Hayranım efendim sizlere emin olun hayranım! Sizdeki bu muhteşemlik herkese nasip olmaz..Kıvırma muhteşem, duruş muhteşem...Daha ne olsun...Sizinle herkes gurur duyuyor...
Dün alabildiğine yakınıyordunuz? Ya bugün ne oldu. Dünkü yakındığınız fiillerin içersindesiniz...
Bey Efendi, hani yakınıyordun...Elinde dosyalar ve faks çekmeler...Ve şikayetler, ama bugün maşallah şimdi bir başkası aynı yöntemleri uyguluyor. Dün ne oldu bugün ne oldu. Maşallah maşallah, aman ayağına bir taş değmez inşallah....
Evetefendim,muhteşemsinizmuhteşem...Dostluklarımız muhteşemdi. Ama son zamanlarda gözükmüyorsunuz. Mutlaka bugünde bir başkasını bulmuşsundur... Sende bu endam oldukça sen adamsız kalmazsın...sEN MUHTEŞEM BİR YARATILIŞA SAHİPSİNDİR...Ben bilirim...
Benim dostlarım, nereye kadar istifade ve yararlandığıma kadar....İlişkilerimde öyle...Zenginse severim. Boş ver ilkeyi milkeyi de sen paradan haber ver bana.. O kadar dostum var ki gökteki yıldızlar kadar...Birini boşar diğerini alırım. Memlekette enayiden
bol bir şey mi var...Bugün seni çarparım yarın onu...Bazen de çarpılmak bizim kaderde de var....
Ne muhteşem çelişki....Güçlü gördüğüne eğil ve ezil, mazlum gördüğüne aslan kesil ve ez...Haram helal demeden Yararlandığına methiyeler düz, musluk kesildiğinde hakaretler yağdır...Ne muhteşem bir hayat...Acaba nereye kadar....
Kimse kimseye hesap vermek zorunda değildir. Ancak bu toplumda yazılı ve yazısız kurallar var. Ve bu iki kural herkes bilsin ki tıkır tıkır çalışıyor. Hiç kimse kimseyi sevmek zorunda değildir. Ancak dengesiz ve kuralsız hiçbir hak ve adalet ölçüsü olmayan fiil ve davranışları toplumun duyarlı insanları tasvip etmemektedir. Bilinmelidir ki, kasıtlı ve ilkesiz davranışlarınız yüzünden başkalarına kızmaya, bu tür insanların kesinlikle hakkı yoktur. Etkilenenler kendilerini bir gözden geçirseler daha yerinde olur. Hiç olmazsa duyarlı insanlardan sizi tasvip etmeleri için bir neden aramayın....
Kainattaki varlıklara hayran olmamak mümkün değil. Bir çınar ağacının muhteşemliği, çınar ağacı olma özelliğini koruduğu sürece mümkündür. Ömrünü tamamlayıp ölüme kadar çınar olma mücadelesi dışında hiçbir mücadele tanımaz. Kainattaki bütün varlıklar kendileri olma mücadelesi verirler. Bu olma mücadelesi yaratanın ona yüklediği en önemli bir görevdir.
Kainattaki varlıklar içersinde insanın yeri neresidir?
Yaratılanlar içersinde insan, merkezi bir noktadadır. Daha doğrusu kainat onun için yaratılmıştır. Ve bütün varlıklar insan için, insanın hizmetindedir. Ve kainatta en önemli bir varlıktır. Hiçbir varlıkta bulunmayan yaratılış özellikleri ile yaratana karşıda sorumluk içersinde bulunmaktadır. Bu özellikleri ile, yaratılış özelliklerine en uygun bir şekilde ömrünü tamamlamak zorundadır. Aksi bir durum, sadece insanlara değil tüm kainata zarar verir.
İlke ve duruş gibi kavramlara yüklenen anlamlar insan içindir. İnsan olmanın bir yükü, bir bedeli vardır. Kolaydan, hiçbir varlığın göstermediği ilkel davranışlar, beleşten ve hak etmeden, üretmeden yaşamanın insan olmakla bağdaştırılması mümkün değildir.
Hatalar yapılabilir. Hata da insan içindir. Ancak, kasıtlı yapılan ve zarar veren hiçbir davranışın ve fiilin hata olarak değerlendirilmesi mümkün değildir. Ve bunu yapanlar mutlaka bir şekilde uyarılmalı ikaz edilmelidir.
İlkesel bazda İnsan olmanın hazzına varan insanlar bulundukları her mekanda daha cesaretli ve dik olmakzorundadır. ;Merhametten maraz doğar.Sözü gereğince suç işlemeyi alışkanlık haline getiren kişilere müsamaha gösterilmemelidir.
