Allah’ın Yazısı Bozulur mu? /Bekir AKKAYA

Çoktandır yazı yazmıyorum. İşin doğrusu sağlık problemlerim olsa da asıl yazmamamın nedeni bir yanlışlığı alışkanlık haline getirmemin farkına varmış olmamdandır. Kırk yaşın altında olanlara göre yaşlı sayılırız. Kırk bir kere maşallahı çoktan gerilerde bıraktık. Dünyada söylenmeyen söz ya da yazılmayan konu kalmasa da önemli olan sizin tarafından söylenmiş olmasıdır. Bu düşünceden yola çıkarak sadece yazdıklarımın başlıklarını toplasam üç beş yazı ortaya çıkar. Zaman zaman anlayacak gibi olsam da bir şeye hala aklım basmaz. Neden çıkara dayandırılmayan işler enayilik olarak görülür? Oysa çıkara dayandırılmayan faydalı işlerin sayılamayacak kadar faydası olduğu gibi, beklenmeyen bereketi de kendiliğinden oluşmaktadır. Ben böyle düşünmekle birlikte son zamanlarda gördüklerim ve yaşadıklarım sonucu yaptıklarımı da düşüncelerimi bir ölçüde yanlış mı yapıyorum acaba? Diye sorgulamaya başladım. Eğer ücret alınmadan yapılan işler “enayilik” olarak görülüyorsa bilinsin ki benim gibiler dünyanın
en enayi insanlarıdır. Neticede bugüne kadar farkında olmadan enayi olarak yaşadıysam da ben karar verdim, en azından enayi olarak ta ölmek istemiyorum. Kendimle uzaktan yakından hiç ilişkisi olamayan hayırlı bir iş için çok değer verilen bir zatın yanına gittim. Yazacağı iki satırlık yazı için bana söylediği tek cümle“ angarya işlerle bizim işimiz olmaz, sen attığım imzanın parasını verebilecek misin?” dedi. Tabiî ki biz de tık yok. Meğer adamın çevredeki itibarı aldığı para oranında imiş. Ya kalça kıvırıp, kafa tutmaktan başka mahareti olmayıp ta kendi hakkı olmadığı halde kendine zoraki alan tiplemelere ne demeli? Saygın mı? Saygısız mı? Dünyada yazılmayan hiçbir şey yok aslında. Önemli olan sizin ifade etmenizdir. Niceleri vardı bu
dünyada ama göçüp gittiler. Son versiyonu olan bizlerde bu dünyadan göçüp gideceğiz. Burada da önemli olan hoş bir seda bırakmak, ölsek te ölmeksek te hayırlarla ve güzelliklerle anılmaktır. Bana sorulsa en talihsiz insan kimdir diye? Ben şöyle cevap verirdim. Bir insan düşünün ki, üç günlük kaldığı yerde dedikoduya neden olup, yaptıkları ile insanların olumsuz düşünmelerine neden olur. Kendinin bulunmadığı yerlerde nefsini tatmin etme eylemleri gündeme gelir, fitne ve faseta neden olur? Paylaşımdan uzak ve bencil davranışları ile öne çıkar. Babalık vermekle, büyüklük ve baş olma fedakârlıkla taçlanır. Ne var ki payandalarla duran bir baba direği hiçbir zaman bir direk olmaz. Öyle olduğunu sanan her ne olursa olsun en ufak sarsıntıda yıkılmaya ve içindekilerle birlikte yok olmaya mahkûmdur. Bir dostum dedi ki “ bana hak görülen şeyi kendine hak görerek almış” dedi. Bende dedim ki “ Allah yazmamıştır, yazdıysa da ona yazmıştır.” Dedim. Dostum “hayır kulun yazdığı bir durumdan söz ediyorum, kul beni takdir etmiş, o kendine almış” dedi. Ben de dedim ki “ Allah yazmayınca kul yazamaz, dolayısıyla Allah yazmamış.” Dedim. Öte tarafta oturan bir başa Bilge Dost bana kızarak şöyle dedi. “ Sen ne diyorsun Allah aşkına, Allah’ın yazısını insanın cazısı bozar” dedi. Ve yakında görürsünüz dedi. Söz konusu edilen olayda kulun yazdığı yazıları gösterdi. Bu durumu yakında görecek olsam konuşma esnasında benim kafam karıştı. Şimdi ben bir üstadı azam uzmanı muazzam arıyorum. Neden mi? Allahın yazısını insanın cazısı bozabilir mi? El Cevap : ?
