edilen kişilerin bindikleri dolmuş sonucu bugün bile kafaları eğiktir. Kendileri de bizlerden defalarca özür dilemişlerdir. Bazı şeyler dışardan göründüğü gibi değildir. Öyle veya böyle 20 yıldır Kumru’da olan birisi olarak iyi veya kötü çok şeye şahit olmuşuzdur. Yanlışlarımızdan af dilemişiz, yanlış yapanları da af etmişizdir. Üçüncü şahısların bilmediği çok şeyler vardır…

Şimdi ben üç kişinin muhabbet ettiği ortamda, iki kişi birbirlerine kaş göz ve işmar hareketi çekmesini ahlaksız olarak değerlendirmeyecek miyim? Yazımda daha çok canlı şahit olduğum karı-koca muhabbeti üzerine kuruludur. Bunu da başkalarının bilmesi mümkün değildir. İlla da bu konularda isim vermemiz de gerekmez.

Ahmet AKKAD kesinlikle “Bir de bu yaşa kadar yediği nanelerin, kırdığı testilerin, yaşamının büyük bölümünü masa etrafında geçirmenin korkusuyla kendini kurtarma yolunu aramaktadır” sözündeki iddiaları ispat etmek zorundadır. Bu sözleri yazıp ispat edemeyen Ahmet Akad her kimse, terbiyesiz, karanlık odaklar beslemesi ahlaksız ve her türlü hakarete layık biridir. Eğer Haşmet Uzar yazılarda edep ve ahlak dersi vermeyi düşünüyor ise, bana değil yukarıdaki cümlenin muhatabına cevap vermelidir. Hiç Haşmet gibi geriye dönmek istemiyorum. Haşmetin yazdıklarını da üzerime hala alınmıyorum. Benim yazılarımın muhatabı çapsız ve kişiliksiz Ahmet Akkad’dır.

Bu yazı kimseye cevap değildir. Sadece önceki yazının neden yazıldığının ve hangi yazılara istinaden kaleme alındığının açıklamasıdır.

Sayın İlhan Tinci:

Bu tür isimsiz yazıları neden yayınlar anlamış değilim. Eğer illa da birilerine hakaret etmek için isimsiz yazıların cezai bir müeyyidesi yoksa ve isimsiz yazılarla iftira atmak suç değilse bize de o bilgi ve belgeleri iletiversin. 2000 yılından bu yana http://www.kumru.org/ yayın yaptığım halde böyle bir olumsuz duruma bugüne kadar imza atmadım. Ve atmam…

Sayın Haşmet Uzar ve İlhan Tinci önce bana yazılan yazının tam orjinalini okuyun.
MUGALATA
Ahmet AKKADMugalata....İlimden yoksun, bilimden yoksun,cennet ve cehennemi anlatırken bir ayet veya hadis bile dayanak yapılamamış.Nasıl yapılsın. Sayın yazar,bi kere bu konuları bilmez. Ezberinde de bu konuları kapsayan orjinal bir tek ayet yoktur. Zaten kendisi de bu konuların ilimle ve bilimle izahı yoktur diyerek kıvırmaktadır ve bu konular ruh dünyası ile alakalıdır demektedir. Yani kısacası diyorki:Beni eleştirenler boşuna eleştirmesin, ben bunu kendi ruh dünyamdan ürettiğim vehimlerle yazıyorum. Yani bir türlü hezeyan! Ayrıca sayın yazar, baya yaşlanmış ve beyin hücreleri! epey yıpranmış anlaşılan.Bir de bu yaşa kadar yediği nanelerin, kırdığı testilerin, yaşamının büyük bölümünü masa! etrafında geçirmenin korkusuyla, hiç bir delile dayanmadan cennete herkes girecek diyerek kendini kurtarma yolunu aramaktadır. Malum yaş ilerliyor ve ölüm soğuk yüzünü biraz daha hissettiriyor.Yoksa biz onun masum çok insanlar için gözünde çöp var diye ''ila cehenneme zümeraaa'' dediğini çok duyduk.Yazara sevgilerimle...