Tutarlı, duyarlı, ilkeli, uyumlu, yararlı ve insan olma mücadelesi içersinde olanlara en derin saygılarımı sunarım..BEKİR AKKAYA.20.10.2002.KUMRU
Dün alabildiğine yakınıyordunuz? Ya bugün ne oldu. Dünkü yakındığınız fiillerin içersindesiniz...
Bey Efendi, hani yakınıyordun...Elinde dosyalar ve faks çekmeler...Ve şikayetler, ama bugün maşallah şimdi bir başkası aynı yöntemleri uyguluyor. Dün ne oldu bugün ne oldu. Maşallah maşallah, aman ayağına bir taş değmez inşallah....
Evetefendim,muhteşemsinizmuhteşem...Dostluklarımız muhteşemdi. Ama son zamanlarda gözükmüyorsunuz. Mutlaka bugünde bir başkasını bulmuşsundur... Sende bu endam oldukça sen adamsız kalmazsın...sEN MUHTEŞEM BİR YARATILIŞA SAHİPSİNDİR...Ben bilirim...
Benim dostlarım, nereye kadar istifade ve yararlandığıma kadar....İlişkilerimde öyle...Zenginse severim. Boş ver ilkeyi milkeyi de sen paradan haber ver bana.. O kadar dostum var ki gökteki yıldızlar kadar...Birini boşar diğerini alırım. Memlekette enayiden
bol bir şey mi var...Bugün seni çarparım yarın onu...Bazen de çarpılmak bizim kaderde de var....
Ne muhteşem çelişki....Güçlü gördüğüne eğil ve ezil, mazlum gördüğüne aslan kesil ve ez...Haram helal demeden Yararlandığına methiyeler düz, musluk kesildiğinde hakaretler yağdır...Ne muhteşem bir hayat...Acaba nereye kadar....
Kimse kimseye hesap vermek zorunda değildir. Ancak bu toplumda yazılı ve yazısız kurallar var. Ve bu iki kural herkes bilsin ki tıkır tıkır çalışıyor. Hiç kimse kimseyi sevmek zorunda değildir. Ancak dengesiz ve kuralsız hiçbir hak ve adalet ölçüsü olmayan fiil ve davranışları toplumun duyarlı insanları tasvip etmemektedir. Bilinmelidir ki, kasıtlı ve ilkesiz davranışlarınız yüzünden başkalarına kızmaya, bu tür insanların kesinlikle hakkı yoktur. Etkilenenler kendilerini bir gözden geçirseler daha yerinde olur. Hiç olmazsa duyarlı insanlardan sizi tasvip etmeleri için bir neden aramayın....
Kainattaki varlıklara hayran olmamak mümkün değil. Bir çınar ağacının muhteşemliği, çınar ağacı olma özelliğini koruduğu sürece mümkündür. Ömrünü tamamlayıp ölüme kadar çınar olma mücadelesi dışında hiçbir mücadele tanımaz. Kainattaki bütün varlıklar kendileri olma mücadelesi verirler. Bu olma mücadelesi yaratanın ona yüklediği en önemli bir görevdir.
Kainattaki varlıklar içersinde insanın yeri neresidir?
Yaratılanlar içersinde insan, merkezi bir noktadadır. Daha doğrusu kainat onun için yaratılmıştır. Ve bütün varlıklar insan için, insanın hizmetindedir. Ve kainatta en önemli bir varlıktır. Hiçbir varlıkta bulunmayan yaratılış özellikleri ile yaratana karşıda sorumluk içersinde bulunmaktadır. Bu özellikleri ile, yaratılış özelliklerine en uygun bir şekilde ömrünü tamamlamak zorundadır. Aksi bir durum, sadece insanlara değil tüm kainata zarar verir.
İlke ve duruş gibi kavramlara yüklenen anlamlar insan içindir. İnsan olmanın bir yükü, bir bedeli vardır. Kolaydan, hiçbir varlığın göstermediği ilkel davranışlar, beleşten ve hak etmeden, üretmeden yaşamanın insan olmakla bağdaştırılması mümkün değildir.
Hatalar yapılabilir. Hata da insan içindir. Ancak, kasıtlı yapılan ve zarar veren hiçbir davranışın ve fiilin hata olarak değerlendirilmesi mümkün değildir. Ve bunu yapanlar mutlaka bir şekilde uyarılmalı ikaz edilmelidir.
İlkesel bazda İnsan olmanın hazzına varan insanlar bulundukları her mekanda daha cesaretli ve dik olmakzorundadır. ;Merhametten maraz doğar.Sözü gereğince suç işlemeyi alışkanlık haline getiren kişilere müsamaha gösterilmemelidir.
Tutarlı, duyarlı, ilkeli, uyumlu, yararlı ve insan olma mücadelesi içersinde olanlara en derin saygılarımı sunarım..BEKİR AKKAYA.20.10.2002.KUMRU
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Sayfamızda yazmak ve paylaşmak isteyeler
kumruhaber@gmail.com bildirebilir...