Bekir Akkaya
Yayın Tarihi : 15 Kasım 2005 Salı
Güncelleme :16 Kasım 2005 Çarşamba 14:17
Yorumlarınız
Serkan Sarihan IP: 85.103.79.xxx Tarih : 18.11.2005 01:03:51Sn.Bekir AKKAYA Yazınızın ve siteminizin her kelimesini acı acı düşünerek okudum. Toplumun ne derece kötü yönde ivme aldığı ortada.Suç yükselişe geçti,hatta tabirle "tavan yapıyor".Sizin kuşak ve ardından gelen bizlerin (30 yaşındayım) bulunduğu kuşak ve bizden sonra gelenlerin içinde yazınızda belirttiğiniz seviyesi düşük insanlar olduğu gibi çok değerli insanlar da olduğuna inanıyorum.Toplum için kayıp bir genç kuşağın yanında pırıl pırıl bir kesimin de yetiştiğine inanıyorum.Bir eğitimci olarak karşılaştığınız olay karşısında yaşadığınız sarsıntıyı ve değerlerinizi,geçmişinizi ve çizginizi bu derece keskince sorgulamanızı anlayabiliyorum. Dünyada dengeler,güçler ve değerler değişiyor.İletişim artık çok kolay.Ve artık yurdun,dünyanın heryerine bir mail ile ulaşabiliyoruz.İnternetin gücünü görebiliyoruz.Artık eskisi gibi insanlar banka kuyruklarında havale,fatura sıralarında beklemiyorlar.Artık gazeteleri internetten en güncel halleriyle takip edebiliyoruz.Dernekler duyurularını,ilanlarını tek tuşla yüzlerce insana ulaştırabiliyorlar.Dünyada halk hareketleri internet yoluyla bir günde organize oluyor.... ve daha yazamadığımız yüzlerce şey...Kısaca,internet günümüz insanının dünyaya açılan kapısıdır.Amatör çabalarla hazırladığım http://fatsa.beyceli.sitemynet.com isimli siteye İsviçre'den gelen:"isviçreden beri bana Beyceli'yi yasatan, bu sayfalara emegi geçen herkeze çok tesekkür ediyorum, adeta çocukluguma geriye döndüm. canim BEYCELIM benim...... " mesajı benim hiçbir ücret talep etmeden,sıfır bilgiyle yola çıkıp kendi çabalarımla bu işi öğrenerek yaptığım çalışmanın karşılığıdır diye düşünüyorum.Bu beni mutlu ediyor. Bizim güzel insanlarımızın bazılarının (bu azımsanmayacak kadar çok) karakterinde biraz nankörlük var.Birbirimizi çekememek ve ileri gidenin paçasından geri çekmek atamadığımız huyumuz.Belki bu hizmetleri paralı yapsanız halkın gözünde daha değerli olurdu diye düşünüyorum. Ama durum ne kadar böyle de olsa herşey o kadar basit değil.Sizleri tanıyorsak bu çalışmalarınız sayesindedir.Siteniz ziyaret eden insanlar bayramın hemen ertesinde bayram sabahı fotograflarını görebiliyorsa,Kumru'da ne var-ne yok haber alabiliyorsa sizin sayesindedir.Kumru'luları geçin,ben Fatsa İlçesi Beyceli Köyündenim ve en az Kumru'lular kadar çalışmalarınızın kıymetini biliyorum,birçok hemşehrim de biliyor.Bundan emin olunuz..