Sayın Haşmet Uzar ve İlhan Tinci Şu cümleleri tekrar bir daha okuyun…

Kıvırmaktadır, bu konular ruh dünyası ile alakalıdır. bir türlü hezeyan, Ayrıca sayın yazar, baya yaşlanmış ve beyin hücreleri epey yıpranmış, Bir de bu yaşa kadar yediği nanelerin, kırdığı testilerin, yaşamının büyük bölümünü masa etrafında geçirmenin korkusuyla kendini kurtarma yolunu aramaktadır. Malum yaş ilerliyor ve ölüm soğuk yüzünü biraz daha hissettiriyor. Yoksa biz onun……
Sonra da aşağıda yazılan ilginç cümle ve sözleri Ahmet AKKAD’ın münasip yerine koyun: Yazılanlar hoşunuza gidiyorsa üzerine siz de oturun. Zevkten kudurmanız dileğiyle yazdıklarınız ve yayınladıklarınıza buyurun…Bundan böyle de bizleri unutun…

“Ağzına geleni fütursuzca söyleyen, İnsanları eleştirmekle aşağılama arasındaki farkı bilmeyen bu aşağılık bakışı bozuk ……. kendini bir yerlere koymuş edepsizliğini görmemezlikten gelmemizden cesaretle belediye lağımı benzeri ağzından dökülenlerin farkında değil.”

“Bir söversin insan halidir derler. İkincisinde terbiyene verirler. Üçüncüde muhatap olmamak için çalıyı dolaşırlar. Hangi aşağılanmış ruh halinin tezahürüdür bu şiddet.”

özelliklede Kumru’da yaşanılan hangi haksızlığın karşısında seni gördük. Yâda şöyle söyleyelim. Seni bunların karşısında dimdik göremedik. Aç dediler açtırdın. Yala dediler yaladın. Yolda kalmışa mı yardım ettinde biz bilmiyoruz. Mafyayla mı uğraştın. Zalimlerle mi uğraştın. Hangi faizciye senin yaptığın kötü dedin Masasında kemik yalarken. Memleketin kanını emenlerle mi uğraştın. Karşındaki fuhuşu gördün. Ben senin bişi yaptığını görmedim. Zalimin sofrasındasın ve oralardan da ayrılmaya hiçte niyetlenmedin bile.

“ Adamsan, bir bildiğin varsa açıkça yaz.
Ne o öznesi belli değil.
Olay belli değil.
Karnından konuşmalar.
“Adama demezler mi? Dinime dahleden müselman olsa bari.”

“Şu yazdıklarını bir oku, bak ne kadar adamsın. Bir şey suç ise müstear isimle de olsa kendi isimi ile de olsa aynıdır. Be kuş bakışlı adam senden korkan mı var zannediyorsun. Evet, bir zorluk varsa insanlar edebini senin seviyene indirmekte zorlanıyor.
“İnsanların en doğrusu sen değilsin, hatta en ahlaklısı da değilsin. Senin kırdığın kırkı çoktan geçti. Ancak bu köy sahipsiz. Sende köpeksiz köyde çomaksız dolaşmaya alıştın. Attın tuttun. Okuyor sanda okumuyorsan da kendine be ukala herif. Sen tanrı olsan tapmam. Seni inkâr ederim.

“Ağır yazı yazmakla edepsizlik etmeyi çok karıştırıyorsun. Ama insanların ahlakının kaynağına bakmak lazım diye bilirim. Anlaşılan sen bir edepsizin ahlakıyla alaklanmışsın. Senin alıştığın üslup mahalle karısı üslubu. Buradan da senin ahlakının kaynağı anlaşılıyor. Bundan dolayı seni yadırgamıyorum. Sana acıyorum.
Neymiş ilkesizlik bir bakalım mı var mı cesaretin. Haşmet Uzar’ın yazısından…
…….
ŞİİR, MANİ YA DA YAZI HEPSİ AYNIDIR…
Bir ölçü vardır.
Ve bir kurala göre yazılır…
Erik diyenin yanında ağzınız sulanmıyorsa hormonsal bir bozukluk ya da o nesneyi tanımama söz konusudur…
Bana yazılan yazıya karşılık, ben Akad’a böyle bir yazı yazmak isterdim ama, bir türlü beceremedim. Sağ olsunlar yazmışlar…
Allah için söyleyin!
Bana yazılan Akkad hakaretine edebi bir lisan(!) ve ölçü(!) ile yukarıdaki yazı ne güzel kaleme alınmış.
Yazarına Teşekkürler…
Bekir AKKAYA/KUMRU/

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Sayfamızda yazmak ve paylaşmak isteyeler
kumruhaber@gmail.com bildirebilir...