Bu
hafta Kumru’da en üst düzey Ziraat Odası yöneticisi ile tam olmasa da görüşme imkânımız
oldu. İlgili kanunla ifade edilen görev ve yetkiler Kumru’da tam olarak
uygulandığını söylemek mümkün değil. Bunu söylerken, Odanın olabilmesi için
kurumlar arası zorunlu kanuni işlerden söz etmiyorum. Benim gibi üreticinin
“Doğrudan Gelir Desteği” alabilmek için yılda bir kez “çiftçilik belgesi” almak,
bunun içinde aidat ödemek zorunda bırakılmam çiftçiye yönelik bir hizmet
olamaz. Bir çiftçi olarak bana “sen gelmeyince biz sana nasıl fayda sağlayalım
diyemezler. Çünkü, kanun onların önünde ve beni bilgilendirmek ve bana yapmam
gerekenleri hatırlatmak onların görevi.
Ben
bilgi veya yardım için müracaat etsem bile yine kanundan kaynaklanan bir
karışıklık var ortada. Neticede Kumru İlçe Tarım Müdürlüğü’de böyle bir görevi
yapıyor. En azından ben böyle biliyorum. Devletin Tarım Müdürlüğü varsa Ziraat
Odası neden var ki? Kanundan kaynaklanan bir durumsa, en azından çiftçilere
yönelik kanunda var olan boşluk düzeltilir , bizim de kafamız karışmaz. Neticede
kanunla görev ve yetkileri açıkça belirtilen Kumru Ziraat Odası ilçemizde
kanunda belirtilen aşağıdaki faaliyetleri yapabilir, ya da yapıyorlardır.
İlgili
kanunda belirtilen benim açımdan yapılabilecek aşağıdaki görevler yapılsa
çifçilere yönelik gözel şeyler olur. Mezbahalara, umumî sergilere, Tarım ve
kırsal kesimin kalkınması için her türlü
eğitim, yayım ve danışmanlık faaliyetlerinde bulunmak, ilgili kurum ve
kuruluşlarla işbirliği yapmak, katkı ve önerilerde bulunma görevlerinden ne
kadarı gerçekleştiriliyor? Çiftçilerin tarımsal girdilerini teminen her türlü faaliyette bulunma hususunda neler
yapılıyor? Yurt içi veya yurt dışı fuar, sergi düzenlemek ve katılmak,
müsabakalar düzenlemek gibi görevler yapılabilecek faaliyetlerdir.. Ziraat ile ilgili laboratuarlar, …..
kitaplıklar, seyyar sinemalar, bitki hastalıklarıyla mücadele, ilaçlama yerleri
kurmak ve ziraî ilaç, veteriner ilaçları, gübre, tohum gibi girdi satış
yerleri, her türlü ziraat ve ziraî sanayî tesisleri, fidanlık ve ağaçlıklar,
damızlık ve örnek ahır ve ağılları, aşım durakları, ziraat işletmeleri, çiftçi
danışmanlığı merkezleri açmak ve işletmek, hayvan hastalıkları teşhis ve tedavi
hizmetlerinde bulunmak, sulama, kurutma, ağaçlandırma, toprak koruma ve
verimliliği muhafaza konularında çalışmak, uygulama, tesis inşası ve benzeri
faaliyetlerde bulunmak, çiftçilerin üretim ve meslekleriyle ilgili her türlü
ihtiyaçlarını karşılamak, bu hizmetleri yerine getirmek için gerekli teknik
personel ve sağlık personeli istihdam etmek. Yukarıda belirtilen görevlerden
büyük çoğunluğu ilçemizde yapılabilecek faaliyetlerdir. Benim için önem arz
eden aşağıdaki görev tarımsal faaliyetler kadar önemlidir. İlgili kanundan
aynen yazıyorum. Odalara kayıtlı muhtaç çiftçi çocuklarının, yurt içinde
eğitimleri veya ihtisas ya da stajları için Birliğin onayı ile burs vermek.
Bugüne kadar böyle bir burs verilip verilmediğini ben şahsen bilmiyorum.
Kumru
Ziraat Odası ya da buna benzer bir kurum veya kuruluş. Ben şahsen bu tür oda ya
da birliklerin olmamasından yanayım. Benim iradem dışında kurulan ve bana
danışılmadan devletin kurumları dışındaki kurum ve kuruluşları yanlış
buluyorum. Benim de üyesi bulunduğum bir “ilksan” kanunla kurulmuş ve siz
ilkokul öğretmeni olduğunuz an bilmeden oraya üye olur ve her ay sizden aidat
parası kesilir. Böyle bir üye olmayı da, böyle bir aidat ödemeyi de doğru
bulmuyorum. Daha düne kadar dernek ve vakıflardan bağış altında para
alınıyordu. Gönül rızası ile bağış yapılır. Oysa zorla makbuz kesilir ve bağışa
zorlanırdınız. Bugün kanuni düzenleme ile bu işlem bir ölçüde ortadan
kaldırıldı. Bana göre çok hayırlı bir iş yapıldı. Bir gün gelecek vatandaşla
devlet arasında bu tür oluşumlar bir kanunla ortadan kaldırılacaktır. Derneklerde
olduğu gibi hiçte kıyamet kopmayacaktır. Yani TMO’nin fındık için devreye
girmesi bir çiftçi olarak benim yüzümü güldürdü. Bana göre asıl olan
Devletimizin kurum ve kuruluşlarıdır. Bitki Sevenler Derneği kurulsun ama, beni
kimse kanunla da olsa beni oraya üye yapıp aidat altında paramı almasın. Yine
ilgili derneğe üye olacaksam da kimsede beni engellemesin ve vereceğim paraya
da kanun dâhil kimse karışmasın. Benim asıl söylemek istediğim de budur.
Buluşmak ümidiyle…
Bekir AKKAYA /12.08.2006/ KARADENİZ HABER POSTASI
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Sayfamızda yazmak ve paylaşmak isteyeler
kumruhaber@gmail.com bildirebilir...