İnsanın cazısı insanın çizdiği yolu bile bozamaz.Artık devir değişti.Bunlara pay verirseniz,dikkate alırsanız bu eğitimci ve toplum yararına gönülden çalışan kimliğinize ters düşecektir ve sizi takdirle izleyen,örnek alan bizlerin de şevkini kıracaktır. Şairini hatırlamadığım,bestelenmiş bir şiirden aklımda kaldığı kadarıyla birkaç satır yazmak istiyorum. "A be şair bizim de bir çift sözümüz var aşka dair, Şiir dediğin al rengi ateşten bir çanak bal. Ne binecek sırma palanlı atın,ne bilmem nerden gelir altın.. Ne mülkün ne malın var,sade bir çanak balın var. Ben mülkümü ve malımı koruyorum haşerattan, Çanağında balın olsun gelir arısı Bağdat'tan..." Yeter ki çanağınızda bal olsun,arısı Bağdat'tan da olssa gelecektir. Gönülden destek ve saygılarımı ileterek başarılı çalışmalarınızın aynı şevkle devamını diliyorum. Saygılarımla SERKAN SARIHAN/İstanbul
adnan baslik IP: 84.56.13.xxx Tarih : 19.11.2005 20:50:14selam bekir bey yazinizi okudum ve su düsünceye vardim yolunuza devam ederken ufak tefek islerle bir türlü ilerleyemediynizi düsünüyorum ,tabiii beyenmediyiniz ve beyendiklerinizi duyacaksiniz hep alkis alirsaniz ilerleyemezsiniz elestiri alirsaniz sürekli kendinizi yenilersiniz diye düsünüyorum.ayrica siz insanlarin karsisina cikiyorsunuz güzel seyler ikram ediyorsunuz,ikramlariniz her gün deyisik olmali hergün bu insanlar tatli yemekten bikar,hergün bu insanlar döner yemekten bikar,hergün bu insanlar seker yemekten bikar,sizin sorumluluyunuz var hergün deyisik tatlilar dan yedirmek zorundasiniz,yoksa yasadiyniz gibi sizi alkislayan eller anin da yumruga dönüsür!! saygilarimla
CEZALI_69 IP: 212.156.187.xxx Tarih : 28.11.2005 21:18:31SAYIN BEKİR HOCAM SENİN YAZILARIN OLMADAN BU SAYFALAR ÖKSÜZ KALDI.SEN BİLİRTSİN SEN DOĞRU YAZARSIN SEN BU SAYFANIN ÜSTADI BABASISIN.İNAN HOCAM SEN OLMASAN BÖYLE GÜZEL BİR SİTE OLURMUYDU OLURDU DİYENLER BUYURSUN DAHA İYİSİNİ YAPSIN.SON YAZIN SİTEMLİ AMA OLSUN ONU BİLE ZEVKLE OKUDUM BAK ESKİ USTATLARDAN EKREM BEY DİYE BİRİ VARDI O HEMEN PES ETTİİŞLERİ YOĞUN ANLAŞILAN DAHA YAZISI CIKMIYOR.AMA SİZ CİZGİNİZİ BOZMADINIZ BENCE SİZ VARSANIZ BU SİTE VAR SENİN GÜZEL YAZILARINI BEKLİYORUZ HOCAM.
BÜLENT ÇIKAK IP: 81.215.87.xxx Tarih : 02.01.2006 11:18:03Sayın Bekir Hocam, bu siteye ilk defa girdim öncelikle o arkadaşları tebrik ediyorum. Hocam sitede gezerken sizin yazınızı görünce hemen okudum. Sizin çok okuduğunuzu biliyorum ve evinizde bir küphanenizin olduğunu biliyorum , sizden ricam lütfen okuyan çocuklara kitap okumanın ne kadar yararlı olduğunu zihinlerine kazıyınayrıca Kumru da öğrenciler arasında tartışma, kiap okuma yarışı, tiyatro gibi faaliyetlerin bir yarışmaya dönmesini sağlayınız. SAYGILAR